Bakanlar Kurulu’nun icra ve mazbatalara 6 aylık erteleme yaptığı Yasa Gücünde Kararname için dava dosyalandı. Dava, ara emrini ve kararın iptali talebini içeriyor.
Barolar Birliği, Bakanlar Kurulu’nun geçtiğimiz gece yayımladığı icra ve mazbataların 6 ay süreyle ertelenmesine yönelik Yasa Gücünde Kararname kararını mahkemeye verdi. Dava, Barolar Birliği adına Avukat Cemre İpçiler ve Avukat Argun Korudağ tarafından dosyalandı.
Karar neydi?
Covid-19 Pandemisi büyüyen ekonomik kriz, Türk Lirası’nın olağanüstü değer kaybı ve yönetim boşluğunun ardından yaşanan yoksullaşma sürecinde, icra ve mazbataya 6 ay erteleme gelmişti. Resmi Gazete’de gece yarısı yayınlanan kararla borçlara yönelik yaptırımlar ötelenmişti.
Gerekçe şöyle özetlenmişti:
“Korona Virüs (COVID-19) nedeniyle yaşanan sıkıntılar dikkate alınarak halihazırda verilmiş olan tüm parasal hükümlerle (icra, taksit, hapislik, mazbata dahil) konut ve işyerlerinin tahliyesine ilişkin hükümlerin tahsilatının ve/veya icrasının ertelenmesi ile ilgili kuralları belirlemek amacıyla bu Yasa Gücündeki Kararname hazırlanmıştır.”
Anayasa’nın 112’nci maddesinin verdiği yetkiye dayanarak Bakanlar Kurulu yaptığı Yasa Gücünde Kararname ile “Parasal Hükümlerle Konut ve İşyerleıinin Tahliyesine İlişkin Hükümlerin Tahsilatınm Ertelenmesi Hakkında Yasa Gücünde Kararname” ilan etti.
Kararda “Bu Yasa Gücünde Kararname, Resmi Gazete’de yayımlandığı tarihten başlayarak yürürlüğe girer ve 01.07.2022 tarihinde yürürlükten kalkar” dendi.
Sucuoğlu: Böyle bir adım atarlarsa çok üzülürüm
Başbakan Faiz Sucuoğlu geçtiğimiz gün yaptığı bir açıklamada, mazbata konusuyla ilgili Barolar Birliği’ne seslenerek, dava açılırsa çok üzüleceğini de belirtmişti.
Açıklamada şu ifadelere yer verilmişti:
“İnsanlar perişan, borçlarını ödeyemiyorlar. Mazbatalar konusunda bir adım attık ve 6 ay ertelettik. İnsanlar biraz rahat nefes alsın. İnsanların gerçekten bir nefes almaya ihtiyacı var. Barolar Birliği bu mazbatalarla ilgili aldığımız kararı ara emrine götürecekmiş. Eğer böyle bir şey varsa çok üzülürüm.
Bunu yaparlarsa yanlış bir adım olur. Bu kararı belki yargıya bir müdahale olarak düşünmüş olabilirler ama bu mücbir bir sebep. Bu gibi konularda birazcık daha toleranslı olmamız lazım. Merkezde halk vardır. Halkın içinde bulundurdu krizdir bizi ilgilendiren. Barolar gibi kurumların da bize yardımcı olması lazım. Bu halkın mahkeme koridorlarında olması herkesi ilgilendirir.”