Uluslararası öğrencilerin Kıbrıs’taki birliği VOIS Cyprus, Afrika Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Şener Levent’in kendilerine dava açacağını duyurmasının ardından dün akşam geç saatlerde bir basın bildirisi yayımladı. Yapılan açıklamada, “Gamalı Haç faşizmini hor gören herkes için durum ne ise, ‘Afrika’ adı altında maymunun sembolünün kullanılması da Afrikalılar için o anlama gelmektedir. Başkalarının travmasını asla normalleştirmemeliyiz” denildi. Açıklama şöyle:
18 Haziran sabahı, Afrika Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Şener Levent’in bizi, gazetenin logosunda bulunan ırkçı maymun tasvirlerini değiştirmesini talep ettiğimiz için dava edeceğini büyük bir şok içinde öğrendik.
Toplum olarak, ırkçılığa ve ırk ayrımcılığına karşı dayanışma içinde durduğumuz bu süreçte, Sayın Şener Levent’in bizlere verdiği yanıt ve bizi mahkemede dava etmesi, bizi sessizliğe sürükleme girişiminden başka bir şey değildir. Yıllar boyunca ifade özgürlüğünden yana taraf olan bir gazetenin, kendimizi özgürce ifade etme hakkımızı ihlal etmeye çalışması son derece trajiktir. Dahası, gazetenin logosunun ırkçı doğasını reddetme hakkına sahip olduğumuz gerçeğini tanımak da önemlidir.
Afrika gazetesinin logosunun ırkçı doğasını kamuoyuyla paylaşmadan önce, birkaç kez editörünü bu logoyu değiştirmeye ikna etmeye çalıştığımızı belirtmek hayati önem taşıyor. Aslında, Kasım 2018’de, topluluğumuzun siyah üyelerinden gelen bir tepkiyi takiben, Afrika gazetesinin editörleriyle bir araya geldik ve Afrika isminin kullanılmasında sorun olmadığını; ama aynı zamanda maymunun ‘Afr(maymun)ka’ olarak kullanılmasının sorunlu olduğunu açıkladık.
Bu toplantının sonunda, editörler ile Afrika adını tutabileceklerini (değiştirilmesini çok istesek de) kabul ettik ve karşılığında gazete için yeni bir logo tasarlayacaktık. Tasarlayacağımız logo, güçlendirici ve ırkçı olmayacaktı. Bir aydan kısa bir süre sonra, ekibimizin üzerinde çalıştığı yeni tasarlanan logolarla anlaşıldığı gibi Afrika gazetesinin editörleri ile bir araya geldik.
Ancak toplantıda, editörlerin anlaşmanın kendi taraflarını yerine getirmeyeceklerini öğrendik. Editörler, mevcut logosunu kullanmaya devam edeceklerini bizlere bildirdiler. Hayal kırıklığına uğradık ve ihanete uğradık. Ancak buna aşırı tepki vermedik. Aksine, birkaç kez gazete yöneticilerinin tanıdığı arkadaşlar vasıtasıyla, gazete yönetimiyle temasa geçtik ve bizim adımıza arabuluculuk etmelerini istedik. Levent’i türlü ikna etme girişimleri maalesef bir sonuç vermedi.
Son zamanlarda, KKTC’de ırk ayrımcılığına karşı dayanışma kampanyamız kapsamında, George Floyd’un ABD’de korkunç bir şekilde öldürülmesinin ardından, hem Afrika isminin hem de bir maymunun tasviri olarak ırksal önyargı konusunu bir kez daha gündeme getirdik.
Son zamanlarda, kktc’de ırk ayrımcılığına karşı dayanışma kampanyamızın bir parçası olarak, George Floyd’un Amerika Birleşik Devletleri’ndeki korkunç cinayetini takiben, bir kez daha, hem Afrika isminin hem de maymun tasvirinin ırksal önyargısı sorununu gazete için bir tartışma olarak gündeme getirdik.
Kıbrıs Türk toplumundaki ırk ayrımcılığı, bağnazlık ve önyargı örneklerini özetlemiş olsak da, tarihsel olarak adalet, özgürlük, insan haklarına sahip olduğunu iddia eden bir gazetenin bilerek ırkçılık ve Afrika halkına ve kıtasına karşı duyarsızlığını gösteren bir sembolü kullanmasından endişe duyuyorduk.
Bizim derdimiz, ‘Afrika’ logosunun ortasında bir maymun tasviri kullanarak, Şener Levent ve personelinin yüzyıllardır var olan bir simianizasyon tarihini sürdürmesidir. Ayrıca, söz konusu gazetenin adı ‘Avrupa’ idi, ancak Türk politikalarını eleştirdiği için saldırıya uğradıktan sonra Afrika olarak değiştirildi. ‘AVRUPA’ dan ‘AFRİKA’ ya yapılan bu değişikliğin açıklaması, kktc’nin Avrupa’nın bir parçası olmamasıydı, çünkü hiçbir yasa ve adalet yok. Sonuç olarak, gazetenin adı, kendi görüşüne göre kanunsuz bir kıta olan Afrika’yı sembolize etmek için ‘Afrika’ olarak değiştirildi. Bu kapsamda bakıldığı zaman, ‘Afrika’ seçimi, kendi içinde sorunludur, çünkü Afrika’nın bir klişesini, hiçbir adaletin ve yasaların olmadığı bir kıta olması iddiasını güçlendirmektedir. Bu klişe, ilerici bir toplum tarafından asla teşvik edilmemesi gereken bir klişedir.
Bizler, Sayın Şener Levent’i ve gazetesini ırkçı basmakalıpları ve bağnazlığı teşvik ettiği için yapıcı bir şekilde eleştirerek ifade özgürlüğü hakkımızı kullandığımıza inanıyoruz. Doğru olanı ayakta tutması gereken bir gazetenin şu anda ezici olmayı seçmesi ve dava yoluyla bizi sessizliğe zorlamaya çalışmasından dolayı üzüntü duyuyoruz. Ancak, toplumumuzun siyah üyelerine desteğimizde kararlı olmaya devam ediyoruz ve duyarsız olan gazetenin logosunu değiştirmeye çağırmaya devam edeceğiz. Gamalı Haç faşizmini hor gören herkes için durum ne ise, ‘Afrika’ adı altında maymunun sembolünün kullanılması da Afrikalılar için o anlama gelmektedir. Başkalarının travmasını asla normalleştirmemeliyiz.
Sayın Şener Levent’in yıllardır birçok Kıbrıslı Türk için bir değişim işareti olarak durduğunu ve bu nedenle birçok kişinin duyguları bir kenara bırakmasının ve bu konuyu açıkça yanlış olduğu izole bir konu olarak görmesinin zor olduğunu anlıyoruz. Sevdiğimiz kişilerin her zaman doğru olmadığını ve yanlış olduklarında onlara bunu hatırlatmalı ve doğru olanı savunmaya çağırmalıyız. Bizim için bu solcu ya da sağcı siyaset arasında bir seçim değil. Kıbrıslı Türk bir dostumuz söylediği gibi, “sağcı medyanın ırkçı söylemine karşı durabiliriz, aynı zamanda solcu tarafından kullanılan ırksal önyargıları içeren bu ifadelere ve sembollere de karşı durmalıyız‘’
Şener Levent Bey bunu mahkemede devam ettirmeyi seçerse, hazır olacağız. Davamız haklıdır ve adalet her zaman kazanır!