Kazma Bırak Kampanyası, Türkiye, Yunanistan ve Kıbrıs’ı saran yangınlarla ilgili açıklama yaparak, ihtiyacın silahlanma yarışı olmadığını, ihtiyacın daha çok itfaiye aracı, yangın söndürme uçağı ve uluslararası dayanışma olduğunu söyledi. Açıklama şöyle:
Temmuz ayının başından bu yana Kıbrıs, Yunanistan ve Türkiye’de feci yangınlar binlerce kilometrekarelik ormanlık alanları ve yerleşim yerlerini yakıyor.
Şu ana kadar Kıbrıs’ta 4, Türkiye’de 8 kişi, sayısız hayvanla birlikte hayatını kaybetti. Her üç ülkede yüzlerce yaralı ve yerinden edilmiş insan var. Türkiye’de 8 gün içinde toplam 547 kilometrekare, Yunanistan’da 100 binlerce, Kıbrıs’ta 55 kilometrekarenin üzerinde alan yandı ve yangınlar hala devam ediyor.
İklim krizi nedeniyle bölgede yaşanan yüksek sıcaklıklar, yangının başlamasını çok daha fazla kolaylaştıran koşullar yaratıyor. Ancak yangınların bir kez başladıktan sonra yayılmasının nedeni hükümetlerin yangın olasılığına karşı hazırlıklarının olmaması.
Son yıllarda her üç ülkede de itfaiye hizmetlerinde yapılan kesintiler ve personel azlığı bizleri sıradan yaz yangınlarıyla bile başa çıkmak için uygun araçlardan yoksun bıraktı.
Bunun en tipik örneği, 8 yangın söndürme uçağı olmasına rağmen, yeterli yatırım, bakım, onarım ve personel eksikliği nedeniyle hiçbirinin şu anda aktif ve uçuşa hazır olmadığı Türkiyedir!
Yunanistan’da, yangınlar Beaufort rüzgâr skalası 2-3 olmasına rağmen onlarca kilometrelik bir sahayı ele geçirdi, devasa orman alanlarını yok etti ve yerleşim bölgelerine girdi. İtfaiye teşkilatı büyük oranda araç filosunu yenilemek için özel bağışlara bağımlı hale getirildi, bu büyük tükeniş sırasında gerçek kalıcı işe alımlar yerine sözleşmeli işçiler çalıştırıldı.
Kıbrıs’ta hükümet, bütçe harcamalarının %42 oranında artırıldığını söylese de, harekete geçirilen kuvvetler, Temmuz ayı başlarında çıkan yangının büyüklüğüne göre hem araç sayısı hem de personel olarak çok küçüktü ve hükümetin 2016 yılına kadar satın almaya söz verdiği iki itfaiye uçağı halen satın alınmadı.
Karşılıklı yardımlaşmayı hükümetler arası diplomatik oyunlara ve felaketlere seyirci kalmaya dönüştürmeyin!
Son günlerde Yunanistan ve Türkiye, bir ülkeden diğerine yardımı kimin isteyip istemediğini, kabul edip etmediğini tartışıyor; karşılıklı yardımlaşmayı alaycı bir diplomatik oyuna dönüştürüyor. Kıbrıs Cumhuriyeti, Kuzey Kıbrıs’tan yardım almayı reddetti ve Yunanistan, İsrail ve İtalya’dan yardım gelene kadar bütün bölgeleri yanmaya terk etti. Egemen sınıfların milliyetçiliği ormanlarımıza, evlerimize ve hayatlara mal oluyor.
Her üç ülkede de talep ortak: Polise ve orduya değil, itfaiyeye yatırım!
Recep Tayyip Erdoğan’ın 13 özel uçağı var. Türkiye, yakın zamana kadar itfaiye araçları üretirken, şimdi askeri insansız hava araçları üretiyor. Yunanistan, son birkaç aydır itfaiyeyi donatmak yerine, yeni polis devriye arabaları satın almaya devam ediyor, fosil gaz çıkarımını garantilemek için Fransa Hava Kuvvetleri’ne ait Rafale tipi iki savaş uçağına milyarlarca para harcıyor. Ve Kıbrıs son yıllarda ilk aurasını (Toma) aldı, böylece yangınlarla mücadele etmek yerine toplumsal hareketleri bastırmaya yatırım yapıyor.
Her üç ülkede de binlerce vatandaş evlerinin, hayvanların, yaşam alanlarının yok olduğunu gördü, binlercesi sokaklarda kaldı. On binlerce dönümlük değerli orman yok oldu. Ekosistem mahvoldu.
Her üç ülkedeki yangın mağdurlarıyla dayanışma içindeyiz.
Her üç ülkede de düşman ortaktır: Ormanlarımızı ve köylerimizi yakmak pahasına da olsa kapitalistlerin/çokuluslu şirketlerin çıkarlarını savunan neoliberal politikalar, milliyetçilik ve askeri silahlanmadır.
Polise ve orduya değil, İtfaiye ve Orman Teşkilatına yatırım talep ediyoruz!
Karşılıklı yardımlaşma ve dayanışma!
Felaketle mücadelede milliyetçiliğe ve diplomatik oyunlara yer yok!
Evlerini kaybedenlerin barınması ve yaşam alanlarının rehabilitasyonu için devlet desteği!
Orman alanları korunsun! Yanmış bölgelerde yatırım faaliyeti ve konut alanı istemiyoruz.
Mücadelemiz doğa ve insan yaşamının kârdan önce geldiği bir toplum içindir.
Kazma Bırak Kampanyası nedir?
Not: Kazma Bırak kampanyası Karadeniz ve Doğu Akdeniz’de fosil yakıt arama çalışmalarına karşı, Eylül 2020’de başlatılmıştır. Barış ve iklim adaleti vurgusuyla yapılan çağrı metnine kısa süre yanıt gelmiş, kampanya başta Yunanistan, Kıbrıs ve Türkiye olmak üzere 69 imzacı ekoloji örgütü tarafından sahiplenilmiştir.