Kıbrıs’ın güneyinin müzakerecisi Andreas Mavroyiannis, Kıbrıs sorununda çok kritik bir dönemeçle karşı karşıya bulunduğuna dikkat çekerek, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs’la ilgili gelecekte bir konferans hazırlığı doğrultusunda harekete geçeceğine inandığını ifade etti.
Kıbrıs Haber Ajansı’nın haberine göre, Kıbrıs sorunundaki son gelişmeler ve beklentiler konusunda bir etkinlikte konuşan Mavroyannis, şu anki durumun, uluslararası açıdan oldukça garip bir havadan etkilendiğini, İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana ilk kez Birleşmiş Milletler’in güvenlik bakımından müşterek sisteminin sorgulanmakta olduğuna dikkat çekti.
KUZEYDE DURUM DRAMATİK
Kıbrıs’ın kuzeyinde durumun ne olduğuna da değinen Mavroyiannis, gelişmelerin ‘çok dramatik’ olduğunu, Türkiye’ye entegrasyon sürecinin geçmiştekinden çok daha hızlı ilerlemekte olduğunu vurguladı.
BİR ÇAĞIN SONU
Mavroyiannis, Kıbrıs sorunundaki şimdiki durumun bir analizini yaptı ve Crans-Montana’da Temmuz 2017’de yapılan müzakereler hakkında ayrıntılı bilgi verdi.
“Kıbrıs sorununda çok kritik bir dönemeçle karşı karşıyayız” diyen ve geçmişte yaptığı ‘bir çağın sonu’ yorumunu tekrarlayan Andreas Mavroyannis, Antonio Guterres’in Kıbrıs özel temsilcisinin rolünden söz etti; “Lute sadece bir şey istiyor-sonuç alıcı süreç için ön koşullar var mı yok mu? Bir başka deyişle iki tarafa Temmuz 2017’den bu yana Kıbrıs’la ilgili yeni bir konferansla başarılı bir sonuca götürecek süreçte ne değiştiğini izah etmelerini istiyor” şeklinde konuştu.
PARAMETRELERİ KABUL ETMELİYİZ
Barış çabalarına devam etmek için gerekli parametrelerin neler olduğunu anlatan Mavroyiannis, BM Genel Sekreteri’nin iyi niyet misyonunu devam ettirebilmesi için herkesin Güvenlik Konseyi parametreleri esasında çalışmayı, yöntemi ve müzakere tarzını kabul etmeleri gerektiğine dikkati çekti.
Katı zaman sınırlaması olmaması gerektiğini tekrarlayan Mavroyiannis, müzakerelerde ilerlemenin zaman sınırlaması gerektireceğini, aynı zamanda Kıbrıs’la ilgili bir konferansın herkesin bildiği gibi birkaç gün sürmesi gerektiğini kabul etmesi gerektiğini vurguladı.
Kıbrıs’ın güneyinin,Crans-Montana’da Kıbrıslıtürk liderin öne sürdüğü görüş olan, müzakerelerin başarısız olması durumunda, bir ayrılığın koşullarının tanımlanması talebiyle ilerleyemeyeceğini ifade eden Mavroyiannis, şöyle dedi:
“Benim şahsi değerlendirmem, BM Genel Sekreteri’nin müzakere çağrısı için tüm bunların yeterli olup olmadığını değerlendirdiği yönündedir. Guterres büyük ihtimalle Kıbrıs’la ilgili iyi hazırlanmış yeni bir konferans sağlanabilmesi için çalışmak istemektedir.
Yeni konferans Guterres’in çerçevesi üzerinde yoğunlaşmalıdır ki Genel Sekreterin kendi değerlendirmesi de, barış sürecinin ilerleyebilmesine izin verecek, siyasi yönden uygulanabilir çerçeve olduğu şeklindedir.
Crans-Montana müzakerelerinde hiç kimse, çerçevede izah edildiği gibi, eğer altı konu bir paket olarak düşünülür ve kabul edilirse, çözüme yönelik kararlı bir ilerleme yaratılabilir şeklinde Guterres’in mantığını sorgulamadı.”
BM BARIŞ GÜCÜNÜ KIBRIS’TA TUTMAYI BAŞARABİLECEĞİMİZ BELLİ DEĞİL
Mavroyannis Birleşmiş Milletler’in güvenlik bakımından müşterek sisteminin sorgulanmakta olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi:
“Bilindiği kadarıyla, Kıbrıs’la ilgili BM barış gücünün buradaki görevinin yenilenmesinin sürmesi gerektiğine ilişkin birçok soru vardır. Bu yeni değildir ancak yakın geçmişte bu şüpheler artmıştır ve gelecek altı ay için Kıbrıs’ta BM gücünü tutmayı başarabileceğimiz belli değildir.
UNFICYP’in varlığı ve Kıbrıs barış çabaları arasında doğrudan ilişki olduğunu ispatlamanın yollarını bulmalıyız. Ve bu yakın gelecekte birçok çalışma yapılmasını gerektirir. Statükonun artık sürmeyeceği yönündeki geleneksel anlayış, bir çağın sonu’na değinmemin sebeplerinden biridir.”