Gazze’deki mülteci kampında derme çatma bir çadırda Yasmin Eid küçük bir tencerede mercimek karıştırıyor ve muhtemelen o gün ailesi için tek öğün olacak yemeği hazırlıyor.
Euronews
Kocası ve dört kızıyla birlikte Gazze’nin merkezinde hayatta kalma mücadelesi veren Eid, Cibaliye’deki asıl evlerinden beş kez göç etmek zorunda kalmış.
Aile şimdi, İsrail’in Hamas’a karşı saldırıya geçmesinden bu yana izole edilmiş ve büyük ölçüde yıkıma uğramış olan kuzey bölgesine kıyasla yardım gruplarının nispeten daha fazla erişebildiği bir bölgede yaşıyor.
Ancak Gazze’de açlık tehlikesi devam ediyor ve uzmanlar kuzeyde tam anlamıyla bir kıtlık yaşanabileceği uyarısında bulunuyor.
Perşembe günü Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı hakkında tutuklama emri çıkararak, “açlığı bir savaş yöntemi” olarak kullanmakla suçladı. İsrail ise bu suçlamaları reddediyor.
Deyr el-Belah’ta Eids ailesi, bakımsız çadır kamplarda barınan yüz binlerce kişi arasında yer alıyor.
Yerel fırınlar bu hafta beş gün süreyle kapatıldı. Çarşamba gününe gelindiğinde, daha fazla erzak gelmeden raflardaki ekmek ve un stokları tükendiği için tek bir torba ekmeğin fiyatı 500 TL’ye yaklaştı.
Birleşmiş Milletler insani yardım ofisi, Gazze’nin orta ve güney kesimlerinde şiddetli açlık yaşayan hane sayısında “çarpıcı bir artış” olduğu uyarısında bulundu.
Bu olayın geçtiğimiz hafta sonu Gazze’nin güneyinde bulunan İsrail askeri mevzileri yakınlarında silah zoruyla gerçekleştirilen ve yaklaşık 100 yardım kamyonunun yağmalandığı soygunla bağlantılı olduğu düşünülüyor.
İsrail bu durum için Hamas’ı suçladı, ancak yağmayı durdurmak için herhangi bir adım atmadığı görülürken Hamas bunun yerel haydutların işi olduğunu söyledi.
Açlık, Eid ailesi için günlük bir rutin. Yasmin ve ailesi aylardır yatağa aç giriyor.
Kahveyi özlüyor ama tek bir poşet kahve artık yaklaşık 45 TL. Bir kilogram soğan yaklaşık 360 TL, orta boy bir şişe yemeklik yağ ise – eğer varsa – 520 TL’den satılıyor.
Et ve tavuk aylar önce raflardan kalktı, ama hala bazı yerel sebzeler bulunuyor.
İsrail Gazze’ye giren yardım miktarında herhangi bir kısıtlama olmadığını iddia ediyor ve sınırın Gazze tarafında bekletilen yüzlerce kamyonu işaret ederek BM kuruluşlarını yardımları alamamakla suçluyor.
Ancak ordunun kendi rakamları bölgeye giren yardımlarda keskin bir düşüş olduğunu gösteriyor. Bir önceki ay 4.200’ün üzerinde olan kamyon sayısı ekim ayında sadece 1.800 civarına geriledi.
Mevcut oranla kasım ayında Gazze’ye yaklaşık 2.400 kamyonun girmesi bekleniyor ki bu da savaş öncesindeki günlük ortalama 500 kamyona kıyasla büyük bir düşüş anlamına geliyor.