Avukat Tacan Reynar, sosyal medyadan yaptığı açıklamada, Türkiye’den bazı gazetelere dair Türkiye’de alınan ‘içerik kaldırma kararı’nın sahte olduğunu ifade etti.
Reynar, “Bugün itibariyle doğrudan İstanbul 6.Sulh Ceza Hakimliği’nden yaptığım araştırmada bu belgelerin sahte olduğu ve duruma Bakanlığın müdahale ettiği yönünde bilgi edinmiş bulunmaktayım. Bakanlık sahte mahkeme kararlarının şu anda kimler tarafından, ne amaçla KKTC’de yayın yapan gazetelere gönderildiğini sahtecilik boyutuyla incelemeye almış durumda” açıklamasında bulundu.
İşte açıklama:
Birkaç gündür Kıbrıs Türk medyasını meşgul eden ve Türkiye’de bir şirket tarafından gazetelerin internet sayfalarında yer alan bir habere yasaklama ve yayından kaldırma talebini içeren ve Türkiye İstanbul 6.Sulh Ceza Hakimliği tarafından verildiği iddia olunan “mahkeme kararları” birçok medya kuruluşuna tebliğ edilmişti.
Olayın duyulmasının ardından ise “mahkeme kararında” adı geçen şikayetçi şirket kendilerinin böyle bir davadan haberleri olmadığını, mahkemede dava açmadıklarını ve dava açmak için de avukat yetkilendirmedikleri yönünde kamuoyuna açıklama yapmıştı.
Bu açıklama sonrası bu defa mahkeme kararlarının sahte olup olmadığı tartışması başladı.
Bugün itibariyle doğrudan İstanbul 6.Sulh Ceza Hakimliği’nden yaptığım araştırmada bu belgelerin sahte olduğu ve duruma Bakanlığın müdahale ettiği yönünde bilgi edinmiş bulunmaktayım. Bakanlık sahte mahkeme kararlarının şu anda kimler tarafından, ne amaçla KKTC’de yayın yapan gazetelere gönderildiğini sahtecilik boyutuyla incelemeye almış durumda.
Yine özellikle belgelerin altında yer alan ve mahkeme kararının UYAP sorgulamasını içeren link de sorgulandığında böyle bir kaydın sistemde yer almadığına dair yanıt verilmektedir.
Özellikle belgenin içeriği de incelendiğinde, Sulh Ceza Mahkemelerinin 2014 yılında yapılan değişiklikle kaldırıldığı, yerine Sulh Ceza Hakimliklerinin geldiği, bir Sulh Ceza Hakimi tarafından düzenlenen mahkeme kararında ise “Hakim” yazması gerekirken, tebliğ edilen kararlarda “Başkan” yazıldığı da görülmektedir. Bu husus da belgenin yine sahte olduğu yönünde teyit edici bir göstergedir.
Yazılı ve görsel basına gönderilen “mahkeme kararlarının” bu nedenle sahte oldukları ve herhangi bir hükmünün bulunmadığını belirtmek isterim.