‘Referandum yaparak yanlış yaptık. Kerkük yönetimi değişsin. Kerkük Irak ile ortak bir yönetime kavuşmalıdır. 2014 öncesi sınırlara dönülmeli. Bu olmazsa büyük bir savaş olur ve bizim için yıkım olur.’
Bu sözler Pavel Talabani’ye ait.
Ne zaman söyledi?
10 Ekim’de. Referandumdan iki hafta sonra… Pavel bu sözleri söylediğinde tablo bugünden farklıydı.
Bu sözler onun kişisel görüşleri miydi?
Hayır.
Bunu nereden biliyoruz?
Pavel bu görüşlerini YNK’nin televizyonu KURDSAT’ta söyledi.
Bu konuşmasından bir hafta sonra Irak ordu birlikleri ve Haşdi Şabi güçleri Kerkük’e ilerlemeye başladılar; peşmerge mevzilerini terk etti ve Kerkük, Irak Ordusu ile Haşdi Şabi’nin denetimine girdi. Kerkük’ü Mahmur, Başika ve Şengal izledi.
Buraya nasıl geldik?
Akılsız bir ekibin ettrafını görmekten aciz yönetimi nedeniyle. Yaşananlara ‘ihanet’ veya ‘teslimiyet’ demek basit ve sıradan bir değerlendirme olur.
Mesud Barzani Başkanlığı’ndaki Federe Kürdistan Yönetimi bütün dünyanın itirazına rağmen referandumu ertelemedi.
ABD, ‘BM gözetiminde 1 yıllık bir takvimle Irak ile müzakere içinde problemlerinizi çözün’ önerisi yaptı. Barzani bu öneriyi elinin tersiyle itti.
ABD, referandumdan hemen sonra yükselen tansiyonun düşmesi için bu sefer ‘Kerkük’ün idaresini Irak’la paylaş, buna Kerkük’ün çevresindeki petrol alanları da dahil…’ dedi. Barzani bu öneriyi de reddetti.
Ne oldu?
16-17 Ekim tarihinde Irak ordusu ve Haşdi Şabi 24 saatte Şengal, Kerkük ve Başika’da kontrolü sağladı.
Ağlayan peşmerge görüntülerini izledik. Canlı yayında gözyaşlarını tutamayan gazetecileri gördük. 100 bin kadın ve erkek Kerkük’ü terketti.
Yaşanan Kürtler için tam bir travmaydı. 25 Eylül referandumunda meydan meydan gezen ve sesi yüksek çıkan Barzani üç gün evinden çıkmadı, sesi duyulmadı.
Barzani ABD’nin önerisilerini kabul etse ne olurdu?
Referandum ertelenseydi Kerkük, Şengal ve Başika’da fiili iktidarını sürdürecekti. Referandumdan sonra ‘Kerkük’te ortak iktidar’ önerisini kabul etse 16 Ekim’den bu yana yaşanan görüntüleri izlemeyecektik.
Referandumdan haftalar öncesinde YNK, Goran ve KCK yönetimleri referandumun zamanlamasını ve yöntemini eleştirdiler.
Barzani 200 yıllık Kürdistan davasının tek kahramanı olmak istediği için kimseyi dinlemedi.
Neden?
Egosu yüzünden. Egosunun esiri oldu, kişisel hesaplar yaptı. Partisinin çıkarlarını Kürdistan halkının çıkarlarından üstün tuttu.
Bir de Rusya’nın bölgesel hesaplarının içine girmek gibi bir hata yaptı.
Sonuç ne oldu?
Halkı zarar gördü. Kürdistan’daki kadın ve erkekler unutamayacakları bir travma yaşadılar.
Liderlik analiz yeteneği ve öngörü demektir. Barzani ikisinde de kötü bir sınav verdi.
En büyük destekçisi ABD’nin Irak’taki önceliği Kürdistan devletinin kurulması değildir.
ABD’nin önceliği İran’ın nüfusunu dengelemek. Bunu da ancak İbadi gibi ılımlı bir Şii liderle yapacağına inanıyor.
Irak’ta Nisan 2018’de seçimler var.
Referandumun sonuçları İbadi iktidarını bitirecekti.
Bu bölgede gittikçe artan İran-Rus etkisini pekiştirecekti. ABD, İbadi ve Kürdistan bölgesindeki kimi yetkililer bilinen Kerkük müdahalesi ile bu gelişmelere müdahale etmiş oldular. İbadi ve Trump, Barzani’ye ‘bedelini ödeyeceksin’ demişlerdi.
Bedelini sadece Barzani değil bütün Kürdistanlılar ödüyor.
Kerkük ’bozgunu’ maalesef ki Rakka zaferini gölgede bıraktı.
Krizi yönetemeyen ve öngörüsüz bir lidere rağmen gelişmeler sanıldığı gibi berbat değil. Kontrollü bir şekilde Kerkük krizi çözülüyor. KYB Kerkük sorumlusu Aso Mamen çarşamba günü „Haşdi Şabi yarın çekilecek“ dedikten saatler sonra Irak Başbakanı İbadi, Haşdi Şabi’ye „çekilin“ emri verdi.
Çarşamba geceden başlayarak Haşdi Şabi önce Xaneqin’den başlayarak girdiği bölgelerden çekildi.
Haşdi Şabi’nin çekilmesiyle birlikte Kürdistan halkı liderlerinin kırdığı onurunu Xaneqin’den başlayarak sokaklara çıkarak tamir etmeye başladı.
Kerkük krizi kontrollü bir şekilde çözülüyor gibi.
Gelişmeler KCK yönetiminin eleştirilerini doğruladı. Pavel Talabani’nin önerileri gerçekleşmiş oluyor.
Barzani yaşananlardan gereken dersleri almadıysa Irak ve Kürdistan federasyonu halkını daha zorlu günler bekliyor olacak.
Daha köprünün altından akacak çok su var.