KEMA Vakfı çam kese böceği nedeniyle binlerce ağacın kuruduğunu belirterek, Tarım Bakanı Hüseyin Kelle’yi “yalan söylemekle” suçladı, istifasını istedi.
“Çevre örgütlerinin uyarılarına, söylem ve eylemlerine aldırmayarak bilimin ön gördüğü etkin mücadeleyi reddedenlerin bugün ormanlarda yaşanan tahribat ve katliama karşı ne söyleyeceklerini merak ediyoruz” diyen KEMA Vakfı, Tarım Bakanı Hüseyin Kelle’yi özür dileyerek istifa etmeye çağırdı
KEMA Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı İlkay İlseven tarafından yapılan yazılı açıklama şöyle:
“Çam kese böceği, ağaçları kurutmaz, ariz olduğu ağaçlar tekrar yeşerir, etkin mücadeleye gerek yok” diyerek, kuş yuvaları ile, kafeslerle, predatör böcekle dron ile, traktör ile, arazöz ile bu yoğunluktaki çam kese böceğini bitireceklerini iddia edenler ve halka yalan söyleyerek zamana oynayanların gerçekle yüzleştikleri bir dönemi yaşıyoruz.
Çevre örgütlerinin uyarılarına, söylem ve eylemlerine aldırmayarak bilimin ön gördüğü etkin mücadeleyi reddedenlerin bugün ormanlarda yaşanan tahribat ve katliama karşı ne söyleyeceklerini merak ediyoruz! Artık herşey gözler önünde saklayacak hiçbirşey kalmadı. Her seferinde etkin mücadele yapılacağı sözü vererek yalan söyleyen Sayın Bakan Kelle, ormanda yaşanan bu felaket karşısında sus pus. Söyleyecek hiçbirşeyi kalmadı. Bu aşamadan sonra yapması gereken tek şey halktan özür dileyerek istifa etmelidir.
Bugün ülkemizde kızılçam ormanlarında kabuk böceğinin istilası sonucu çam ağaçlarında kitle ölümleri yaşanmakta, doksanlı yıllarca TC’nin, katkıları ile uygulamaya konan Ormancılık Master Plan Projesi kapsamında oluşturulan genç meşcereler bundan nasibini almış, binlerce ağaç kurumuştur.
2020 yılından sonra çam kese böceğine karşı etkili bir mücadelenin yapılmaması sonucu, böcek yoğunluğu her yıl 1’e 250-300 artarak çoğalmış, zarar eşik değerinin çok üzerinde seyrederek, salgın, olma riski ile karşı karşıya gelinmiştir. Çam kese böceği zararlısıyla mücadele edilmeyen 4 yıl içinde böceğin yarattığı tahribat da artış göstererek ariz olduğu çam ağaçlarında % 66’nın üzerinde artım ve büyüme kayıpları oluşmuş, ağaçlar direncini kaybetmiş, hastalanmış güçsüz hale gelmiştir. Bu sefer sekonder zararlı böcek (Hasta ağaçlara ariz olur) olan öldürücü kabuk böcekleri hastalanmış, zayıf düşmüş çam ormanlarını istila ederek ağaçların kurumasına neden olmuştur. Bugün ülkemizdeki çam ormanlarında yaşanan büyük felaket tam da budur. Kabuk böceğinin ariz olduğu ve kuruttuğu binlerce ağaç kesilerek yakacak odun olarak kömür ocaklarına gitmektedir.
Ormanlarımızda yaşanan bu felaketin nedeni çam kese böceğine karşı etkili bir mücadelenin yapılmamasıdır. Büyük para ve emekle oluşturulan ormanlar tedbirsizlik ve ihmal sonucunda heba olmuş gitmiştir. Kuruyan orman alanlarının tekrar ağaçlandırılması ilaçlama maliyetinin kat kat üzerinde bir bütçe gerektirecektir.
Bu felaketin yaşanacağını 2020 yılından beri anlatmaya çalışan, söylem ve eylemleri ile Tarım ve Orman Bakanlığı kapılarını aşındıran, Çevre örgütlerinin tüm uyarılarına ve ısrarlarına karşı, bilimin ön gördüğü ve aynı sorunu yaşayan ileri ülkelerin de uyguladığı etkin ve ana mücadele olan havadan biyolojik mücadeleyi uygulamamakta direnen dönemin bakanları, müsteşarları ve müdürleri görev ve sorumluluklarını kötüye kullanmakla suç işlemişler, devleti maddi ve manevi zararlara uğratmışlardır. Bu konu ile ilgili Sayıştay ve Hukuk Dairesi’ni göreve davet ediyoruz.
Bu yıl Orman Dairesi’nin böcek yoğunluğu tesbiti ile ilgili olarak yaptığı çalışmalar sonucu, yoğunluğun geçen yıla oranla çok daha yüksek olduğu ve enfeste olan orman alanının 15,000 Hektar büyüklüğünde bir alanı kapsadığı hesaplanmıştır. Ülkemizdeki kızılçam orman alanı 30,000 hektar civarında bir alanı kapsadığı göz önünde tutulursa yarısı böcek tehditi altındadır. Bu bize önümüzdeki kısa dönemde yaşanacak tehlikeyi ve bunun yaratacağı orman, çevre, sağlık, Turizm ve buna benzer sektörlerde oluşacak zararlarla ilgili bilgi vermekte ve uyarmaktadır.
Şöyle ki ;
Kızılçam orman alanları hızla kızıla boyanmaktadır yeşil ibresini kaybeden ağaçlarda fotosentez olayı durmuştur, bunun sonucunda bu dönem içerisinde atmosfere salınacak oksijen miktarında azalmalar görülecektir. Bilimsel olarak 1 hektar çam ormanı 1 yılda 30 ton oksijen üretmektedir. Buna göre 1,350 ton oksijen kaybı yaşanacak demektir. Öte yandan bu yoğunluktaki böcekler evlere kadar girmiş insanlarda ve hayvanlarda alerjik, astım, lenf bezlerini şişirerek komalık durumlar yaratmıştır. Ülkede sağlık ocaklarına baş vuran ve tedavi gören insanlar vardır. Yakın gelecek turistler yeşil yerine kızıl ormanlar seyredecektir!
Tüm bu sorunların baş sorumlusu bakanlığın başı olan sayın Kelle’dir. Tehlike kapımızı çalıyor ama sayın Bakan’ın bu konu ile ilgili hiçbir çabası yok, kömür ocaklarına yakacak odun olarak giden kurumuş ağaçları seyretmeye devam etmektedir. Ormana karşı bu kadar duyarsız, tavır ve davranış içinde olmasını şiddetle kınıyoruz. Aynı şekilde iktidar ve muhalefet milletvekillerine çağrı yapıyoruz. Ormanların kurtulması, etkin bir mücadele için gerekli bir bütçenin gelecek yıl için ayrılması zorunlu hale gelmiştir. Seçim yasaklarını da hesaba katarak yapılacak etkin mücadele için gerekli bütçenin ivedi olarak ve seçim yasaklarından önce ayrılması ve bununla ilgili ihalenin sonuçlandırılması zorunluluk arz etmektedir. Bu konuda sizlerden destek bekliyoruz. Bunu sağlamak sizlerin elinde. Sağlıklı ormanlar için, yeşil için bunu esirgemeyeceğinizi umut ediyoruz.