Bu makale ilk kez 11 Nisan tarihinde VOIS Cyprus’un Facebook sayfasında yayımlanmıştır.
“Uluslararası bir öğrencinin ekonomik zorluklarla karşılaştıktan sonra polisten yardım istemeye gittiği, yalnızca Eylül 2020’den bu yana düzensiz statüsü nedeniyle tutuklandığı son durum, genellikle kamusal alanda yeterince tartışılmayan göze çarpan konuları vurguluyor. KKTC’deki uluslararası öğrencileri ve üniversiteleri ilgilendiren birçok süreçte neyin yanlış olduğunun farklı yönlerini sunar.
Yetkililerin bu davada şefkat göstermemesi oldukça hayal kırıklığı yaratıyor. Pek çok insanın halihazırda istikrarsız olan ekonomik durumunu pandeminin nasıl daha da kötüleştirdiğini gördük. Devletin bir Yardım programına bile başlamasının nedeni budur.
Anladığım kadarıyla, KKTC mahkemelerine getirilen herkesin kelepçelendiği, ancak bu hala şefkatten yoksun ve şahsen, öğrencinin sanki bir suçluymuş gibi kelepçelenmesi için hiçbir neden olmadığını düşünüyorum. Devletten yardım istiyordu. KKTC anayasasının 14. (3) ve (4). Maddeleri, suç ne olursa olsun insan onuru hakkını sağlar. Yetkililerin özellikle bu uluslararası öğrencilere yönelik devam eden sertliği ve belirli konuların nasıl ele alındığı, kurumda, özellikle barınma sorunları ve çalışma koşulları sorunları gibi diğer alanlarda artan güvensizliğin nedenlerinden biridir. Bu aynı zamanda, öğrencilerin adada yasal statülere sahip olsalar bile kendilerini etkileyen konuları polise bildirmekle fazla uğraşmamalarının nedeni de budur. Çözümlerin ondan çıkacağına inanmıyorlar.
KKTC’nin uluslararası toplumdaki tarihi ve deneyimlerinin onu savunmasız azınlıklara karşı daha sempatik hale getireceği düşünülebilir. Uluslararası öğrenciler ülke ekonomisine çok büyük katkı sağlar, ancak biz yokmuşuz gibi muamele görmeye devam ediyoruz. Bu adanın karanlık bir resmini çizen ve buraya gelen öğrenci sayısının neden azaldığı bu gibi manşetlerdir. Yetkililer, öğrencilerin şikayetlerini ele almak için pratik adımlar atmak yerine, ilgili meseleleri gözden kaçırıyor ve örneğin, öğrencilere problemlerini ele almak yerine para vermeyi amaçlayan sözde “Öğrenci Dostu Ada Girişimi” gibi şeyler buluyorlar. Öğrencilerin her yıl bir tane elde etmek için büyük miktarda para ödemeleri gerektiği yerlerde oturma izni maliyetlerinin nasıl arttığı ve öğrencilerin toplumun birçok alanında, üniversiteler, ev sahipleri vb. Tarafından nakit inek olarak görülmesi gibi sorunlar her yıl artmaya devam ediyor.
Yetkililerin bu konu üzerinde derinlemesine düşünmelerini ve gerçekten Öğrenci Dostu Ada’yı temsil eden daha insancıl bir yaklaşım benimsemelerini içtenlikle umuyorum. Bu aynı zamanda öğrencileri her türden yalan konusunda bu adaya getiren Temsilcilerin acil bir şekilde düzenlenmesi ihtiyacını da beraberinde getiriyor. Öğrencileri adaya getirmek için sık sık her türden pazarlama stratejileri geliştiren, ancak adaya geldiklerinde şikayetleriyle ilgilenmeyen Üniversiteler de aynı derecede suç ortağıdır. “
** SORUMLULUK REDDİ: Bu seri, izleyicilerimizin üyelerinin kesilmemiş ve özenle yazılmış görüşlerini içeriyor. ‘Uncut Opinions’, öğrencilerin / diğer bireylerin toplumsal algılar, deneyimler ve duygularla ilgili düşüncelerini paylaşmalarına olanak tanıyan bir platform sağlamayı amaçlamaktadır.
Öne çıkan görüşler, VOIS Cyprus’ın görüşlerini yansıtmayabilir.