Kim demiş öldü diye.
Birkaç gündür gazetelerde haberler bağırıyor!
Helin kızımız, kız kardeşimiz, yoldaşımız öldü diye.
Sakın, ama sakın inanmayın .
***
Soma’yı aradım dün telefonla göçük altında kalan Devrim kardeşimin maden işçisi oğluna sordum.
“Yalan” dedi öfkeyle.
“Nerden uyduruyorlar bu haberleri. Dün akşam grev çadırımızdaydı Helin.
‘Haziranda ölmek zor’ türküsünü söyledik hep birlikte sol yumruğumuzu sıkarak.”
***
Peter’i aradım sonra Fransa’daki gazeteci dostumu.
Helin ölmüş duydunuz mu, dedim?
“Her duyduğuna inanma, bu günlerde haberlerin hepsi yalan” dedi beni azarladı.
“Helin burdaydı dün akşam balkondan sokaklara “Avusturya işçi marşı”nı söyledik birlikte.
O hep burada bizimle ve hiç bir yere gitmiyor” dedi.
***
Jan’ı aradım sonra. Milano’da ev karantinasında olduklarını söyledi.
Helin de ordaymış.
Ailecek “Ciao Bella”yı söylemişler zafer işareti yaparak.
***
Şili’yi Santiago’yu aradım gece yarısı.
Helin yoldaş “Ölüm orucu” direnişinde yaşamını yitirmiş dedim Maya’ya!
Güldü katıla katıla. Sakin ol Aziz yoldaşım, Helin burada Santiago’da.
Dün akşam üzeri şilili kadınlarla birlikte sokaktaydık hep birlikte. “Venseromos”u Helin söyledi.
Biz de dans ettik sloganlar attık: “El pueblo unido jamás será vencido”!
***
Kalina’ya sordum sonra. Helin sizinleydi Moskova’da. Ölmüş diyorlar.
“Doğru değil, O burada. Yaşıyor” dedi. Enternasyonal’i söyledi bize Kızıl meydan’da dün akşam.
***
Ioannis’i aradım sonra Larnaka’dan, Dromolakşa’dan. “Then ine sosto! Helin Enai etho” dedi bana. Önceki gün Bankazadelerin eylemindeydik birlikte Helin söyledi “dünya halkları kardeştir” marşını!
***
Şeker kamışı tarlalarında kolektif lideri kız kardeşim Daniela’yı aradım. Helin yoldaşı kaybetmişiz, öyle yazıyorlar internette dedim. Aldanma yalanlara O burada dedi. Dün gece Havana’da birlikteydik “Hasta Siempre” yi söyledik işçi kolektifleri dayanışma gecesinde.
“Sonsuza kadar seninleyiz comandate Che Guevara” diye konuşma yaptı kürsüde!
***
Daha az önce sordum İstanbul’da Maltepe’deki Aslan yoldaşıma.
“İnanmayın, az önce bizim evdeydi. Oğullarım Aziz ve Martin’le “Güleycan”ı söylüyorlardı.
Size de gelecekti bugün gelmedi mi? Çık bak kapıya belki gelmiştir dedi.
***
Çıktım baktım, kim o “sıyrılıp gelen”!
Helin gelmiş.
Evimize ışık getirmiş ve özgürlük türküsünü…
Cemo’yu, Denizleri, Çayanları…
“Ertuğrul”u.
Che’yi getirmiş ve kavgasını.
Yannis Ritsos’u, Mahsuniyi, Ruhi’uyi..
Nazım’ı da getirmiş, Pablo Neruda’yı da.
Viktor Jara’yı da ve Fidel’i.
Dniel Ortega’yı getirmiş beraberinde sandinistaların selamıyla…
Gülten Akın’ı getirmiş, Sabahattin Ali’yi.
Halikarnas’ı, Hasan Hüseyin’i.
Ve daha niceleri…
Hep birlikte türküler söyledik bir kez daha öfkelendik bir kez daha bilendik.
Faşizmin, Kapitalizmin Emperyalizmin vahşi barbar düzenine karşı.
Bir kez daha sözleştik.
Yılmadan usanmadan kavgaya devam.
O büyük gün gelene dek.
***
Helin ölmüşmüş!
Gördünüz mü ölmemiş işte.
Helin sensin yoldaşım, benim!
Kızımdır, eşimdir, oğlumdur.
Arkadaşım’dır. Yoldaşımdır.
Helin biziz hepimiz ,tüm dünya halkları.
İşçilerdir, emekçiler…
Devrimcilerdir.