Türkiye’nin ÖSO grupları ile girdiği Suriye’nin Afrin kentinde demografik yapının değiştirilmesine yönelik adımlar atılıyor. Bu adımlardan en sonuncusu Afrin kent merkezine Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın adının verilmesi oldu.
Gazete Karınca’nın haberine göre Türkiye’nin Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) grupları ile 18 Mart’ta girdiği Afrin’den talan, alıkoyma ve işkence vakalarının yanı sıra demografik yapının değiştirilmesine dönük atılan adımlar, merkezi Britanya’da bulunan Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nin (SOHR) kayıtlarına da geçmiş durumda.
Gözlemevi yeni bir açıklama yaparak, kentin kontrolünü elinde bulunduran ÖSO unsurlarının Perşembe günü kentin bir meydanına Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın adını verdiklerini bildirdi.
AA’nın haberine göre isim değişikliği, Afrin Yerel Meclisi’nin kararıyla alındı.
Buna göre Hükümet Binası Bulvarı’nın isminin Recep Tayyip Erdoğan olarak değiştirilmesinin yanı sıra, bir bulvarın ismi Zeytin Dalı, Nevruz Bulvarı’nın adı da Selahaddin Eyyübi olarak değiştirildi.
DW’nin haber ajansı dpa’ya dayandırarak verdiği habere göre Suriye Demokratik Konseyi’nden İlham Ahmed konuya ilişkin, “Bu (yapılanlar) Afrin’i bir Türk bölgesine dönüştürmek için planlanmış bir Türk komplosudur” ifadesini kullandı.
Ayrıca Ahmed, Türkiye’nin destek verdiği ÖSO unsurlarının Afrin’deki köyleri yok ederek askeri tesislere çevirdiğini söyledi.
Ne oluyor?
Türkiye, ÖSO grupları ile 20 Ocak’ta başlattığı askeri operasyon sonucunda 18 Mart tarihinde Afrin’e girdi. Bu tarihten itibaren kentten sık sık hak ihlali haberleri geliyor.
Sadece Haziran ayında 140 sivilin kaçırıldığı bildirildi. Temmuz ayının ilk yarısında ise Afrin’de yaklaşık 120 adam kaçırma, 7 cinayet, 10 soygun ve 27 baskın belgelendi, ayrıca dört tarla da ateşe verildi.
Ankara’nın PYD’ye karşı desteklediği ENKS dahi, kentteki silahlı grupların Afrin’de halka işkence yaptığını belirterek, “Türkiye ve Birleşmiş Milletler, silahlı grupların Afrin’de halka uyguladıkları tutuklama ve öldürmeleri sonlandırmalı” dedi.
Ayrıca kentte daha önce Kürtçe olan yerleşim yerleri ve kurumların adı da Türkçe ve Arapça olarak değiştirildi, kimi Afrinlilerin mülklerine el konuldu.
Almanya merkezli Tehdit Altındaki Halklar Örgütü geçtiğimiz Temmuz ayında yaptığı açıklamada “kente radikal İslamcı Araplar yerleştirildiğini, tüm Kürtçe yazı ve tabelaların kaldırıldığını, okullardaki Kürtçe derslerin müfredattan çıkarıldığını, yaklaşık 7 bin Kürt’ten haber alınamadığını” bildirdi.
Son olarak Uluslararası Af Örgütü Ağustos ayında, Afrin’de Türkiye’nin desteklediği grupların ağır insan hakları ihlallerinde bulunduğunu açıkladı. Afrin’de yaşayan ve kentten ayrılmak zorunda kalan 32 kişiyle yapılan görüşmelere dayandırılan raporda, ağır insan hakları ihlalleri yaşandığı belirtilerek Türkiye’ye yönelik suçlamalara yer verildi.
Türkiye’yi yaşananları “görmezden gelmekle” suçlayan Af Örgütü, ihlallere son verilmesini talep etti.