• Künye
  • Dayanışma
  • İletişim
  • Gizlilik Politikası
Salı, Mart 21, 2023
Bulamadık
Tümünü Gör
Gazeddakıbrıs
  • ANA SAYFA
  • HABER
    • GAZEDDA’NIN GÜNDEMİ
    • KIBRIS
    • DÜNYA
    • KORONAVİRÜS
    • İKLİM KRİZİ | EKOLOJİ
  • YORUM
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
    • GAZEDDABLOG
      • GAZEDDA YAZARLARI
      • GÜNEYDEN YAZARLAR
        • PENNA
      • DÜNYADAN YAZARLAR
        • PROJECT SYNDICATE
    • RÖPORTAJ
  • MULTİMEDYA
    • GAZEDDAPOD
    • GAZEDDAWEBTV
  • TÜM İÇERİK
  • ANA SAYFA
  • HABER
    • GAZEDDA’NIN GÜNDEMİ
    • KIBRIS
    • DÜNYA
    • KORONAVİRÜS
    • İKLİM KRİZİ | EKOLOJİ
  • YORUM
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
    • GAZEDDABLOG
      • GAZEDDA YAZARLARI
      • GÜNEYDEN YAZARLAR
        • PENNA
      • DÜNYADAN YAZARLAR
        • PROJECT SYNDICATE
    • RÖPORTAJ
  • MULTİMEDYA
    • GAZEDDAPOD
    • GAZEDDAWEBTV
  • TÜM İÇERİK
Bulamadık
Tümünü Gör
Gazedda
Bulamadık
Tümünü Gör
Ana Sayfa YORUM GAZEDDABLOG DÜNYADAN YAZARLAR

Kimse dokunamaz bizim suçsuzluğumuza | Dilara İlbuğa Yıldırım | Vesaire

Maruz kaldığımız siyaset geleneğinin en tehlikeli veçhelerinden biri de topluma türlü yollarla yerleştirdiği alışma hâli.

Gazedda Gazedda
19 Mart 2023
Okuma Süresi: 4 dk
A A
Kimse dokunamaz bizim suçsuzluğumuza | Dilara İlbuğa Yıldırım | Vesaire

Maruz kaldığımız siyaset geleneğinin en tehlikeli veçhelerinden biri de topluma türlü yollarla yerleştirdiği alışma hâli. “İnsan her şeye alışıyor” önermesi elbette siyasette de kendini gösteriyor. Toplum yalnızca iyi şeylere değil, kötü koşullara da alışmaya eğilimli. Nihayetinde uyum sağlamazsak yaşamımızı sürdüremediğimiz bir evrende yaşıyoruz. Alışmak (veya yadırgamamak) bir işi tekrarlayarak kolaylıkla yapabilmek, bağımlılık kazanmak gibi anlamlar taşıyor.

Pandemiden önce aylarca evden dışarı çıkamayacağımızı söyleseler inanır mıydık? Ekonomik krizin belki de en ağır hissedildiği 2021 yılından 2022 yılına geçtiğimizde hepimiz domatesin kilosunun 30 lira olmasına şaşırıyorduk, şimdi tezgahlarda 60 liraya domates satıldığını görüyoruz. Dışarı çıktığımızda kafelerdeki, restoranlardaki fiyatlara da alıştık mesela. Hemen her gün bir kadın cinayeti haberi okumaya alıştık. Açlığa, yoksulluğa, tacize, istismara, sömürüye yani dipsiz bir karanlığa alışmamız bekleniyor. Hatta iktidar buna “istikrar” diyor.

Tarikat yurtlarındaki çocuklara yönelik istismar haberlerine alışmamız bekleniyor. Ensar Vakfı’nda yaşananlardan sonra adlarını daha da sık duyduğumuz tarikatlar her geçen gün büyüyor. Devletin boş bıraktığı alanlarda değil, devletin bile isteye açtığı alanlara konuşlanan tarikatların toplum üzerindeki etkileri bir yana çocuklara yönelik saldırıları da devam ediyor.

Sadece bir inanç topluluğu olarak değil, bir sermaye grubu şeklinde örgütlenen tarikatlar egemen ideolojiye eklemlenerek varlıklarını pekiştiriyorlar. Demokrat Parti iktidarında muhafazakâr liberalizmle kol kola yürüyen bu yapılar, AKP iktidarında sivil toplumculukla yerlerini sağlamlaştırdı. Elbette bu gelişmelerin sınıfsal bir arka planı da var, bu tarikatlar iktidarın rıza üretebilmesini kolaylaştırıyor. İktidar gündüz sizi açlıkla sınarken ve yoksulluğa mahkûm ederken, akşamları da tarikatlar ve cemaatler eliyle yardım kolileri ulaştırıyor veya çocuklarınıza ücretsiz eğitim vereceğim diyor. Ya da ihmallerin ve yolsuzluğun neden olduğu deprem felaketinin ardından yıkımdaki sorumluluğunu örtbas etmek için tarikatlara ve cemaatlere alan açıyor. Böylelikle devlet ile toplum arasındaki bağlara tarikatlar ve cemaatler “pansuman” yapıyor.

Bu yapılar, toplumu gerici bir saldırıya maruz bırakmakla kalmıyor sosyal politikaları da dönüştürüyor. Türkiye’de sosyal politikalar hızla sosyal yardımlara, hatta bir tür sadaka pratiğine dönüştürüldü. Bu süreçte tarikatların ve cemaatlerin rolü büyük. AKP de iktidar partisinden ziyade devasa servetinin küçük bir kısmını yoksullara dağıtan, karşılığında da hiçbir şey beklemeyen “hayırsever” bir siyasi özneye dönüştü. “Hak” olgusunu bütünüyle aşındırdı, bunun yerine “hayırseverlik” ve “yardım” gibi kavramları yerleştirdi. Sosyal politikadan devlet çıkarıldı, tarikatlar içeriye buyur edildi, sosyal yardımlar da bir hayırseverlik faaliyeti olarak büyüdü. Tüm bunlar tarikatlar, tarikatlara bağlı sivil toplum kuruluşları, hemşeri dernekleri ve belediyeler aracılığıyla oldu.

Yaşadığımız deprem felaketinin ardından bu fotoğrafın ayrıntıları daha görünür hâle geldi: Kamuya hizmet etmekle yükümlü yardım kuruluşları geri plana çekildi, sivil alanda tarikatlara ve cemaatlere alan açıldı. Her toplumsal yıkımı ve faciayı kendilerine fırsat bilen tarikatlara çocukların teslim edildiği haberleri basına yansıdı. Deprem bölgesinde bine yakın çocuğun kaybolduğu iddia edildi. Adıyaman’ın Kahta ilçesinin Menzil köyünde 1100 çocuğun “misafir edildiği” ortaya çıktı. Kurulan düzen felaketin büyüklüğüne veya toplumsal yasın tutulamamasına bakmadan çarklarını döndürmeyi sürdürüyor.

Buradan çıkış ancak politik ve toplumsal mücadeleyle olacak. Bu çift yönlü aksta öncelik elbette politik aktörlere düşüyor. Laik ve çağdaş değerleri önceleyen bir politik özneyle tarikatların ve cemaatlerin kapatılması en önemli adım. Devletin o kasıtlı olarak boş bıraktığı alanları en azından sosyal devlet anlayışıyla doldurmak da bir o kadar önemli. Özelleştirmelerin yerini kamulaştırmanın aldığı, sermayenin yerini sosyal devletin gereklerine bıraktığı politik bir tutumla tarikatlar ve cemaatlere hem kamusal, hem ekonomik, hem de siyasal alandan el çektirilmeli.

Kurtuluşun bir diğer aksı da toplumsal mücadeleden geçiyor. Topluma rızayla, rızanın üretilemediği yerde baskıyla kabul ettirilen bu cendereden çıkmak için ciddi kırılmalara ihtiyacımız var. En büyük başkaldırı baskının, sömürünün en yoğunlaştığı andan itibaren kendini gösteriyor. Bu alışma hâlinin kırılması da 6 Şubat depremleriyle oldu. Sahadaki olağanüstü dayanışma sayesinde en azından yalnız olmadığımızı gördük. Bu süreçte yalnızca biz kırılmadık, çarkın dişleri de kırılmaya başladı. Yani şairin dediği gibi “Biz kırıldık, daha da kırılırız. Kimse dokunamaz bizim suçsuzluğumuza.”

Bugün Türkiye’de hiçbir tarikatın üstünü örtemediği, sınıfsal bir arka plana yaslanan, büyük bir yurttaş dayanışması var. İktidarın tüm saldırılarının karşısında güçlü, direnen, unutmayan, alışmayan kalabalıklar var. Elbet bir gün kazanacağız. Çocuklarımızı, alınterimizi, dünümüzü, bugünümüzü ve geleceğimizi kurtaracağız. Şairin bıraktığı yerden devam edelim: “Son kötü günleri yaşıyoruz belki. İlk güzel günleri de yaşarız belki.”

Gazedda'dan haberdar olmak için takipte kalın...

Takipten çık
Gazedda

Gazedda

Gazeddakıbrıs yurttaş gazeteciliği anlayışı ile yayın yapan, yurttaştan yana taraf olan ve gazetecilikte meslek etiği ilkelerine inanan bir yayın organıdır. Gazeddakıbrıs her koşulda barıştan yanadır.

Kıbrıs Çingeneleri 💃🏽🕺🏽 Derzinevesi
DÜNYADAN YAZARLAR

Kıbrıs Çingeneleri 💃🏽🕺🏽 Derzinevesi

Gazedda
21 Mart 2023
0

Cav, Olece’de göz demektir. Cavlık, gözlükle eş anlamlıdır. Hiç görülmeyen, saklanan, görmekten kaçınılan, bir toplumun yarası mıdır, yoksa kendinden kaçtığı nefreti midir. Elbet birileri toplumun içinde yaşayan insanları iyice tanımlayabilir....

Okumaya Devam Et
Kalanın da gidenin de gönlü hoş olsun 🥛 Aydın Boysan
DÜNYADAN YAZARLAR

Kalanın da gidenin de gönlü hoş olsun 🥛 Aydın Boysan

Gazedda
21 Mart 2023
0

Fotoğraf : Gazedda Kolektif / AI Art Görüyoruz ki dünya lezzetini kaybetmiş gibi davranıyor. Geçmişe genelleme yapmayı sevmediğimiz gibi, konuların bizi geleceğe itmesi yerine, anın tadına vardığımız o anlardan bahsetmek...

Okumaya Devam Et
Kayıp oğlunun yollarını gözleyen 🤍 Fikret Demirağ
DÜNYADAN YAZARLAR

Kayıp oğlunun yollarını gözleyen 🤍 Fikret Demirağ

Gazedda
19 Mart 2023
0

Fotoğraf : Gazedda Kolektif / AI Art Fikret Demirağ uzak bir görüntüyü bilinçli olarak beraberindeki anlamlarla kurardı. Aslında böylece şiirin daha fazla problemiyle uğraşmak zorunda kalıyordu. Sanki bizi başka kitaplara...

Okumaya Devam Et
Hangi birini sayayım toprak 🤍 Pembe Marmara
DÜNYADAN YAZARLAR

Hangi birini sayayım toprak 🤍 Pembe Marmara

Gazedda
19 Mart 2023
0

Fotoğraf : Gazedda Kolektif / AI Art Pembe Marmara’nı yeri belki de çok ayrıdır. Dünyada da yeri çok farklıydı belki de. Bir şairi sevmiş, fakat sonra çok geçinemediği, hatta yatak...

Okumaya Devam Et
Sevinç Söyler Şimdi 🤍 Bilge Karasu
DÜNYADAN YAZARLAR

Sevinç Söyler Şimdi 🤍 Bilge Karasu

Gazedda
19 Mart 2023
0

Fotoğraf : Gazedda Kolektif / AI Art Bugünü belirli bir gerçeklikle, tek tanımla saptayabilecek bir insanlık durumu yaratarak anlatmak zorlaşıyor. Karşıtlık ve olumsuzluk arasında kalıyoruz. Yaşamın çekilmez akışı içinden kurtulunamaz...

Okumaya Devam Et

YAZARLAR

Yolun kendisi olmak veya seçim(ler)e dair uyarı(lar)[*] | Sibel Özbudun – Temel Demirer
Sibel Özbudun

Yolun kendisi olmak veya seçim(ler)e dair uyarı(lar)[*] | Sibel Özbudun – Temel Demirer

Temel Demirer
19 Mart 2023
Bir çay hikâyesi | Tevfik Aytekin
Tevfik Aytekin

Bir çay hikâyesi | Tevfik Aytekin

Tevfik Aytekin
16 Mart 2023
İnsan betondan gelir betona gider | Tevfik Aytekin
Tevfik Aytekin

İnsan betondan gelir betona gider | Tevfik Aytekin

Tevfik Aytekin
14 Mart 2023
Çalıyor

Gazeddawebtv’nin yeni programı Sansürsüz yayınlandı

Gazeddawebtv’nin yeni programı Sansürsüz yayınlandı

Gazeddawebtv’nin yeni programı Sansürsüz yayınlandı

SANSÜRSÜZ
‘Hükümet istifa’ demek suç değil görevdir

Yas Evi | GAİN Orijinal Belgesel | Video Haber

GAZEDDA'NIN GÜNDEMİ
“Çocuklarımıza ulaşabilmek için yoğun bir çaba sarf ediyoruz”

Mağusa’nın en büyük acısı | Video Haber

GAZEDDA'NIN GÜNDEMİ
Umut’un babası | Sedat Yılmaz | Video

Umut’un babası | Sedat Yılmaz | Video

DÜNYA
Taraftarlar: Amedspor’a yapılan saldırı bir sistem sorunudur | Video

Taraftarlar: Amedspor’a yapılan saldırı bir sistem sorunudur | Video

DÜNYA
İlk resmî rapor | 33 bin 143 bina ağır hasarlı, 153 bin 506 daire derhal yıkılmalı

Kader Planı: Antakya | Video Haber

DÜNYA
“Çocuklarımıza ulaşabilmek için yoğun bir çaba sarf ediyoruz”

Isias’ta hayatını kaybeden Hayal’in ailesinden ‘AFAD’ çıkışı: 6. güne kadar göremedik | Video Haber

GAZEDDA'NIN GÜNDEMİ
Kabındaki mama ile 25 gün hayatta kalan ‘Fıstık’, kurtarıldı

Kabındaki mama ile 25 gün hayatta kalan ‘Fıstık’, kurtarıldı

GAZEDDA'NIN GÜNDEMİ
Dayanışmanın önceliği | Melike Özbay | Vesaire

140journos’tan “kader planı”

DÜNYA
“Kaybettiğimiz canların hakkını ne pahasına olursa olsun sonuna kadar arayacağız”

“Artık İsias davasında resmi anlamda temsiliyetimizle gözlemci ve katılımcıyız” | Video

GAZEDDA'NIN GÜNDEMİ

Twitter’da takip et

Tweetlerim

Instagram

Takip et

  • Kıbrıs’ın kuzeyinde yaşam süren gençlerin yüzde 57.30’unun göç etmeyi düşündüğü; gençleri göçe iten en önemli etkenlerin ekonomi, gelecek kaygısı ve zorunlu askerlik olduğu ortaya çıktı.
  • Fransa’da emeklilik yaşını 64
  • İnsan hayatı küçük hesaplarınızdan daha değerlidir! #isiasemsaldavaolacak
  • İnsanların can güvenliğini sağlamayan bir devlet, devlet olur mu? #isiasmelekleresözümüzvar
  • Yaren Leylek ve Balıkçı Mehmet Amca yine buluştu
Yaren Leylek umutla bekleyişin sembolü olmuştu.

Yaren Leylek ve Balıkçı Mehmet Amca’nın dostluğu belgesele konu olmuş ve belgesel Prag Film Ödüllerinde En İyi Belgesel ödülünü almıştı.

Yaren Leylek ve Balıkçı Mehmet Amca’nın dostluğu bu yıl on ikinci yılına girdi.

Her yıl göç eden Yaren Leylek tekrardan Mehmet Amca’nın yanına geri geliyor. Bazen zor ve amansız bekleyişe dönen bu dostluk, sevdiğini hasretle beklemenin en içten örneklerinden biri.

Örnek dostluğu karşılıksız sevgi ve güven olarak da tanımlayabiliriz. Günümüz dünyasında kilometrelerce birbirinden uzak kaldıktan sonra her yıl tekrardan aynı yerde buluşan bir insan ve bir hayvanın dostluğu, herkesin ilham alabileceği, birbirine kalbini tamamen açmış, şefkatle sevebilen, dünyanın hızından ayrı, dip dibe bir yaşamdan uzak bir yere varınca, insanın doğayla, hayvanla nasıl uyum içinde, bütünlükle yaşayabileceğini de ispatlıyor.

Hikayeyi kamuoyuna duyuran yaban hayatı fotoğrafçısı Alper Tüydeş de “Geçen yıl Yaren geldiğinde karlı bir havaya denk gelmişti. Belki yine kar ile karşılaşmamak için gecikmiştir. Ama yaşı da var, o yüzden gelememe ihtimalinden dolayı korktuk. Her sene bu ihtimalle uğurluyoruz onu. Neyse ki geldi. Bunca sıkıntılı ve üzücü gündem arasında, Yaren Leylek umutla bekleyişin sembolü olmuştu. Ve sonunda hikaye, bu yıl da gerçek oldu. Tüyü kadar ömrü olsun” diye konuştu.

Kaynak: BBC News Türkçe
  • Cinayet 40 gün önce gerçekleşti! #isias40karagün
  • Cevaplar yerine sorular bulmak, sorgulamak: ihtimallerle yüzleşmek istiyoruz. 
Gazeddawebtv, uzun bir aranın ardından Tevfik Aytekin  ve Nuri Sılay
  • Karl Marx, Kapital

Gazedda Sosyal Medya

SON EKLENENLER

Ekonomi, gelecek kaygısı ve zorunlu askerlik gençleri göçe zorluyor

16 saat önce
“Çocuklarımıza ulaşabilmek için yoğun bir çaba sarf ediyoruz”

‘Depremde yıkılan İsias Otel’in malzeme kalitesi kusurlu çıktı’

16 saat önce
Credit Suisse kurtarılmasına rağmen banka hisseleri düşüyor

Credit Suisse kurtarılmasına rağmen banka hisseleri düşüyor

22 saat önce
Fransa’da emeklilik reformuna karşı düzenlenen protestolarda 500’den fazla kişi tutuklandı

Fransa’da emeklilik reformuna karşı düzenlenen protestolarda 500’den fazla kişi tutuklandı

22 saat önce
Tarihin en uzun süreli kasırgası Afrika’da 522 can aldı

Tarihin en uzun süreli kasırgası Afrika’da 522 can aldı

22 saat önce
Gazedda

© 2022 Gazeddakıbrıs - Copyleft

  • Künye
  • Dayanışma
  • İletişim
  • Gizlilik Politikası

Bulamadık
Tümünü Gör
  • Ana Sayfa
  • HABER
    • GAZEDDA’NIN GÜNDEMİ
    • KIBRIS
    • DÜNYA
    • KORONAVİRÜS
  • MULTİMEDYA
    • GAZEDDAPOD
    • GAZEDDAWEBTV
  • YORUM
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
    • GAZEDDABLOG
      • GAZEDDA YAZARLARI
      • GÜNEYDEN YAZARLAR
      • DÜNYADAN YAZARLAR
    • RÖPORTAJ

© 2022 Gazeddakıbrıs - Copyleft

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız. Gizlilik ve Çerezler Politikası sayfamızı ziyaret edin.