• Künye
  • Dayanışma
  • İletişim
  • Gizlilik Politikası
Salı, Mart 21, 2023
Bulamadık
Tümünü Gör
Gazeddakıbrıs
  • ANA SAYFA
  • HABER
    • GAZEDDA’NIN GÜNDEMİ
    • KIBRIS
    • DÜNYA
    • KORONAVİRÜS
    • İKLİM KRİZİ | EKOLOJİ
  • YORUM
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
    • GAZEDDABLOG
      • GAZEDDA YAZARLARI
      • GÜNEYDEN YAZARLAR
        • PENNA
      • DÜNYADAN YAZARLAR
        • PROJECT SYNDICATE
    • RÖPORTAJ
  • MULTİMEDYA
    • GAZEDDAPOD
    • GAZEDDAWEBTV
  • TÜM İÇERİK
  • ANA SAYFA
  • HABER
    • GAZEDDA’NIN GÜNDEMİ
    • KIBRIS
    • DÜNYA
    • KORONAVİRÜS
    • İKLİM KRİZİ | EKOLOJİ
  • YORUM
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
    • GAZEDDABLOG
      • GAZEDDA YAZARLARI
      • GÜNEYDEN YAZARLAR
        • PENNA
      • DÜNYADAN YAZARLAR
        • PROJECT SYNDICATE
    • RÖPORTAJ
  • MULTİMEDYA
    • GAZEDDAPOD
    • GAZEDDAWEBTV
  • TÜM İÇERİK
Bulamadık
Tümünü Gör
Gazedda
Bulamadık
Tümünü Gör
Ana Sayfa YORUM GAZEDDABLOG GAZEDDA YAZARLARI Hatice Cabacaba

Faşizme karşı sabır ve selametle – Hatice Cabacaba

Hatice Cabacaba Hatice Cabacaba
13 Ocak 2021
Okuma Süresi: 6 dk
A A

Ayhan Arıklı’nın güneyde çalışan Kıbrıslıtürk işçiler hakkında Facebook aracılığıyla yapmış olduğu postunun nefret söylemi, aşağılama, ayrımcılık, ırkçılık yanında birçok soru ve telkin içerdiğini fark edince; ötekileştirip, düşmanlaştırmadan, haliyle faşizmi de ciddiye aldığımdan “gururu” bir kenara bırakarak sabır ve sebatla cevaplamak gerektiğini düşünüyorum.

Müdahalelere duruşum net olduğundan paylaşımda yer alanları; yazım şekli ve şemaline dokunmadan, şu “hiçmi” de bak! Keşke ayrı yazılsaydı demeden, tırnak içerisinde, olduğu gibi kullanacağım.

1. “Hiçbir rumun türkün yanında çalıştığını duyan bilen varmı.”

Var. Ben. Örnek olarak Lefkoşa’nın surlar içi bölgesinde Büyük Han’ın oralarda dikkatle etrafa bakmış olsaydınız siz de duyar ya da bilirdiniz. Neyse zaten önemli olan kim kimin yanında çalışıyor değil, hangi kimlik ya da pasaportu taşıdığı, etnik kökeninin nereye dayandığı fark etmeksizin tıpkı inşaattan düşerek bir işçinin ölümünde olduğu gibi basit gibi görünen ama bir insanı canından edebilecek, öngörülebilen, açıkça bilinen, yasalarla belirlenen önlemlerin alınıp alınmadığı, çalışma güvenliğinin sağlanıp, sağlanmadığıdır. Yıllardır mücadelesi verildiği gibi işveren ile işçi arasında yapılan sözlü ya da yazılı anlaşmada ise tarafların eşit olması gerekir. İşveren ile işçi arasındaki anlaşma; ihtiyaçlar vesilesi ile görülmesi gereken bir işin karşılığında işin ederi, emeğin değeri kadar bir ücret alınan karşılıklı bir ilişkidir. Bunu hakkıyla sağlarsak ve sadece etnik köken farklılıklarını bir araya getiren iş ilişkilerinden kaynaklanan bir sorun olarak görmezsek aslında sorunuzda dem vurduğunuz yersiz ve gereksiz hiyerarşi kendiliğinden son bulacak. Hepimiz mutlu olacağız.

2.”Nedir bu rum tarafında çalışma isteği arzusu.”

İnsanlar bazen koşullar öyle gerektirdiğinden, bazen içinde bulundukları ekonomik koşullar, yaşadıkları bölgedeki sistemsel sorunlar sebebiyle mecbur bırakıldıklarından, bazen tamamen keyfi olarak sırf canları istedikleri için Girne, Mağusa, Lefkoşa, Larnaka, Kıbrıs, İngiltere, Almanya veya dünyanın herhangi bir yerinde çalışabilirler. Bu bir arzu mudur? Açıkçası fazla kişisel bir soru bazen ya da belki olabilir.

Bizim bulunduğumuz coğrafyada ise kuzeyde yaşayanların güneyde çalışıyor olmasına örnekler verecek olursak; kuzeyde yaşanan işsizlik, işçi haklarının gasp edilmesi, maaşların işin karşılığına denk gelmemesi gibi sorunlardan bahsedebiliriz. Bunlar yanında bazı siyasilerin hiç çekinmeden “Asgari ücreti artıramıyorsak piyasayı ucuzlatmak zorundayız” diye beyanatlarda bulunduğu ama “piyasayı ucuzlatmak” kelimelerinin gerçek hayatta asla vücut bulmadığı, üstüne bugün hala asgari ücretin de belirlenmediği düşünüldüğünde, kuzeyde kazanılabileceği varsayılan paranın insan onuruna yakışır bir yaşamı sağlayamayacak olması da bir örnektir diyebilirim.

3. “Hiçmi gururunuz yok.”

Gurur söz konusu olduğunda bazı değerlere yüklenen anlam ve ehemmiyetin her bireye göre değişkenlik gösterebileceğinden hareketle herkesin ortak bir ifade biçimi ile aynı hissetmesi gereken bir duygu olduğunu söyleyemeyiz.

Özetle herkesin gururu kendine diyebiliriz. Bana sorarsan gurur yapma seviyorsan koş söyle derim.

4. “Bu kadar diz çökmüş durumdamısınız. Açlık sefillikmi çekiyorsunuz.”

Önünde ceket iliklemek, ayıya dayı demek, el, etek öpmek, minnet etmek, yağcılık yapmak, buyruğuna girmek, dize gelmek anlamında kullanılan “Diz çökme”nin hiçbir kimse tarafından yaşanmaması, yaşanmak zorunda kalmamasını temenni ederim. Ancak özellikle son zamanlarda güneyi bilmem ama kuzeyde çokça tanık olduğumuz yani önümüzde örnekleri bulunan bu durumun işçi ile işveren arasında etnik köken farkı bulunduğu hallerde vuku bulabileceğini iddia etmenin yersiz olduğunu açıklıkla söyleyebilirim.

Açlık ve sefilliğe gelince ülke ekonomisinin geldiği durumun yok sayılmadığı ve “bakkal hesabı” gibi basit bir matematikle asgari ücretin açlık sınırının altında kaldığı gözlemlendiğinde yaşanmadığını söylemek abesle iştigal olduğu gibi ülke gerçeklerine hakim olmadığınız da anlamına gelir.  Açlık ve sefillik, yaşayanın değil “iyi” yönetildiği, herkesin “memur” olduğu, “paraya boğulduğu” kasanın da hep bundan dolayı boş olduğu iddia edenler tarafından yönetilen bir Devletin utanılacak, aşağılanacak halde olduğunu gösterir.

5. “Kıbrıs Türkü memur değilse kendini işsiz görüyor. KKTC de özel sektörde çalışmıyor. Özelde Çalıştığı tespit edilirse memurluğu kaybeder düşünüyor.”

Şimdi art arda dizilmiş bu cümleler aracılığı ile sanki keyfi Kıbrıslıtürklerin, keyfi sebeplerle ille de memur olmak istediğine dem vurulmuş. Ancak bunun doğruluğu koşullar ve sebeplerin görmezden gelinmesi halinde hala bir ihtimal olarak karşımızda duruyor.

Öncelikle özel sektörde yaşanan hak sorunları sebebiyle özlük hakların sağlandığı Devlet adına çalışmanın tercih ediliyor oluşu, maaş garantisi gibi işten çıkarılma koşullarının güvencede kabul edildiği düşünülünce kuzeyde akla yatkın bir seçenek olarak duruyor.

Memuriyete giriş için münhallerde “başka bir işte çalışıyor olmama” koşulu aranmadığından, son cümle başta bana anlamsız geldi. Sonra kuzeyde iç siyasette yine bazı siyasiler tarafından memuriyete giriş için vaatler verilirken, ardına saklanılan nicelik öncelik sıralaması veya hakkıyla sırf açılan bir münhale başvuruda bulunduğu için haksızca işten çıkarılan, sendikalı ol(a)madığından, Devlet tarafından da önemsenmediğinden işsiz kalanlar aklıma geldi.  Buradan hareket edeceksek birilerini suçlamadan önce yine sebep sonuç ilişkisi kurmak gerekecek.

6. “Rumda 100 almayın burda 50 ye çalışın. Burda size ihtiyaç var. Biraz gurur lütfen”

İşçi bir kişinin gelirinin yine basit matematik aracılığı ile yüzde ellisi, tam yarısı, bir bölü ikisinden vazgeçmesi için yapacağı fedakârlığın karşılığı; nerden baksak en basitinden fiyat kontrolünün sağlandığı, herkesin ihtiyaç ve gereksinimlerinin eşit şekilde karşılandığı, eğitim, sağlık, barınma gibi hakların bir tamam sağlandığı büyük refah içindeki güllük gülistanlık ülkelerde bulunabilir diye düşünüyorum.

Kaldı ki “piyasayı ucuzlatma” vaatlerinin havada uçuyor olmasına karşılık “fiyat ayarlamaları” ile zamlar kol kola düşünüldüğünde kuzeyde yaşayanlar olarak alım gücümüz yerle yeksan olduğundan ve ürünlerin raf ömrü uzarken, fiyatların raf ömrü kısaldığından bu feda pek de mantıklı görülemiyor. Her markete gidişte yeni bir fiyatla karşılaşanlar olarak öncelikle karın tokluğu ile sefil duruma düşmemeyi düşünmek en akla yatkın olanı iken açıkça söylemeliyim ki iyi düşünülmemiş önlemler aracılığı ile bunun alelade bir şekilde sonuçları hesaplanmadan engellenmesi abes olandır.

En sonunda da savrulup duran telkinler modasına ayak uydurup, ahkâm kesmek, ırkçılık yapmak, aşağılamak, düşmanlaştırmak, hedef göstermek yerine doğru bilgi ve veri tespiti ile yaşanan sorunların eşit ve adil bir şekilde çözümüne hedefli hareket etmeyi ve nefrete karşılık hep de sevgi ile kalmayı telkin edeceğim.

Sabır, selamet ve sağlıcakla…

Gazedda'dan haberdar olmak için takipte kalın...

Takipten çık
Hatice Cabacaba

Hatice Cabacaba

Cinsiyetçiliğe, militarizme, kapitalizme, faşizme karşı barışa, özgürlüğe, eşitliğe, gülmeye, dost muhabetleri ile iki teke, isyana taraf bir feminist.

Fezel Nizam

Bir özsavunma aracı olarak ifşa – Hatice Cabacaba/Fezel Nizam

Fezel Nizam
5 Mart 2021
0

Bu yazı sevgili Çağdaş Öğüç’ün 4 Mart 2021 tarihinde Gazeddakıbrıs’ta yer alan yazısı üzerine kaleme alınmıştır.

Okumaya Devam Et
İyi İnsan Olasın, “İyi İnsana Rast Gelesin”, Hep İyi Olasın!!! | Hatice Cabacaba
Hatice Cabacaba

İyi İnsan Olasın, “İyi İnsana Rast Gelesin”, Hep İyi Olasın!!! | Hatice Cabacaba

Hatice Cabacaba
13 Ağustos 2018
0

“Bir kadın, ne zaman kendi sesini duyurmak için ayağa kalksa, planlamamış bile olsa, tüm kadınlar için de ayağa kalkmış olur” Maya Angelou Beyaz boş bir sayfaya uzun uzun  bakıp da...

Okumaya Devam Et
Akıllar Tutulmuş! Yürekler Defin Yeri!
Hatice Cabacaba

Akıllar Tutulmuş! Yürekler Defin Yeri!

Hatice Cabacaba
18 Aralık 2016
0

10 Aralık Cumartesi akşamı İstanbul Beşiktaş'ta kırk beş saniye arayla patlayan bombalar ile aramızda tek rakamlı kilometreler vardı. Son dönemlerde yaşananlardan sonra biraz nefes alabilmek, her şeyden bir nebze uzaklaşıp...

Okumaya Devam Et
Bir Küçük Çorap Meselesi
Hatice Cabacaba

Bir Küçük Çorap Meselesi

Hatice Cabacaba
25 Kasım 2016
0

Daha yazıya başlarken bir çatı altında sürdürülmeye çalışılan ikili ilişkinin kırmızı alarm verdiği çorap sorunsalı ile kadına şiddet arasında bir bağ var mı diye sorsam şu an bunu okumakta olan...

Okumaya Devam Et

YAZARLAR

Yolun kendisi olmak veya seçim(ler)e dair uyarı(lar)[*] | Sibel Özbudun – Temel Demirer
Sibel Özbudun

Yolun kendisi olmak veya seçim(ler)e dair uyarı(lar)[*] | Sibel Özbudun – Temel Demirer

Temel Demirer
19 Mart 2023
Bir çay hikâyesi | Tevfik Aytekin
Tevfik Aytekin

Bir çay hikâyesi | Tevfik Aytekin

Tevfik Aytekin
16 Mart 2023
İnsan betondan gelir betona gider | Tevfik Aytekin
Tevfik Aytekin

İnsan betondan gelir betona gider | Tevfik Aytekin

Tevfik Aytekin
14 Mart 2023
Çalıyor

Gazeddawebtv’nin yeni programı Sansürsüz yayınlandı

Gazeddawebtv’nin yeni programı Sansürsüz yayınlandı

Gazeddawebtv’nin yeni programı Sansürsüz yayınlandı

SANSÜRSÜZ
‘Hükümet istifa’ demek suç değil görevdir

Yas Evi | GAİN Orijinal Belgesel | Video Haber

GAZEDDA'NIN GÜNDEMİ
“Çocuklarımıza ulaşabilmek için yoğun bir çaba sarf ediyoruz”

Mağusa’nın en büyük acısı | Video Haber

GAZEDDA'NIN GÜNDEMİ
Umut’un babası | Sedat Yılmaz | Video

Umut’un babası | Sedat Yılmaz | Video

DÜNYA
Taraftarlar: Amedspor’a yapılan saldırı bir sistem sorunudur | Video

Taraftarlar: Amedspor’a yapılan saldırı bir sistem sorunudur | Video

DÜNYA
İlk resmî rapor | 33 bin 143 bina ağır hasarlı, 153 bin 506 daire derhal yıkılmalı

Kader Planı: Antakya | Video Haber

DÜNYA
“Çocuklarımıza ulaşabilmek için yoğun bir çaba sarf ediyoruz”

Isias’ta hayatını kaybeden Hayal’in ailesinden ‘AFAD’ çıkışı: 6. güne kadar göremedik | Video Haber

GAZEDDA'NIN GÜNDEMİ
Kabındaki mama ile 25 gün hayatta kalan ‘Fıstık’, kurtarıldı

Kabındaki mama ile 25 gün hayatta kalan ‘Fıstık’, kurtarıldı

GAZEDDA'NIN GÜNDEMİ
Dayanışmanın önceliği | Melike Özbay | Vesaire

140journos’tan “kader planı”

DÜNYA
“Kaybettiğimiz canların hakkını ne pahasına olursa olsun sonuna kadar arayacağız”

“Artık İsias davasında resmi anlamda temsiliyetimizle gözlemci ve katılımcıyız” | Video

GAZEDDA'NIN GÜNDEMİ

Twitter’da takip et

Tweetlerim

Instagram

Takip et

  • Kıbrıs’ın kuzeyinde yaşam süren gençlerin yüzde 57.30’unun göç etmeyi düşündüğü; gençleri göçe iten en önemli etkenlerin ekonomi, gelecek kaygısı ve zorunlu askerlik olduğu ortaya çıktı.
  • Fransa’da emeklilik yaşını 64
  • İnsan hayatı küçük hesaplarınızdan daha değerlidir! #isiasemsaldavaolacak
  • İnsanların can güvenliğini sağlamayan bir devlet, devlet olur mu? #isiasmelekleresözümüzvar
  • Yaren Leylek ve Balıkçı Mehmet Amca yine buluştu
Yaren Leylek umutla bekleyişin sembolü olmuştu.

Yaren Leylek ve Balıkçı Mehmet Amca’nın dostluğu belgesele konu olmuş ve belgesel Prag Film Ödüllerinde En İyi Belgesel ödülünü almıştı.

Yaren Leylek ve Balıkçı Mehmet Amca’nın dostluğu bu yıl on ikinci yılına girdi.

Her yıl göç eden Yaren Leylek tekrardan Mehmet Amca’nın yanına geri geliyor. Bazen zor ve amansız bekleyişe dönen bu dostluk, sevdiğini hasretle beklemenin en içten örneklerinden biri.

Örnek dostluğu karşılıksız sevgi ve güven olarak da tanımlayabiliriz. Günümüz dünyasında kilometrelerce birbirinden uzak kaldıktan sonra her yıl tekrardan aynı yerde buluşan bir insan ve bir hayvanın dostluğu, herkesin ilham alabileceği, birbirine kalbini tamamen açmış, şefkatle sevebilen, dünyanın hızından ayrı, dip dibe bir yaşamdan uzak bir yere varınca, insanın doğayla, hayvanla nasıl uyum içinde, bütünlükle yaşayabileceğini de ispatlıyor.

Hikayeyi kamuoyuna duyuran yaban hayatı fotoğrafçısı Alper Tüydeş de “Geçen yıl Yaren geldiğinde karlı bir havaya denk gelmişti. Belki yine kar ile karşılaşmamak için gecikmiştir. Ama yaşı da var, o yüzden gelememe ihtimalinden dolayı korktuk. Her sene bu ihtimalle uğurluyoruz onu. Neyse ki geldi. Bunca sıkıntılı ve üzücü gündem arasında, Yaren Leylek umutla bekleyişin sembolü olmuştu. Ve sonunda hikaye, bu yıl da gerçek oldu. Tüyü kadar ömrü olsun” diye konuştu.

Kaynak: BBC News Türkçe
  • Cinayet 40 gün önce gerçekleşti! #isias40karagün
  • Cevaplar yerine sorular bulmak, sorgulamak: ihtimallerle yüzleşmek istiyoruz. 
Gazeddawebtv, uzun bir aranın ardından Tevfik Aytekin  ve Nuri Sılay
  • Karl Marx, Kapital

Gazedda Sosyal Medya

SON EKLENENLER

Ekonomi, gelecek kaygısı ve zorunlu askerlik gençleri göçe zorluyor

23 saat önce
“Çocuklarımıza ulaşabilmek için yoğun bir çaba sarf ediyoruz”

‘Depremde yıkılan İsias Otel’in malzeme kalitesi kusurlu çıktı’

23 saat önce
Credit Suisse kurtarılmasına rağmen banka hisseleri düşüyor

Credit Suisse kurtarılmasına rağmen banka hisseleri düşüyor

1 gün önce
Fransa’da emeklilik reformuna karşı düzenlenen protestolarda 500’den fazla kişi tutuklandı

Fransa’da emeklilik reformuna karşı düzenlenen protestolarda 500’den fazla kişi tutuklandı

1 gün önce
Tarihin en uzun süreli kasırgası Afrika’da 522 can aldı

Tarihin en uzun süreli kasırgası Afrika’da 522 can aldı

1 gün önce
Gazedda

© 2022 Gazeddakıbrıs - Copyleft

  • Künye
  • Dayanışma
  • İletişim
  • Gizlilik Politikası

Bulamadık
Tümünü Gör
  • Ana Sayfa
  • HABER
    • GAZEDDA’NIN GÜNDEMİ
    • KIBRIS
    • DÜNYA
    • KORONAVİRÜS
  • MULTİMEDYA
    • GAZEDDAPOD
    • GAZEDDAWEBTV
  • YORUM
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
    • GAZEDDABLOG
      • GAZEDDA YAZARLARI
      • GÜNEYDEN YAZARLAR
      • DÜNYADAN YAZARLAR
    • RÖPORTAJ

© 2022 Gazeddakıbrıs - Copyleft

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız. Gizlilik ve Çerezler Politikası sayfamızı ziyaret edin.