NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Ukrayna krizinin çözümü konusunda siyasi görüşmelere açık olduklarını ancak Rusya’nın Ukrayna’da silahlı bir çatışmayı tercih etmesi durumunda NATO’nun da buna karşılık vereceğini ifade etti. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise ABD ile NATO’nun Rusya’nın temel güvenlik taleplerine yanıt vermediklerini söyledi.
ABD merkezli düşünce kuruluşu Atlantic Council’in düzenlediği bir etkinlikte Cuma günü konuşan Stoltenberg, “NATO olarak siyasi görüşmelere hazırız. Ancak Rusya’nın silahlı bir çatışmayı tercih etmesi durumuna karşılık vermeye hazırız. Biz her iki seçeneğe de hazırız” diye konuştu. “Olabilecek en iyi barışçıl siyasi sonucu” elde edebilmek için “çok çalıştıklarını” ifade eden Stoltenberg, aynı zamanda kendilerini “en kötü sonuca” da hazırladıklarını belirtti.
Siber saldırı ihtimali
Rusya’nın Ukrayna sınırına yakın bölgelere 100 binden fazla asker konuşlandırmasının, ABD ve NATO müttefikleri arasında Rusya’nın Ukrayna’yı işgal edeceği endişesini arttırması sonrası Rusya ile Batı İttifakı arasında tırmanan gerginlik devam ediyor. ABD ve NATO, Moskova’nın Ukrayna ve güvenlik konularındaki taleplerine yanıt verirken, Rusya’nın henüz bu konuda ne karar alacağı bilinmiyor.
NATO Genel Sekreteri, Rusya’nın, siber saldırıdan Ukrayna’nın başkenti Kiev’deki hükümeti devirme amacıyla bir darbe girişiminde bulunmasına kadar “geniş çaplı” bir yanıt verebileceğini söyledi. “O sebepten Rusya’nın Ukrayna’ya karşı geniş çaptaki farklı formlar veya saldırgan faaliyetler konusunda hazırlıklı olmamız gerekiyor” diyen Stoltenberg, ancak şu andaki amacın gerginliği azaltmak olması nedeniyle olabilecekler konusunda spekülasyon yapmak istemediğini aktardı. Stoltenberg, “Rusya’ya masaya oturması, bu tarz senaryoları engellemek ve siyasi bir çözüm bulunması için görüşmeler yapması çağrısında bulunuyoruz” dedi.
Putin, Macron ile görüştü
Öte yandan, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile gerçekleştirdiği telefon görüşmesi sonrasında bir açıklama yayınlayan Kremlin, Rusya Devlet Başkanı Putin’in ABD ile NATO’nun yanıtlarını inceleyip ondan sonra konuyla ilgili ne yapacağına karar vereceğini söyledi. Açıklamada Putin’in Macron’a ABD ile NATO’nun Rusya’nın güvenlik taleplerine verdiği yanıtlarda “Rusya’nın temel çekincelerine” yanıt vermediklerini ancak görüşmelere devam etmeye hazır olduklarını söylediği belirtildi.
Elysee Sarayı’ndan bir yetkili de Putin’in Macron’a, durumun daha da tırmanmasını istemediğini söylediğini aktardı. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da “İş, Rusya Federasyonu’na kalırsa bir savaş olmayacak, biz bir savaş istemiyoruz. Ancak çıkarlarımızın kabaca çiğnenmesi ve görmezden gelinmesine izin vermeyeceğiz” demişti.
“Paniğe ihtiyacımız yok”
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski ise Rusya ile gerginliğin daha da tırmanmayacağı konusunu göz ardı edemeyeceğini ancak ekonomiye etkisi bulunduğunu söylediği “paniğin” de gerekli olmadığını belirtti. “Durumu öncekinden daha gergin olarak görmüyorum. Yurt dışında burada bir savaş olduğu hissi var. Ancak durum bu değil” diyen Zelenski, “Gerginliğin daha da tırmanması olası değil demiyorum ancak bu paniğe de ihtiyacımız yok” diye konuştu. Zelenski, Perşembe günü gerçekleşen telefon görüşmesinde ABD Başkanı Joe Biden’a bu mesajı verdiğini söyledi. ABD Başkanı Biden yaptığı açıklamada Zelenski’ye uyarıda bulunarak Rusya’nın askeri müdahalede bulunmasının “belirgin bir ihtimal” olduğunu söylemişti.
Rusya AB temsilcilerine giriş yasağı getirdi
Rusya Dışişleri Bakanlığı tarafından Cuma akşamı yapılan açıklamaya göre, Avrupa Birliği’nin (AB) bazı temsilcilerinin Rusya’ya girişlerine yasak getirildi. Açıklamada, kararın Brüksel’den gelen “saçma” bir “tek taraflı kısıtlamalar” politikasına tepki olduğu belirtilirken, giriş yasaklarının özellikle “Rus karşıtı politikaların yayılmasından kişisel olarak sorumlu olan” bazı AB ülkelerinin temsilcilerini etkilediği ifade edildi.
Bakanlığın açıklamasında, “mütekabiliyet ve eşitlik ilkesi doğrultusunda” Rus tarafının, Rusya’ya girişi yasak olan AB üye ülkeleri ve kurumlarının temsilcilerinin listesini genişletmeye karar verdiği aktarıldı. Açıklamada bu ülke ve kurumların veya temsilcilerin kim olduğu belirtilmedi.