Avrupa Parlamentosu’nun (AP) kapalı Maraş ile ilgili kararı Kıbrıs Cumhuriyeti’nde memnuniyet yarattı. Siyasi partiler, kararın Kıbrıs Cumhuriyeti’hnin eline önemli bir diplomatik enstrüman olabileceği değerlendirmesinde bulundu.
Fileleftheros “Lefkoşa Alkışlıyor, Ankara Bağırıyor” başlığıyla aktardığı haberinde, AP’nin, Türkiye’nin kapalı Maraş’ı açma faaliyetini “kınama”, Kıbrıs’taki iki tarafı Kıbrıs müzakerelerine Crans Montana’da kalınan yerden başlama ve Avrupa Komisyonu’na Türkiye’ye “sert yaptırımlar konusunda tutum birliğini sürdürme” çağrısı yapma kararının, Kıbrıs Cumhuriyeti’nde memnuniyet yarattığını yazdı.
Habere göre, Kıbrıs Cumhuriyeti adına yazılı açıklama yapan Sözcü Kiriakos Kusios, AP kararının içeriğinden, özellikle de kapalı Maraş’ın açılmasını kınama ve Türk tarafına, bu kararını geri alma ve diyaloğa Crans Montana’da koptuğu yerden yeniden başlamak üzere müzakere masasına dönme çağrısı yapılıyor olmasından memnuniyet duyduğunu kaydetti.
Sözcü Avrupa Konseyi’ne, Türkiye’nin eylemleri aleyhindeki ortak tutumunu sürdürme, bu eylemlerine cevaben Türkiye’ye sert yaptırımlar uygulama ortak tutumunu idame ettirme çağrısına özel bir önem verdiklerinin altını çizdiği yazılı açıklamasında, şu ifadelere de yer verdi:
“Avrupa Parlamentosu kararına Kıbrıslıtürk liderin ve Türkiye Dışişleri Bakanlığı’nın verdiği olumsuz tepki, Sayın Lute’un Kıbrıs’a gelmesine birkaç gün kala, BM’nin ilgili kararlarına tamamen terstir ve BM Genel Sekreter’in aldığı yeni inisiyatife kesinlikle yardımcı olmuyor.
Başkan Anastasiadis, gerek Kıbrıslıtürk liderliğini gerekse Türk hükümetini Avrupa Birliği’nin, AP kararı aracılığıyla Maraş’la ilgili ve Kıbrıs sorununun çözüm müzakerelerinin yeniden başlamasına dair istediklerini uygulayarak olumlu cevap vermeye çağırıyor.
Türkiye gerçekten de, Erdoğan’ın kısa süre önce söylediği gibi istediği yolun Avrupa yolu olduğunu kast ediyorsa Avrupa ilke ve değerlerine, uluslararası hukuka ve Avrupa Birliği kurumlarının kararlarına saygı göstererek izlemesi gerekir.”
Türkiye Dışişleri Bakanlığı’nın AP kararını yok hükmünde saydığına dair açıklamasının da aktarıldığı haberde, bazı Rum siyasi partilerinin kararla ilgili değerlendirmelerine yer verildi.
Gazeteye göre DİSİ, AKEL, EDEK, Ekologlar Hareketi ve Demokratik Cephe isimli partiler “güçlü mesajları olan güçlü karar” diye niteledikleri AP kararının, Rum yönetimi ve Yunanistan’ın elinde önemli bir enstrüman olabileceği ve “çok daha atak ve talepkar olacak yeni stratejilerine eklemeleri gerektiği” görüşünde birleşti. AKEL, AP kararının AKEL’in ve AP’deki gruplarının çabaları üzerine çıktığına vurgu yaptı.
“BM yorum yapmadı”
Alithia “Başkan Anastasiadis Türkiye’yi AP’ye Olumlu Cevap Vermeye Çağırdı” başlıklı haberinde, BM Genel Sekreterliği’nin AP kararını yorumlamadığını bildirdi.
Gazeteye göre BM Genel Sekreter Sözcü Yardımcısı Ferhan Haq, “Avrupa Parlamentosu’nun kararına herhangi bir yorumumuz yok. BM’nin Maraş ile ilgili pozisyonu değişmez. Genel Sekreter bütün tarafları Ada’da gerilim yaratabilecek ve diyalog masasına dönüşü baltalayabilecek tek yanlı eylemlerden kaçınmaya çağırır” dedi.
Dimitriadis Avrupa Bakanlar Konseyi’nden, Kıbrıslırumların mülk taleplerinin TMK’dan alınıp yeniden AİHM’e havale edilmesini istedi
Aynı gazete “Erdoğan’ın İlanlarına Karşın Ankara, Maraşlıların Mülkiyet Haklarını Reddediyor… Avukat Ahilleas Dimitriadis’in Avrupa Konseyi’ne Vurguları” başlıklı haberinde, Taşınmaz Mal Komisyonu’na (TMK) başvuran Kıbrıslırumların avukatı olarak lanse ettiği Ahilleas Dimitriadis’in, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Maraş kökenlilere yaptığı davete karşın Türkiye’nin “mülklerini iade etmeyi istikrarla reddettiğini” öne sürdüğünü yazdı.
Habere göre Dimitriadis aralık ayındaki toplantısı öncesinde Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’ne gönderdiği mektupta, Erdoğan’ın 15 Kasım’da kapalı Maraş’ı ziyareti sırasında, daha önce başvuru yapmış olanlar da dahil Maraş kökenli Kıbrıslırumları, mallarına dönmeye davet etmesinin ilgi çekici olmakla birlikte, Avrupa Konseyi önünde davalı olan bu ülkenin tezlerine aykırı bir şey olduğunu savundu.
“Ankara başvuru sahiplerine iade etmeyi istikrarla reddediyor. Ankara, başvuru sahiplerinin gerek Maraş’ta gerek Kıbrıs’ın işgal altındaki diğer yerlerinde mülkiyet hakkını iade etmede, alınması gereken bireysel önlemler açısından başarısız olmuştur. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından hükmedilen tazminatları ödemede başarısızlığı devam ediyor” diyen Dimitriadis Ankara’nın Sözleşme maddelerine uymaması nedeniyle konunun yeniden AİHM’e havale edilmesini” talep etti.