1958 ortak 1 Mayıs gösterilerinin ardından TMT ve EOKA tarafından 24 Mayıs günü katledilen Fazıl Önder ve diğer Kıbrıslı devrimciler ortak bir etkinlik ile anıldı.
Devrimci Komünist Birlik, Kıbrıs Devrimci Gençlik, Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası, Yeni Kıbrıs Partisi, Arif Hasan Tahsin Vakfı, Birleşik Kıbrıs Partisi, Çağ-Sen, Sol Hareket ve Kıbrıs Sosyalist Partisi’nin destek verdiği eylem Fazıl Önder’in katledildiği yerde gerçekleştirildi.
Önder’in mücadele arkadaşı Kamil Ahmet’in anılarını paylaşması ile başlayan eylem daha sonra, Fazıl Önder’in torununun konuşması ile devam etti. Daha sonra ise DKB temsilcisi Yusuf Alkım tarafından ortak metin okundu.
Ortak metnin okunmasının ardından eylemciler Fazıl Önder’in öldürüldüğü noktaya karanfiller bıraktı.
Okunan ortak metin ise şöyle:
Ortak vatan mücadelemize ışık tutan değerlerimizi saygıyla anıyoruz
- Dünya savaşından sonra ülkemizde yükselen ortak sınıf mücadelesi İngiliz Sömürge Yönetimi’nin korkuya düşmesine neden olmuş ve başta ortak sınıf mücadelesini ve buna bağlı olarak da ülkemizde yaşayan iki ana toplumu bölmek için çeşitli oyunlar tezgahlamaya başlamıştır. Bu amaçla İngiliz Sömürge Yönetimi’nin kontrolü altında kurulan EOKA ve TMT üzerlerine düşen görevi yerine getirdiler. Kıbrıslı Rum devrimci ve ilericiler EOKA tarafından, Kıbrıslı Türk devrimci ve ilericiler ise TMT tarafından baskı altına alınarak çeşitli terör saldırıları ile yok edilmeye çalışıldı.
Tüm baskı ve yıldırma çabalarına rağmen geri adım atmayan ortak sınıf örgütlenmesi, çeşitli alanlarda grevler ve eylemler gerçekleştirdi. 1958 yılında büyük bir katılımla gerçekleştirilen ortak 1 Mayıs gösterileri ise İngiliz Sömürge Yönetimi’ne karşı yükseltilen sınıf mücadelesinin, ayrılıkçı politikalara karşı meydan okumasına dönüştüğü zirve noktalarından birisiydi. Bu tarihsel gösteri gerek Sömürge Yönetimi’ni, gerekse de EOKA-TMT yeraltı örgütlenmelerini telaşa sokmuştur. Ve hemen ardından bu iki yeraltı örgütü aynı gün ve saatlerde, planlı bir organizasyona paralel olarak Kıbrıslı ilerici, devrimci kesimlere yoğun bir tehdit ve saldırıya geçti. EOKA ve TMT temsil ettiklerini iddia ettikleri kendi halkları içerisindeki ilerici, devrimci kişileri önce tehdit, ardından ise katliamlarla susturmaya girişti. Ve tüm bu faşist saldırılar İngiliz Sömürge Yönetimi’nin izni ve desteği ile gerçekleştirildi. Katliamların engellenmesi için kayda değer hiç bir şey yapılmadı, katliamları gerçekleştirilenler ise tutuklanmadı.
EOKA 23 Mayıs günü Dimitris Matsukos ve Savvas Menikos’u barbarca katletti. 25 Mayıs günü ise bu kez PEO üyesi Andreas Sakkas’ın Pera Orinis’te Grivas’ın maskeli katilleri tarafından öldürüldü.
TMT ise ilk önce 22 Mayıs günü sendikacı Ahmet Sadi Erkut’u evinin önünde kurşunlayarak öldürmeye çalıştı. Ahmet Sadi ve karısı saldırıdan ağır şekilde yaralı olarak kurtuldu. İki gün sonra ise gözü dönmüş faşist tetikçiler bu kez Lefkoşa Arasta bölgesinde dükkanı bulunan, İnkılâpçı gazetesi genel yayın yönetmeni ve işçi lideri Fazıl Önder Saraç’ı hedef aldı. Fazıl Önder, 24 Mayıs günü dükkanında çalıştığı sırada kurşunlandı, ölmeyip saldırganların peşine düşünce, arkasından gelen bir diğer tetikçi tarafından sırtından hançerlenerek canice katledildi. Görgü tanıkları olay yerine gelen Kıbrıslı Türk polislerin yaralı olan Önder’i bir araca bindirip götürdüğünü, ancak hastahaneye götürmeyip ölene kadar saatlerce beklettiğini belitmişlerdi. TMT de tıpkı EOKA’nın katlettiği Kıbrıslı Rum ilericilerin cenazelerine katılımı engellemesi gibi, Fazıl Önder’in cenazesine katılımı tehditlerle engelledi. Öyle ki Önder’in Küçük Kaymaklı Mezarlığı’ndaki yeri halen daha tam olarak bilinmemektedir.
1958 faşist saldırılarının son kurbanları ise, 29 Mayıs günü katledilen Berber Ahmet Yahya ve Panayotis Stilyanu oldu. Ahmet Yahya Lefkoşa’da bir handa uyuduğu sırada faşist TMT tetikçileri tarafından barbarca katlediledilirken, aynı gün Mağusa’nın Aheritu köyünde Panayotis Stilyanu EOKA tetikçileri tarafından saldırıya uğradı. Stilyanu komşusunun evinde otururken maskeli EOKA tetikçileri tarafından saldırıya uğradı ve çivili sopalarla başına vurularak vahşice katledildi.
Yunanistan’ın komutasındaki Grivas liderlikli faşist EOKA’nın ve Türkiye’nin komutasındaki Denktaş liderlikli faşist TMT’nin yaptıkları barbar infazlar bir yandan ülkemizdeki faşizmin en vahşi yüzünü ortaya sermekte, diğer yandan da bir birine karşıt kuruldukları iddia edilen bu faşist örgütlenmelerin, aslında hedeflerinin kendi toplumları içerisindeki ilerici, devrimcileri katledip susturmak ve İngiliz Sömürge Yönetimi’nin böl-yönet politikalarına hizmet etmek olduğu açığa çıkarmaktadır.
Sömürgeci dış güçler ve yerli işbirlikçileri hedeflerine ulaşmıştır, bugün ülkemiz işgal edilerek bölünmüş durumdadır. Gerici, faşist odakların ilerici, demokrat kesimlere karşı baskı ve saldırıları ise farklı biçimlerde devam etmektedir. Geçmişte ortak vatan için birlikte mücadelede sonuna kadar ısrar eden ve bu uğurda ölümü göze alan tüm değerlerimize borcumuz en az onlar kadar cesaretli ve kararlı olmak, bağımsız, birleşik, ortak bir vatan yaratmaktır.
1958 Faşist Saldırganlığı sırasında barbarca katledilen ve ortak vatan için ortak örgütlü mücadelenin sembolleri olan Dimitris Matsukos, Savvas Menikos, Fazıl Önder, Ahmet Yahya, Panayotis Stilyanu ve daha sonraki yıllarda faşizm tarafından zulme uğrayan tüm diğer değerlerimizi saygıyla anıyoruz.
Devrimci Komünist Birlik (a)
Genel Sekreter Yusuf ALKIM