• Künye
  • Dayanışma
  • İletişim
  • Gizlilik Politikası
Çarşamba, Mart 29, 2023
Bulamadık
Tümünü Gör
Gazeddakıbrıs
  • ANA SAYFA
  • HABER
    • GAZEDDA’NIN GÜNDEMİ
    • KIBRIS
    • DÜNYA
    • KORONAVİRÜS
    • İKLİM KRİZİ | EKOLOJİ
  • YORUM
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
    • GAZEDDABLOG
      • GAZEDDA YAZARLARI
      • GÜNEYDEN YAZARLAR
        • PENNA
      • DÜNYADAN YAZARLAR
        • PROJECT SYNDICATE
    • RÖPORTAJ
  • MULTİMEDYA
    • GAZEDDAPOD
    • GAZEDDAWEBTV
  • TÜM İÇERİK
  • ANA SAYFA
  • HABER
    • GAZEDDA’NIN GÜNDEMİ
    • KIBRIS
    • DÜNYA
    • KORONAVİRÜS
    • İKLİM KRİZİ | EKOLOJİ
  • YORUM
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
    • GAZEDDABLOG
      • GAZEDDA YAZARLARI
      • GÜNEYDEN YAZARLAR
        • PENNA
      • DÜNYADAN YAZARLAR
        • PROJECT SYNDICATE
    • RÖPORTAJ
  • MULTİMEDYA
    • GAZEDDAPOD
    • GAZEDDAWEBTV
  • TÜM İÇERİK
Bulamadık
Tümünü Gör
Gazedda
Bulamadık
Tümünü Gör
Ana Sayfa YORUM GAZEDDABLOG GAZEDDA YAZARLARI Abdullah Korkmazhan

Kıbrıs’ın “Millî Sorun” haline getirilişi – Abdullah Korkmazhan

Abdullah Korkmazhan Abdullah Korkmazhan
7 Eylül 2018
Okuma Süresi: 6 dk
A A
Kıbrıs’ın “Millî Sorun” haline getirilişi – Abdullah Korkmazhan

6-7 Eylül 1955 olayları. Türkiye Cumhuriyeti’nin en utanç verici ve acı olaylarından biri. 

Ellerinde kazma, balta ve sopalarla İstanbul sokaklarına dökülen binlerce kişi, Rum ve gayrimüslimlere ait evleri, işyerlerini ve kutsal yerleri yakıp yıkmış, birçok cinayet, tecavüz ve darp olayı gerçekleştirmişlerdi.

Osmanlı İmparatorluğu’nun çökmesinin ardından kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin ulus-devlet yaratma ve vatan topraklarını Türkleştirmek çerçevesinde yürüttüğü politikanın bir devamı olan 6-7 Eylül olayları, Ancak aynı zamanda Kıbrıs sorunu ile ilgili Londra Konferansı’nda bulunan Türk heyetine kamuoyu desteği sağlamayı hedefleyen Kıbrıs kaynaklı bir provokasyondu. 

Ayrıca Kıbrıs’ın yeniden Türkiye’nin, devletinin ve kamuoyunun “Milli Sorunu” haline getirilişinin en önemli olaylarındandır. 6-7 Eylül olayları, öncesi ve sonrası yaşananlar bunu açıkça ortaya koymaktadır.    

16 Ağustos 1954 tarihinde Yunanistan’ın Birleşmiş Milletler’e başvurarak, Kıbrıs’ın kendi kaderini tayin hakkını kullanmasını talep etmesi ve 1 Nisan 1955’de EOKA’nın, İngiliz Sömürge Yönetimi’ne karşı silâhlı mücadele başlatması İngilizler açısından bir kırılma noktasıydı. O güne kadar Kıbrıslı Rumların Enosis istemleri karşısında Kıbrıs Türk liderliğini kullanan ve böl-yönet politikasını ustaca uygulayan İngiltere, Londra Konferansı ile Türkiye’yi Kıbrıs sorununa yeniden taraf yapmayı amaçlıyordu. 

İngiltere Dışişleri Bakanı Anthony Eden, 30 Haziran 1955’de Yunanistan ve Türkiye’ye gönderdiği notalarla iki ülkeyi “Kıbrıs da dâhil olmak üzere Doğu Akdeniz’i ilgilendiren siyasî ve savunma sorunlarını görüşmek üzere” üçlü konferans için Londra’ya çağırır. 

23 Temmuz’da Konferansta izlenecek taktiklerin tartışıldığı bir Bakanlar Kurulu toplantısını yöneten İngiltere Savunma Bakanı Selwyn Llyod, İngiltere’nin çıkarlarını koruyabilmesi için Türkiye’nin Enosis karşıtı tutumunu kullanmaları gerektiğini belirterek, şu şekilde devam eder: “Müzakereler süresince amacımız, Yunanlıları, Enosis’i kabul etmeyi reddeden Türklerle karşı karşıya getirmek ve böylece hâkimiyeti bize bırakacak bir çözümü kabul etmelerini sağlayacak bir ortam yaratmak olmalıdır”. 

Anthony Eden Konferanstan önce, Ankara hükümetine gönderdiği telgrafta, Türkiye’den Kıbrıs’ı Yunanlılara hiçbir zaman bırakmayacaklarını açık açık söylemesini ister. 1 Nisan 1954’de dönemin Dışişleri Bakanı Fuat Köprülü bir milletvekilinin Kıbrıs’la ilgili sorusuna verdiği yanıtta, Türkiye’nin Kıbrıs diye bir sorunu olmadığı cevabını vermişti. Ancak, 29 Ağustos 1955’te toplanan Londra Konferansı ile Türkiye Kıbrıs sorununa yeniden resmen taraf yapılır. 

Londra Konferansı’na katılan Türkiye heyetine başkanlık eden Fatih Rüştü Zorlu, Kıbrıs’ın Türkiye için taşıdığı stratejik önemine değinir. Kıbrıs’ın tek bir devlete bağlanamayacağını, Türkiye’nin Kıbrıs’ta statükonun muhafaza edilmesi gerektiğini düşündüğünü söyleyen Zorlu, statükonun bozulması durumunda Ada’nın Türkiye’ye verilmesini ister. Londra Konferansı ile Türkiye soruna taraf yapılmakla kalmıyor, Kıbrıs, bir Türk-Yunan sorunu olarak dünya ve Türkiye kamuoyu gündemdeki yerini alıyordu. 

İngiliz Dışişleri Bakanı Anthony Eden, Londra Konferansı’nı şöyle değerlendiriyordu;

“Biz onların arasında derin görüş ayrılığı olduğunu biliyorduk ama dünya bilmiyordu. Pek çok kimse, sorunun bizim modası geçmiş sömürgeciliğimizden kaynaklandığını sanıyordu. Şimdi görüş ayrılıklarının açığa çıkmasını sağladık ve sorunun gerçek nedenlerini göstermiş olduk.” 

29 Ağustos 1955’de başlayan Londra Konferansı’nın bitmesinden bir gün önce Türkiye’de 6 -7 Eylül olayları patlak verdi. Türk Basını ve Kıbrıs Türktür Komitesi’nin hiçbir gerçekliği olmayan, 28 Ağustos’ta Rumların Kıbrıslı Türklere karşı katliam düzenleyeceği yönündeki provokatif ve yalan haberleri ve daha sonra MİT tarafından düzenlendiği mahkemelerce saptanan Atatürk’ün Selanik’teki evine bomba konması haberi ile kışkırtılan halk sokaklara döküldü. Rumlara ve gayrimüslimlere ait birçok işyeri, ev ve kutsal yer yağmalanıp, yakıldı. Birçok insan öldürüldü ve yaralandı. Birçok kadına tecavüz edildi. 

Türkiye’nin, 24 Temmuz 1923 Lozan Anlaşması ile üzerindeki tüm haklarından vazgeçtiği Kıbrıs, Londra Konferansı ve 6-7 Eylül olayları ile Türkiye kamuoyunda ve siyasetinde “millî bir sorun” olarak gündemdeki yerini yeniden aldı. 

Olaylarla ilgili muhalefetin eleştirileri karşısında DP hükümeti suçu komünistlerin üzerine attı. Hükümet 7 Eylül gecesi yayınladığı bildiride 6-7 Eylül olaylarının komünistlerin düzenlediği bir hareket olduğunu öne sürdü ve “ülkenin ağır bir komünist düzen ve yakıp yıkmasının etkisinde kaldığı” başlığıyla tüm gazetelerin baş sayfasından duyuruldu. Hükümetin bu açıklamasının ardından olayları kışkırtmakla suçlanan 45 kişi tutuklandı.

Tutuklanan kişiler arasında Aziz Nesin, Nihat Sargın, Kemal Tahir, Hasan İzzettin Dinamo, Asım Bezirci, Hulûsi Dosdoğru ve Müeyyet Boratav gibi komünist ve ilerici aydınlar bulunuyordu. Olaylarla ilgili başlayan yargı sürecinde hazırlanan iddianamede 6-7 Eylül olaylarının, Kominform ve Komintern tarafından NATO’ya sabotaj amacıyla düzenlendiği iddia edilir. Sunulan kanıtlar ise Türkiye Komünist Partisi’nin broşürleri ile Nâzım Hikmet’in 1953 yılında AKEL MK Üyesi Derviş Ali Kavazoğlu’na gönderdiği ve Enosis’in desteklenmesini telkin ettiği iki mektuptur.

Olayların ardından yaşadıklarını Aziz Nesin “Salkım Salkım Asılacak Adamlar”, Hulûsi Dosdoğru ise “6/7 Eylül Olayları” isimli kitaplarında anlatmaktadırlar. Her iki aydın da olayların Londra Konferansı’nda bulunan heyete ve izlenen Kıbrıs politikasına zemin oluşturmak amacı ile DP hükümeti tarafından düzenlendiğini aktarmakta, dönemin hükümetini olaylardan dolayı eleştirmektedir.

6-7 Eylül olayları Londra Konferansı’nda bulunan Türk heyetine kamuoyu desteği sağlamak için DP hükümetinin talimatı ile önceden planlanmış ve Özel Harp Dairesi tarafından uygulanmıştı. 

27 Mayıs 1960 darbesinin ardından Yassıada Yüksek Adalet Divanı’nda görülen Ekim 1960 tarihli duruşmada, 6-7 Eylül olaylarının tertibine iştirak etmekle suçlanan dönemin Cumhurbaşkanı Celal Bayar şu cevabı verir: “Ortada bir Kıbrıs davası var. Türk milletinin her ferdi bu dava ile alâkadar olmuştur. Yunanlılar da, Kıbrıs’ın ilhakı için azami gayret sarf etmişlerdir. Tezimizi meşru bazlar içinde dünya umumi efkârına kabul ettirmek vazifemizdir. Bunun için gayret sarf ediyorduk”.

Aynı duruşmada, olaylardan önce 24 Ağustos’ta yaptığı kışkırtıcı konuşma ile ilgili dönemin Başbakanı Adnan Menderes şu ifadeleri kullanıyor: “Londra’daki heyetimizi de desteklememiz lâzımdı. Heyet o sırada Kıbrıs’la alâkalı müzakerelerde bulunuyordu. Ben nutku tahrik maksadı ile değil, çıkacak mühim hadiseleri önlemek için söyledim. Liman Lokantası nutku o zamanki Kıbrıs Türk tezinin bir nüvesidir”.

Tuğgenerallik rütbesinde Özel Harp Dairesi başkanlığı yapmış, Genelkurmay İstihbarat başkanlığı ve Millî Güvenlik Kurulu’nda üst düzey görevlerde bulunmuş Sabri Yirmibeşoğlu ise gazeteci Fatih Güllapoğlu’na olaylarla ilgili şunları aktarıyor: “6-7 Eylül de, bir Özel Harp işiydi. Ve muhteşem bir örgütlenmeydi. Amaca da ulaştı. Sorarım size, bu muhteşem bir örgütlenme değil miydi?”

6-7 Eylül olayların arkasındaki fikir babasının İngilizler olduğuna yönelik veriler bulunmaktadır. 1954 Ağustos ayında Atina’daki İngiliz Büyükelçisi şu öngörüde bulunmuştu:

“Zannediyorum ki Türkler durumdan endişe duymaya başladılar. Aynı zamanda yakın bir arkadaşım da olan Türk meslektaşımı dün akşam gördüğümde, olayların gidişatından kaygı duyduğunu açıkladı. Mesajımda da belirttiğim gibi ilişkiler şu anda pek de iyi değil ve görünürdeki Yunan-Türk dostluğunun kırılgan olduğu çok açık, çok küçük bir şok bile yetebilir. Atatürk’ün Selanik’te doğduğu evin duvarına tebeşirle slogan yazmak gibi önemsiz bir olay bile bir kargaşanın çıkmasına yeter”. 

Bu çerçevede, olaylardan önce İngiliz Dışişleri Bakanlığı’nın bir memuru şu düşüncesini dile getirmişti: “Ankara’da birkaç ayaklanma çıksa, bizim işimize gelirdi”. 

İstanbul’daki Alman ve İngiliz Başkonsolosluklarının raporlarına göre, hükümet tarafından Cumhurbaşkanı Celal Bayar, Başbakan Andan Menderes, İçişleri Bakanı Namık Gedik, Dışişleri Bakanı Fatih Rüştü Zorlu ve İstanbul Valisi Fahrettin Kerim Gökay, 6 -7 Eylül saldırılarına katılmışlardı. Amaçları Londra Konferansı üzerinde baskı oluşturmaktı.

1960 Mayıs’ındaki askeri darbeden sonra, Cumhurbaşkanı Bayar, Başbakan Menderes, Dışişleri Bakanı Zorlu ve Bakan Köprülü diğer suçlamaların yanı sıra, 6 -7 Eylül 1955’teki olaylar nedeniyle de Yassıada’daki askeri mahkemede yargılanır ve suçlu bulunurlar. 

Gazedda'dan haberdar olmak için takipte kalın...

Takipten çık
Abdullah Korkmazhan

Abdullah Korkmazhan

Yeryüzünün Lanetlilerinden, Komünist, Mütevazi bir Akademisyen, Yazar, Sıra Neferi...

Kıbrıs ve bölgemiz tüm silah ve askerlerden arındırılmalıdır | Abdullah Korkmazhan
Abdullah Korkmazhan

Kıbrıs ve bölgemiz tüm silah ve askerlerden arındırılmalıdır | Abdullah Korkmazhan

Abdullah Korkmazhan
19 Eylül 2022
0

Doğu Akdeniz’deki doğal gaz keşifleri ve Rusya-Ukrayna savaşı, gerek bölgemiz gerekse de Kıbrıs Adası açısından jeopolitik denge ve işbirliklerinin yeniden belirlenmesini kaçınılmaz kılıyor. ABD’nin Kıbrıs Cumhuriyeti’ne silah ambargosunu kaldırdığı haberi...

Okumaya Devam Et
Partisel ve kişisel hesaplarını her şeyin önünde tutanlar en az UBP kadar sorumludur | Abdullah Korkmazhan
Abdullah Korkmazhan

Partisel ve kişisel hesaplarını her şeyin önünde tutanlar en az UBP kadar sorumludur | Abdullah Korkmazhan

Abdullah Korkmazhan
25 Ağustos 2022
0

Belediyeler yasası Ankara'nın talimatı ile sömürge rejimi tarafından değiştirildi. Birçok antidemokratik madde içermesinin yanı sıra Yasa ile atama kayyum rejiminin yerel yönetimlere kadar uygulanmasının önü açılıyor. İşin özü Ankara, Kıbrıslı...

Okumaya Devam Et
Emir demiri kesti!
Abdullah Korkmazhan

Doğrudan demokrasinin önündeki engeller kaldırılmalıdır – Abdullah Korkmazhan

Abdullah Korkmazhan
13 Ağustos 2022
0

Belediyelerin birleştirilmesi yasası Cumhurbaşkanlığı seçiminden bu yana kalıcı kılınmaya çalışılan kayyum rejiminin bir parçasıdır. Dayatma ve antidemokratik olan bu yasa ile esas hedef yönetimin merkezileşmesi ve tek elde toplanmasıdır. Önce...

Okumaya Devam Et
Darbe ve işgal: Kıbrıs emin ellerde! | Abdullah Korkmazhan
Abdullah Korkmazhan

Darbe ve işgal: Kıbrıs emin ellerde! | Abdullah Korkmazhan

Abdullah Korkmazhan
19 Temmuz 2022
0

1971 Mayıs ayında NATO toplantıları Lizbon’da ve ardından Paris’te gerçekleşti. NATO toplantılarında, Yunanistan Dışişleri Bakanı Palamas ve Türkiye Dışişleri Bakanı Olcay, Kıbrıs sorunu konusunda görüşmeler gerçekleştirdiler. Amerikan istihbarat analistlerine göre...

Okumaya Devam Et
Abdullah Korkmazhan

Güç birliğinin önündeki en büyük engel TDP’dir – Abdullah Korkmazhan

Abdullah Korkmazhan
31 Ocak 2022
0

Solda toparlanmaya ve güç birliği oluşturmaya ihtiyaç duyulan ve bu yönde çalışmalar yaptığımız bir dönemde bunları yazmak istemezdim.

Okumaya Devam Et

YAZARLAR

Size bağış da yok, bağışlama da! | Mustafa Onurer
Mustafa Onurer

Size bağış da yok, bağışlama da! | Mustafa Onurer

Mustafa Onurer
28 Mart 2023
Bir seçim yazısı ya da “bizi tüm kurtaracak olan…”[*] – Sibel Özbudun
Sibel Özbudun

Bir seçim yazısı ya da “bizi tüm kurtaracak olan…”[*] – Sibel Özbudun

Sibel Özbudun
26 Mart 2023
Geceleri insanın elinden alamazlar 🌗 Tevfik Aytekin
GAZEDDA YAZARLARI

Geceleri insanın elinden alamazlar 🌗 Tevfik Aytekin

Gazedda
25 Mart 2023
Çalıyor

“Silahlı ve Tehlikeli: Britanya’nın Irkçı Polisi” | Belgesel

“Silahlı ve Tehlikeli: Britanya’nın Irkçı Polisi” | Belgesel

“Silahlı ve Tehlikeli: Britanya’nın Irkçı Polisi” | Belgesel

DÜNYA
Gazeddawebtv’nin yeni programı Sansürsüz yayınlandı

Gazeddawebtv’nin yeni programı Sansürsüz yayınlandı

SANSÜRSÜZ
‘Hükümet istifa’ demek suç değil görevdir

Yas Evi | GAİN Orijinal Belgesel | Video Haber

GAZEDDA'NIN GÜNDEMİ
“Çocuklarımıza ulaşabilmek için yoğun bir çaba sarf ediyoruz”

Mağusa’nın en büyük acısı | Video Haber

GAZEDDA'NIN GÜNDEMİ
Umut’un babası | Sedat Yılmaz | Video

Umut’un babası | Sedat Yılmaz | Video

DÜNYA
Taraftarlar: Amedspor’a yapılan saldırı bir sistem sorunudur | Video

Taraftarlar: Amedspor’a yapılan saldırı bir sistem sorunudur | Video

DÜNYA
İlk resmî rapor | 33 bin 143 bina ağır hasarlı, 153 bin 506 daire derhal yıkılmalı

Kader Planı: Antakya | Video Haber

DÜNYA
“Çocuklarımıza ulaşabilmek için yoğun bir çaba sarf ediyoruz”

Isias’ta hayatını kaybeden Hayal’in ailesinden ‘AFAD’ çıkışı: 6. güne kadar göremedik | Video Haber

GAZEDDA'NIN GÜNDEMİ
Kabındaki mama ile 25 gün hayatta kalan ‘Fıstık’, kurtarıldı

Kabındaki mama ile 25 gün hayatta kalan ‘Fıstık’, kurtarıldı

GAZEDDA'NIN GÜNDEMİ
Dayanışmanın önceliği | Melike Özbay | Vesaire

140journos’tan “kader planı”

DÜNYA

Twitter’da takip et

Tweetlerim

Instagram

Takip et

  • 27 Mart Dünya Tiyatro Günü kutlu olsun. Devlet Tiyatrosu
  • Yakanızdayız! #isiasadaletnöbeti
  • 27 MART DÜNYA TİYATRO GÜNÜ

“Bu büyük seçme çağında sanat da seçimini yapmalıdır. Sanat ya körü körüne bir inanışla kaderini bir azınlığa bağlar ve onun aracı olur ya da çoğunluğun tarafını seçerek kaderini ona bağlar. Ya insanları boş düşlere sürükler ve onları uyutur, bilgisizliği artırır; ya da gerçeklere yönelip bilgiyi çoğaltır. Ya yıkıcı yanı ağır basan güçlere ya da yapıcı ve ileri güçlere seslenir.”

Bertolt Brecht
  • Fransa
  • Nuri Sılay ile Tevfik Aytekin
  • 🟣 21 Mart Uluslararası Irk Ayrımı ile Mücadele Gününde, Mülteci Hakları Derneği olarak ırkçılık ve ayrımcılığa karşı sesimizi yükseltiyoruz!

🟣 MHD olarak sizi, Irkçılık Karşıtı Ağ ile tüm Irkçı, ayrımcı ve ötekileştirişi, politika, tutum ve davranışlara karşı mücadele etmek için aramıza katılmaya davet ediyoruz.

-------

🟣 As the Refugee Rights Association, we raise our voices against racism and discrimination on March 21, International Day for the Elimination of Racial Discrimination!

🟣 We invite you to join us with Network Against Racism to fight against all racist, discriminatory, and marginalizing policies, attitudes, and behavior!
  • Kader değil cinayet. Hepimize hesap vereceksiniz! #isiashepimizehesapverecek
  • Kıbrıs’ın kuzeyinde yaşam süren gençlerin yüzde 57.30’unun göç etmeyi düşündüğü; gençleri göçe iten en önemli etkenlerin ekonomi, gelecek kaygısı ve zorunlu askerlik olduğu ortaya çıktı.

Gazedda Sosyal Medya

SON EKLENENLER

Varış noktası Türkiye olan 2,3 ton kokain yakalandı

Varış noktası Türkiye olan 2,3 ton kokain yakalandı

18 saat önce
Esmeray: Meclis’e girecek olmam başlı başına bir fark

Esmeray: Meclis’e girecek olmam başlı başına bir fark

18 saat önce
Kimliksizler’in AP’ye yapacağı dilekçe için imza kampanyası 26 Mart’a kadar devam ediyor

“Kimliksizler” 675 imzayı Avrupa Parlamentosu Dilekçe Komitesi’ne iletti

18 saat önce
Louise Michel: Savaşmak için gerekli tüm adımları atacağız

Louise Michel: Savaşmak için gerekli tüm adımları atacağız

19 saat önce
Almanya | Yakın tarihin en büyük uyarı grevi

Almanya | Yakın tarihin en büyük uyarı grevi

19 saat önce
Gazedda

© 2022 Gazeddakıbrıs - Copyleft

  • Künye
  • Dayanışma
  • İletişim
  • Gizlilik Politikası

Bulamadık
Tümünü Gör
  • Ana Sayfa
  • HABER
    • GAZEDDA’NIN GÜNDEMİ
    • KIBRIS
    • DÜNYA
    • KORONAVİRÜS
  • MULTİMEDYA
    • GAZEDDAPOD
    • GAZEDDAWEBTV
  • YORUM
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
    • GAZEDDABLOG
      • GAZEDDA YAZARLARI
      • GÜNEYDEN YAZARLAR
      • DÜNYADAN YAZARLAR
    • RÖPORTAJ

© 2022 Gazeddakıbrıs - Copyleft

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız. Gizlilik ve Çerezler Politikası sayfamızı ziyaret edin.