Türkiyeli şair, yazar Rıfat Ilgaz, 7 Temmuz 1993’te hayata veda etti. Rıfat Ilgaz’ı Hababam Sınıfı, Karatma Geceleri, gibi romanlarından, Sınıf adlı şiir kitabından tanırız. Ilgaz bizlere Toplumcu Gerçekçi bakış açısıyla, bulunduğumuz toplumu ve bulunduğumuz coğrafyayı anlama fırsatı verir. Rıfat Ilgaz, her şeyden önce bir komünisttir, başta eserleri olmak üzere yaşamını idealleri üzerine kurgulamış ve planlamıştır.
Gerçek doğum tarihi tam olarak bilinemese de nüfus kayıtlarına göre, 8 Mayıs 1911’de Kastamonu’da 6 çocuklu bir ailenin 7. çocuğu olarak dünyaya gelen Rıfat Ilgaz, babasının erken ölümü nedeni ile hayalini kurduğu Yükseköğretim eğitimini gidemez ve Kastamonu Muallim Mektebi’ne (Öğretmen Okulu) kaydını yaptırır. Mezun olduktan sonra çeşitli okullarda eğitimci olarak görev alan Ilgaz, 1933’te askere alınır. 1936’da Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü Edebiyat bölümüne giren Ilgaz, buradaki eğitimini tamamladıktan sonra Adapazarı’na atanır. Bu dönemde vereme yakalanan Ilgaz, İstanbul’a dönerek tedavi görür. İstanbul’da hem öğretmen hem de öğrenci olan Ilgaz, 1944’te yayınladığı Sınıf adlı şiir kitabı nedeniyle hakkında dava açılır. 6 aya çarptırılan yazar, hapishaneden çıktığında hem öğrenciliğini hem de öğretmenliğini kaybetmiştir. Sağlığı iyice kötüye giden Ilgaz, Heybeliada Sanatoryumuna yatırılır. 1946’da kısa bir süreliğine eğitmenlik mesleğine geri dönen Ilgaz, 1947’de öğretmenlik mesleğinden ihraç edilir, bununla beraber sanatoryuma yatabilme hakkını da kaybeder. Bu tarihten sonra yazarak hayatını kazanan Ilgaz, 1947’de Aziz Nesin’le birlikte ‘Marko Paşa’ dergisini çıkaranlar arasında yer alır ve dergide yazı işleri müdürü olarak görev yaparak yazılarını yazmaya devam eder. 1953’de Devam adlı bir kitap yayınlar, Devam adlı kitabı toplatılarak hakkında soruşturma açılır.
1960’lı yıllarda tiyatroya ilgisi artan Rıfat Ilgaz, 1966 yılında yazdığı Hababam Sınıfı romanını oyunlaştırarak sahneye taşıdı. 1969 yılında Çatal Matal adlı oyunu Ankara Sanat Tiyatrosu’nda sahnelendi.
Yazar Afet Muhteremoğlu ile evlenen Ilgaz, ilk çocuğunu 1971’de kucağına aldı. Aynı yıl Basın Şeref Kart’ını alan yazar, Sınıf Yayınları’nı kurdu ve kitaplarını yayımlamaya başladı.
İlk denemesinde sansüre takılan Hababam Sınıfı, Umur Bugay’ın senaryosu ile sansürden geçer ve Ertem Eğilmez’in yönetmenliğinde Hababam Sınıfı filmi çekilir. Fakat Ilgaz bu durumdan hoşnut değildir, çünkü sansürden geçmeyi başaran senaryo, eserin bütün toplumsal eleştirilerinden arıtılmış ve sadece eğlencelik bir komedi unsuru haline getirilmiştir.
Rıfat Ilgaz bu konu ile ilgili olarak, “Onlar, Hababam Sınıfı’nın özüne saygı gösterilerek çevrilmiş filmler değildi. İçeriği bakımından, tezi bakımından aykırı. Ben eğitimi eleştiririm. Kopyacılığı, ezberciliği… Senaryoyu yazanlar öğrenci velilerine başlıyorlar çıkışmaya. […] Hemen dava açtım.” demiştir.
1974’de Cide’ye yerleşen Rıfat Ilgaz, burada sürekli olarak ölüm tehditleri alır. Örneğin, bir gün oturduğu evin karşısındaki binaya Rıfat Ilgaz evden atılmadığı takdirde evin taranacağını söyleyen, bir not asılmıştır.
12 Eylül askeri faşist darbesinden sonra cunta yönetimi tarafından tutuklanan sosyalist aydınlardan biri olan Ilgaz, yaşına ve sağlık sorunları rağmen 4 gün ayakta bekletilmiştir.
Sivas/Madımak Katliamı’nda hayatını kaybeden aydınlarımızdan birisi de Rıfat Ilgaz’ın yakın arkadaşı Asım Bezirci’ydi. Katliamın haberini alan Ilgaz, 5 gün sonra, 7 Temmuz 1993’te evinde öldü ve Zincirlikuyu Mezarlığı’na, Asım Bezirci’nin yanına defnedildi.