Bu da Süleyman Paşa veya namı değer Makarios’un köşkü Masalı!!!
Makarios’un köşkü olarak bilinen ama 1995 yangınından sonra geçirdiği tamirat sonrası, Süleyman Paşa köşkü ismi verilen ve askeri dinlenme evine dönüştürülen binada, asker ailelerine Mavi köşk’teki gibi hayali tarih turları yaptırılmaktaymış.
Misafirlere anlatılan orijin hikayesine göre bina 18. yüzyılda yaşamış bir Osmanlı paşasına aitmiş. Bu Paşa Padişah 3. Ahmet’in Silahdar Veziri olan Süleyman paşadan başkası değilmiş. Uydurulan bu hikayeye göre manzaraya meraklı Paşamız 1702 yıllarında Girne’yi ve önündeki Akdeniz’i en iyi göreceği yere bu köşkü seyir ve eğlence amaçlı yaptırmış. Burası ayrıca av köşkü olarak da kullanılıyormuş. Bazı detaylar ise gerçekten traji komik. Örneğin köşkün merdiven ayağının tavanı mahsustan alçak yapılmış ki Paşayı ziyaret eden misafirler zorla onun önünde boyunlarını büksünler!! Bu anlatıya göre 1878 tarihinde adayı alan İngilizler burayı kraliyet sarayı olarak kullanmaya devam etmişler, fakat daha sonra bina Bellapais Manastırının “baş rahibi” olan Makarios’un eline geçmiş ve 1960 yılında ise burası resmi olarak Kıbrıs Cumhurbaşkanlığına bırakılmış ve dolayısıyla Birinci Cumhurbaşkanı Makaios burayı yazlık köşkü olarak kulanmaya devam etmiştir. Anlatılan hikayeye göre, köşk Makarios’un ayrıca zamparalık yaptığı bir köşkür. Anlatılan hikayeye göre Makarios burada “Lady Lucy” isimli sevgilisiyle gizlice buluştuğu iddia edilmektedir. Lady lucy’nin tepenin hemen yanınaki evine ise gizli bir tünelle bağlantı olduğu da ayrıca iddialar arasında yer almaktadır.
Eski Girneli Rum ve Türklere sorarak, binanın esasında kime ait olduğunu öğrenmeye çalıştım. 1950’lerde Lady Daphne Barnes isimli İngiliz bir kadın tarafından inşa edilen yapıyı eski Girneliler ve Kazafanalılar çok iyi hatırlıyorlar. Burayı “Lady’nin köşkü” veya konağı diye biliyorlardı. “Lady’nin onlarca köpeği (veya kedisi) olduğu da bilinmektedir. Konuştuğum bazı Rumlar kadının “Lady” olarak bilindiğini ve soylu bir İngiliz ailesinden geldiğini iddia etmişlerdir. Bazıları ladynin köşkü 1974 yılından sonra terk ettiğini iddia etmektedirler. Bir anı kitabında 1974 yılında ladynin yaşadıkları mevcuttur. Lady Daphne Barnes, 1957 yılında ölen ünlü tiyatrocu Kenneth Barnes’ın eşiydi. Sir Barnes, uzun yıllar Royal Academy of Dramatic Art’ın Rektörlüğünü de yapmıştı. Lady Barnes’ın da bir dönem tiyatro oyunculuğu yaptığını biliyoruz. O zaman daha çok Daphne Grahms ismini kullanıyordu. Ayrıca Lady Daphne Barnes İkinci Dünya savaşında sivil savunma ve hastahanelerdeki görevinden dolayı birçok onur ünvanına sahip de bir kişiydi.
Kısacası, 1950’lerde inşa edilmiş köşkün ne Makarios ile ne de sözü geçen Osmanlı paşasıyla bir alakası vardır. Girneli Hasan Kamburoğlu, binanın 1950’lerde inşa edildiğini ve oranın inşaat malzemelerini oraya babası Mehmet Kambur’un kamyonuyla taşıdığını ve o dönemde bölgenin tek kamyon sahibi olan kişisinin ise sadece babası olduğunu yazmıştı.
Bazı değerli dostlar “Makarios’un Evi” veya şu an evin duvarında asılı duran plakaya göre “Süleyman Paşa köşkü’nün” ve hikayelerinin şehir efsanesinden başka birşey olmadığını hangi belgelere dayandırarak iddia ettiğimi sormuşlardı. Haklı olarak!! Onun için köşkün yapılış hikayesini bu defa inşaat izninden koçanına kadar göstererek anlatmaya çalışacağım. Sağolsun Girne Devlet arşivleri bu evin inşaat dosyasını halen tutmaktadır. Gelin şimdi evi yapan kişiye bir bakalım: Lady Daphne Barnes. Lady Barnes çok aristokrat bir aileden gelmekteydi. 1903 doğumlu Lady Barnes’ın babası Sir Richard James Graham, annesi ise Lady Mabel Cynthia Duncombe idi. Lady, 1925 yılında kendisi gibi aristokrat ve tiyatro oyuncusu olan ve kendisinden 20 yaş büyük ünlü İngiliz tiyatrocu Sir Kenneth Barnes ile evlenecekti. Lady Daphne, artık geçmeye başlamasına rağmen oyunculuk yıllarının büyük bir kısmında Graham soyadını kullanacaktı. Çok yakın dostu ve adaşı olan Lady Daphne Pearson, İkinci Dünya savaşıyla birlikte nasıl sağlık hizmetlerinde gönüllü çalışmaya başladıklarını anlatır. Lady Pearson anılarında, İkinci Dünya Savaşı’ndan hemen sonra Barnes çiftinin ayrı yaşamaya başladıklarını yazar. Devamlı seyahat etmektedir Lady Barnes. İşte bu seyahatlerinin birinde Kıbrıs’a da yolu düşer. Girne’yi görür görmez ise aşık olur. Hemen o gün devamlı burada yaşamaya karar verir ve Belapais sırtlarında bir arazi satın alır. 1948 yılında ise inşaat planıyla birlikte inşaat izni almak için Komiserliğe başvurur. Köşkün inşaatı üç yıla yakın sürecekti. Rahmetlik Mehmet Kambur inşaat malzemelerini bu ıssız tepeye taşıyan Kıbrıslı Türk kamyoncudur. Ev 1951 yılında biter ve Lady Barnes 1952 yılından sonra adanın süreki bir sakini olur. Evi onlarca kedi, köpekle doluydu. Evin hemen altında bir de atlar için yapılmış ağıllar mevcuttu. Bölgede evin adı Lady”nin evi olarak bilinmekteydi o zaman. Lady Barnes, Cumhuriyet kurulduktan sonra adada kalmaya devam etme kararı verir. 1959 yılındaki ilk seçim listesinde de adı vardır. Rumlarla aynı listede oy verecekti. 1963-64 olayları sırasında ise bir süre dostlarının yanına Jamaika’ya gider ama kısa bir süre sonra adaya geri döner. Türk ordusunun müdahalesi devam ederken 22 Temmuz 1974 günü Girne kıyılarına yaklaşan HMS Andromeda gemisiyle adayı terk eder. Lady Barnes’ın evine ne olduğunu bilmiyorum. Yani hala ismine mi kayıtlı yoksa bazılarının iddia ettiği gibi Cumhuriyet’e mi sattı bunlar aydınlanması gereken son birkaç soru. Lady Barnes ise 1982 yılında Galler bölgesindeki evinde gözlerini yumacaktı….