Maki Festivali’nin organizatörleri, festival süresince yaşadıkları engel ve sıkıntıları anlattı.
Hasan Yıkıcı
Gençlerin önüne birçok engel ve zorluğun konulduğunu vurgulayan organizatörleri, her şeye rağmen, “Bu ülkeden bir bok olmaz anlayışını yıkmaya çalışıyoruz” diyor.
Mehmetçik Belediyesi, özelleştirilen plajın işletmecisi ve Kooperatif ile yaşadıkları sıkıntıları tek tek anlatan gençleri, Bafra Halk Plajı’nın işletmecisinin plajı kendisinin malı gibi gördüğünü, Belediye’nin kendilerine yardımdan çok engel olduğunu ve Kooperatif’in geçen yıllarda yaptığı konsinye uygulamasını iptal ettiğini dedi.
Mehmetçik Belediyesi tarafından özelleştirilen Bafra Halk Plajı’nın işletmesinden rahatsızlık duyduklarını ifade eden gençler, “Yerli halkın istemediği bir şekilde Bafra halk plajı özelleştirildi. Orayı kiralayan kişi plajın sahibiymiş gibi davranıyor, bu kabul edilemez. Bir çok noktada bizim önümüzü kesti, bize sıkıntı çıkarttı” ifadelerini kullandı.
Gençler, “ambulansın girişi kapatıldı, suyumuz kesildi, tuvaletler kilitlendi. Belediyenin organize ettiği bir festivalde biz bunları yaşadık” şeklinde konuştu.
Kooperatif’in ise, geçtiğimiz yıllarda kendilerinden peşin ödeme istemediğini fakat bu yıl ilk kez peşin ödeme istediğini belirten gençler, bu uygulamanın kendilerini üzdüğünü vurgulayarak, “Biz Koop’u desteklemeye çalışırken onlar bunun önüne geçtiler.Gerekçe olarak da hükümet değişikliğini gösterdiler. Koop’un bunu yapması çok üzücü” dedi.
Halk plajının özelleştirilmesi…
“Herkes rahatsız, işletmeci plajı kendi malı gibi görüyor“
Ardıç Taşçıoğlu
“Bu yıl da etkinliği Bafra’da yaptık. Ve bir halk plajı işletmesinin özelleştirilmesinin yarattığı sıkıntılarla yüzleştik. Yerli halkın istemediği bir şekilde Bafra halk plajı özelleştirildi. Orayı kiralayan kişi plajın sahibiymiş gibi davranıyor, bu kabul edilemez. Bir çok noktada bizim önümüzü kesti, bize sıkıntı çıkarttı.
Belediyeden yardım beklerken bize düzgün bir yardım bile yapmadı. Üç senedir birlikte işliyorduk Belediye ile ama bu kez yalnız bırakıldık. Geçen sene yaptığı yardımları bu yıl yapmadı. Bizi sadece özelleştirilen plajın işletmecisi ile karşı karşıta bıraktı. O da bize destek değil köstek oldu.”
Hera Çeliker
“Ambulansın girişi kapatıldı, suyumuz kesildi, tuvaletler kilitlendi. Belediyenin organize ettiği bir festivalde biz bunları yaşadık.”
Ardıç:
“İşletmeci standını anlaştığımız şekilde festival alanına değil kendi özel büfesinin önüne kurdu. Halbuki anlaşmamız festival alanına açması idi. Bizim üzerimizden kar sağladı. Hiçbir şekilde bizi desteklemedi. Aç gözlü bir şekilde yaklaştı bize.”
“Halk özelleştirmeye karşı”
Mehmet Kızar:
“Orası aslında halk plajıdır. Ama kendi malı gibi işletiyor ve öyle yaklaşıyor. Sürekli olarak belediye personeli ile de kavga ediyor. Oranın halk plajı olduğunu unutuyor. Aslında orası tam peşkeş oldu ve tüm köy de buna karşı şu an.
Bizi az da olsa destekleyen belediye, bu sene stant çadırlarını vermedi. Çadırları DAÜ’den temin ettik.
Hera:
Belediyenin görevleri arasındaki çöp temizliğini bile gerçekleştirmedi. Biz orasını festival başlamadan temizledik. Festival bitince tekrar temizledik. Hem sahili hem de piknik alanını.
Ardıç:
“Biz orayı her gün, her saat temizledik. Hem kamp alanını hem de sahili. Çöp torbalarını oraya bıraktık ama 2-3 gün gelip alınmadı. Belediye aslında en temel görevini bile yapmıyor.”
“Koop’a destek olmak istedik ama o bize destek olmadı!”
Mehmet:
“Kooperatif geçen yıl bize yaptığı desteği de yapmadı. Bize sponsorluk desteği zaten yoktu. Sadece geçen yıllar biz sadece sattığımız kadarını ödüyorduk. Bu yıl ise bize peşin almanız gerektiğini söylediler. Biz Koop’u desteklemeye çalışırken onlar bunun önüne geçtiler.Gerekçe olarak da hükümet değişikliğini gösterdiler. Koop’un bunu yapması çok üzücü.
Süper kola ile de işliyoruz. Yerli üretimi desteklediğimiz için. Üç senedir ellerinden geleni yağıyorlar yapar. Çok iyi bir ilişkimiz var. Ama diğer yerli üreticilerde bunu görmüyoruz.”
“Önümüze bir sürü engel çıkartılıyor”
Hera:
“Gençlere Ada’ya dönün diyorlar ama diğer yandan da önümüze bir sürü engel çıkartıyorlar.
Gençliğin önünün açılması, söz hakkı olması, sesinin çıkması gerekirken, gençlere bu şekilde engelleri koyan insanların olması, sürekli yaptığımız işlerin baltalanmaya çalışılması çok üzücü.”
Mehmet: “Bu ülkeden bir bok olmaz anlayışını yıkmaya çalışıyoruz.”
Ardıç:
“Hükümet destek olmazken, toplum büyükleri destek olmazken, AB Bilgi Merkezi bizi kendiliğinden aradı ve destek olmak istedi. Hükümet ve toplumun sahiplenmesi gerekirken AB sahiplendi.”
Sadık:
“Günün sonunda bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Bu saçma engeller yüzünden geriliyoruz. Bu tamamen gönüllü bir iş. Gönlün ne kadar dayanırsa o kadar yapıyorsun. Bu engeller bizi bir şekilde yoruyor. Üretmeye dair motivasyonumuzu düşürüyor. Öyle olsun istemiyoruz. Biz burada 5 yıldır bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Saçma devlet ve polis muhabbetlerinden çok sıkıldık. Bu yaşananlar bizi mutlu etmiyor.”