“Tutarlılık, toplumsal dönüşüm hedefi içerisinde içkin bir tavır olmalıdır. Söz konusu kararı, söylem – eylem bütünselliğine zarar veren, “yeni siyaset anlayışı” ile uyumlu olmayan, partinin ortaya koyduğu toplumsal dönüşüm iddiasını akamete uğratma tehditi yaratan bir karar olarak nitelendiririm.”
HP üyesi avukat Serkan Mesutoğlu sosyal medyadan bir açıklama yaparak HP’nin UBP ile koalisyon kurmasıyla ilgili olarak “Madem ki hal böyle olmuştur, yani UBP ile koalisyon kurulması yönünde bir karar çıkmıştır o zaman üyesi olduğum partimin, Halkın Partisi’nin, iradesine başvurduğu halka içerisinde özeleştiri barındıran bir izahat yapmakla yükümlü olduğunu düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.
Mesutoğlu’nun açıklaması şöyle:
Halkın Partisi’nin bir üyesi olarak UBP ile koalisyon hükümeti kurulması yönünde alınan Parti Meclisi kararını savunulabilir bir karar olarak görmediğimi ifade etmek isterim.
7 Ocak 2018 seçiminde ortaya koalisyonu zorunlu kılan bir tablo çıkmıştır. Halkın Partisi koalisyonu zorunlu kılan bu tablo karşısında CTP, DP ve TDP ile bir ortaklığa evet demiştir.
7 Ocak seçimleri sonrası ortaklığın UBP ile olmaması şaşırtıcı değildi. Zira, 7 Ocak 2018 seçimi öncesinde “UBP’nin hükümetten gideceği ve koalisyonla dahi hükümete gelemeyeceği”ni ifade eden bizdik, Halkın Partisi’ydi. Bir diğer deyişle, koalisyon olasılığı hakkında görüş beyan edilirken dahi UBP bu olasılığın dışında bırakılmıştı.
Halkın Partisi olarak seçmenden oy talep ederken, seçmenin iradesine başvururken seçim sonrası için pozisyonumuzu bu şekilde belirtmiştik. Bunu bir taahhüt ve seçmenden alınan oyun meşruiyet temellerinden biri olarak kabul ederim.
Geldiğimiz aşamada UBP ile koalisyon düşüncesine hayır dememin, diğer bir çok sebep yanında, en başta gelen sebebi bu tablodur. Çünkü Halkın Partisi’nin kurulduğu günden bu yana ifade ettiği “yeni siyaset anlayışı” içerisinde tutarlılık özelliğinin son derece önemli bir unsur olması gerektiğini düşünürüm.
Tutarlılık, toplumsal dönüşüm hedefi içerisinde içkin bir tavır olmalıdır. Söz konusu kararı, söylem – eylem bütünselliğine zarar veren, “yeni siyaset anlayışı” ile uyumlu olmayan, partinin ortaya koyduğu toplumsal dönüşüm iddiasını akamete uğratma tehditi yaratan bir karar olarak nitelendiririm.
Düşünceler değişebilir, koşullar düşüncelerin değişmesine neden olabilir. Toplumsal menfaat gibi daha kapsayıcı menfaatler öne sürülerek daha önce beyan edilen bir görüşle örtüşmeyen davranışlar içerisine girildiğini tarih bize bir çok defa göstermiştir.
Madem ki hal böyle olmuştur, yani UBP ile koalisyon kurulması yönünde bir karar çıkmıştır o zaman üyesi olduğum partimin, Halkın Partisi’nin, iradesine başvurduğu halka içerisinde özeleştiri barındıran bir izahat yapmakla yükümlü olduğunu düşünüyorum.
Parti içerisinde yukarda ifade ettiğim anlayış çerçevesinde mücadele vermeye ve mücadele verilmesi için çaba göstermeye devam edeceğim.