“Cell Report” dergisinde Akut Myeloid Lösemi’ye (AML) karşı mücadele ile ilgili geçtiğimiz ay yayınlanan bir araştırma raporu bilim dünyası tarafından ileriye doğru atılan gayet önemli bir adım olarak selamlandı.
AML, kan kanseri, lösemi türleri arasında en agresif lösemi türü olarak biliniyor. Bu hastalığa yakalanan hastaların yaşama oranının %33’den az olduğu hatta tedavinin derhal verilmemesi durumunda hastanın birkaç gün içinde yaşamını kaybedeceği belirtiliyor.
Bu konudaki önemli buluş Limasol doğumlu Kıbrıslı Doktor George Vassiliou başkanlığında bir timin, Wellcome Trust Sanger Enstitüsü’nde yürüttüğü araştırmada elde edildi.
Kıbrıs Haber Ajansına konuşan Kıbrıslı hematolog araştırmacı Dr. Vassiliou “Araştırma sonuçlarımız bu alanda ‘oyun-değiştirici’ olarak tanımlanabilir” dedi.
Dr. Vassiliou ve timi Lösemiye neden olan genlerin yaşamını engelleyen CRİSPR-Cass9 genetik tekniğiyle bu genleri hedef alarak kansere neden olan genleri yok etmeyi başardı.
Kullandıkları yöntemi ‘Aşil’in topuğunu hedef alan Truvalının okuna benzeten Dr Vassiliou “Dolayısıyla bir oku Aşil’in topuğuna hedef alma yerine milyonlarca ok atarak bunlardan birinin topuğu yani bu kanser hücresini yok edeceğini hesapladık” dedi.
Laboratuvarda vurulan hücreleri izlediklerini ve 15-20 gün içinde vurulan ve kaybolan genlerin “Aşilin topuğu olan kanser genleri” olduğunu gördüklerini belirten Dr Vassiliou bu genlerin toplam sayısının 1500 olduğunu ancak bunlardan yan etkisi olmayan yalnız 200-300 arasındaki genlerin tedaviye yönelik hedefler olarak kullanılabileceğini söyledi.
“İlk kez bu tekniği kullanarak çeşitli akut lösemi türlerine odaklandık. Bundan sonra savunmasız kanser genini belirlemek için onlarca yıla ihtiyacımız yok. Artık hepsi önümüzde duruyor. Bu teknikle tüm bilim toplumuna hedef alınacak tüm genleri takdim ettik” diyen Dr Vassiliou bundan sonra yapılacak olanın her bir araştırma sonuçlarının teyit edilerek uygun ilacı geliştirmek olduğunu belirtti.
Bundan sonra çalışmalarının ikiye katlandığına işaret eden Dr Vassiliou, şimdi gerekli tedavi için ilaç şirketleri, kimyacılar vs. ile temasa geçmeleri gerektiğini söyledi.
Bu araştırmaya iki yıl önce başladıklarını belirten Dr Vassiliou beş yıl önce bu başarıyı tasavvur edemeyeceğini açıkladı.
Dr. Vassiliou gerekli güçlü bir ilaçla önümüzdeki on yıl içinde hastaların tedavi oranını %33-%35’lerden %55 çıkarmanın gayet gerçekçi bir oran olduğunu vurguladı.