Aralarında ABD, Almanya, Birleşik Krallık, Güney Kore, İspanya, İtalya, Filipinler, Portekiz, Avusturya ve Hindistan’ın da bulunduğu toplam 54 ülkede 15 Eylül Cuma gününden başlayarak 17 Eylül Pazar günü dahil devam eden 500’den fazla iklim eyleminde, tahminlere göre küresel çapta 1 milyondan fazla insan gezegeni ısıtarak aşırı hava olayları ve rekor sıcaklıklara neden olan fosil yakıtların kullanımına son verilmesini talep etti.
Bu eylemlerden en büyüklerinden biri, ABD’nin New York kentinde düzenlendi. Genciyle yaşlısıyla 75 bin iklim aktivisti, dünya liderlerinin gezegenin tehlikeli ölçüde ısınmasına yol açan fosil yakıtlardan hızla uzaklaşmalarını talep etmek üzere dün (17 Eylül) yakıcı güneş altında yürüyüş gerçekleştirdi.
İklim değişikliği eylemlerini teşvik etmeyi ve küresel ısınmayı durdurmayı hedefleyen kar amacı gütmeyen bir kuruluş olan Climate Group tarafından düzenlenen protestolar kapsamında Midtown Manhattan sokaklarını dolduran on binlerce aktivist, birkaç bağış toplama etkinliğinin yanı sıra yarın (19 Eylül) başlayacak Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu oturumu öncesinde konuşma yapmak için pazar gecesi New York’a gelen Başkan Joe Biden‘a öfkesini dile getirdi.
New York’ta düzenlenen “İklim Haftası” olarak anılan yıllık organizasyon, bu yıl kömür, petrol ve gaz kullanımından kaynaklanan emisyonların azaltımını gündemine alan BM Genel Kurul toplantısı ile aynı zamana rastlıyor.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in sadece yeni somut eylemler vaat eden ülkeleri davet ettiği zirveye, karbon kirliliğiyle küresel ısınmaya en çok neden olan ülkelerin liderlerinin çoğu katılmayacak.
‘Bizden korkmalısın, Biden’
Protestocular, yalnızca emisyon azaltımının yeterli olmayacağını belirterek, Biden’dan yeni petrol ve gaz projelerini onaylamaya son vermesini, yürürlükteki projeleri aşamalı olarak durdurmasını ve iklim acil durumu ilan ederek daha geniş çaplı yürütme gücünü kullanmasını talep ediyor.
New York’ta lise öğrencisi olan ve Fridays for Future hareketinin organizatörlerinden 17 yaşındaki Emma Buretta‘nın yürüyüş öncesinde düzenlenen mitingde söylediği şu sözler öne çıkıyor:
Bizden korkmalısın, Biden. Oyumuzu istiyorsan, bizim neslimizin kanının ellerinize bulaşmasını istemiyorsan, fosil yakıtlara son ver!”
‘İklim eylemi göz ardı edilemeyecek bir halk gücü’
Biden yönetimi ABD’nin en iddialı iklim yasasına öncülük ederek ülkeyi rüzgar, güneş ve diğer yenilenebilir enerjiye kaynaklarına geçiş için çalışsa da, çoğu durumda yasalar kapsamında yeni petrol ve gaz sondajı izinlerini onaylamaya devam ediyor.
Bu durum Biden’ın geleneksel destekçilerinin yanı sıra, iklim konusunda acil durum ilan etmesini ve yeni fosil yakıt üretiminin engellemesini talep eden Demokrat Parti‘nin sol kanadındaki siyasetçileri de kızdırıyor.
New York Demokrat Milletvekili Alexandria Ocasio-Cortez, yürüyüşün sonunda iklim eylemini “göz ardı edilemeyecek bir seçim ve halk gücü” olarak tanımlayarak kalabalıktan alkış aldı.
‘İklim değişikliği: Zamanımızın varoluşsal tehdidi’
Protestocular, 2024’te Biden’ı desteklemelerinin daha agresif iklim eylemlerine bağlı olacağını öne sürse de, başkanlık için yarışan Cumhuriyetçi adayların hiçbiri ülkenin emisyonlarını azaltmayı planlamıyor ve hatta birçoğu daha fazla sondajı teşvik etmek niyetinde. Yarışı önde götüren eski Başkan Donald Trump, gezegenin ısındığını inkar ediyor.
Bir Beyaz Saray sözcüsü, Biden’ın küresel ısınmayla mücadele konusundaki kararlılığının kanıtı olarak geçen yılki dönüm noktası niteliğindeki iklim yasasına işaret etti. Sözcü, “Başkan Biden ilk günden bu yana iklim değişikliğini acil bir durum, zamanımızın varoluşsal tehdidi olarak ele aldı” diye konuştu.
‘Karbon vergisi artırılsın, et tüketimi sonlandırılsın’
Avusturya‘nın başkenti Viyana‘da binlerce kişi, karbon emisyonları için daha yüksek vergi ve et tüketimine son verilmesini talep eden pankartlar taşıyarak yürüdü. Öğrencilerden oluşan iklim farkındalık grubu Letzte Generation (Son Nesil) üyeleri parlamento önünde oturma eylemi gerçekleştirdi ve konuşmacılar hükümeti fosil yakıt kullanımına son vermeye ve iklimi kurtarmak için yasalar çıkarmaya çağırdı.
Global 2000 kampanyacısı Anna Leitner, şunları söyledi:
Ulusal iklim koruma yasalarına ihtiyacımız var çünkü Avusturya’nın büyük bir sorumluluğu var, emisyonlarımız konusunda tarihi bir sorumluluğumuz var. Aynı zamanda Avusturya ve Avrupa, dünyanın başka yerlerindeki yasaları umursamayan ve çevreyi ve iklimi kirleten uluslararası şirketlerin merkezi konumunda. İşte tam da bu nedenle bir tedarik zinciri yasasına ihtiyacımız var ve iklimin her düzeyde korunmasını talep ediyoruz.”
Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF) sözcüsü Thomas Zehetner “Rusya‘nın Ukrayna‘ya karşı savaş başlatmasının üzerinden bir yıl geçti. Avusturya’da gazlı ısıtma sistemi kurmak hala yasal. … Petrol ve gazdan çıkışı düzenleyen bir yasanın bir an önce çıkarılmasını talep ediyoruz” diye konuştu.
Almanya’da sembolik kapı ‘sıcak havanın renklerine’ boyandı
Almanya‘nın çeşitli noktalarında yaklaşık 250 protesto düzenlendi. Binlerce kişi, başkent Berlin‘deki Brandenburg Kapısı‘nda toplanarak şehrin hükümet bölgesinde uzun bir yürüyüş yaptı.
Bir aktivist iklim krizi nedeniyle deniz seviyelerinde görülen yükselmeye atıfta bulunarak “Şimdi yürümezsen sonra yüzmek zorunda kalacaksın” yazılı bir pankart taşıdı. Başka pankartlarda ise “Ya yaşama saygı duy, ya da direniş bekle”, “Gezegen B yok” gibi ifadeler yer alıyordu.
Letzte Generation grubundan bir aktivist, iklim değişikliğinin getirdiği rekor sıcaklara ve iklim aşırılıklarına dikkat çekmek amacıyla Berlin’in sembollerinden olan Brandenburg Kapısı’nı sprey boyayla sarı ve turuncuya boyadı. Eylem nedeniyle 14 aktivist gözaltına alındı.
Grubun sözcüsü Marion Fabian, yaptığı açıklamada, söz konusu eylemle fosil yakıtların terk edilmesi ve iklim değişikliği konusunda daha fazla siyasi adım atılması gerektiği mesajını vermek istediklerini belirtti.
Fabian, şunları söyledi:
En geç 2030’da petrol, gaz ve kömürü bırakmış olmamız gerekiyor. Almanya Başbakanı Olaf Scholz‘un bu konuda açıkça konuşmasının zamanı geldi.”
Sular altında kalma tehlikesi altındaki ada ülkeleri fosil yakıtlardan çıkış istiyor
Pasifik Okyanusu‘nda, yükselen deniz seviyeleri nedeniyle sular altında kalma riski altındaki birçok adadan oluşan Filipinler‘in en yüksek nüfuslu kenti Quezon City‘de eylemciler Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı önünde yatarak kömürden doğal gaza kadar fosil yakıtların aşamalı olarak kullanımdan kaldırılmasını talep eden pankartlar taşıdı.
Hint Okyanusu ve Pasifik Okyanusu arasında yer alan ve aynı riskle karşı karşıya olan Endonezya‘nın başkenti Cakarta‘da göstericiler, Enerji ve Mineral Kaynaklar Bakanlığı ofisinin önünde kirletici fosil yakıtlara ve yeşil yıkamaya son verilmesini talep eden pankartlar taşıdı.
Hindistan, ormansızlaşmaya dikkat çekti
Hindistan‘ın başkenti Yeni Delhi’de bir araya gelen onlarca Fridays For Future aktivisti sloganlar atarak gezegenin ısınmasına neden olan fosil yakıtlar için sondaj ve madencilik faaliyetlerinin durdurulması çağrısı yaptı.
Jammu kentinde protestocular ormansızlaşmayı protesto etmek üzere yerde hareketsiz yatarak ölü taklidi yaptı.
Kolkata kentinde de onlarca öğrenci Fridays For Future hareketi kapsamında gösteriler düzenleyerek fosil yakıt kullanımına son verilmesini talep etti.
İsveç’te iklim adaleti sloganları kralın sarayından duyuldu
İsveç‘te iklim aktivistleri, İsveç Kralı Carl XVI Gustaf‘ın tahttaki 50’inci yılını kutladığı Kraliyet Sarayı‘nın yanındaki Parlamento‘nun önünde toplandı.
Kalabalığın iklim adaleti için attığı sloganlar, kralın altın jübile kutlamaları sırasında saray avlusuna kadar ulaştı.
Kongo DC’de aktivistler devletin ormansızlaşma politikasını eleştirdi
Orta Afrika ülkelerinden Kongo Demokratik Cumhuriyeti‘nin Goma kentinde düzenelenen protestoda onlarca kişi yürüyüş gerçekleştirerek sloganlar attı.
Aktivistler, fosil yakıtların şirketler tarafından kontrolüne son verilmesini talep eden pankart ve dövizler taşıdı.
Geçen yıl ülke hükümeti koruma altındaki alanları ve milli parkları da içine alan 13 blok da dahil olmak üzere 30 petrol ve gaz bloğunu açık arttırmaya çıkararak çevreciler arasında tepkiye neden olmuştu.
Kongo Havzası ormanları yılda 1,5 milyar ton karbondioksit emerek küresel emisyonların yaklaşık yüzde 4’ünü atmosferden temizliyor. Bu alandaki ağaçların petrol ve gaz sondajı için yok edilmesi halinde bu emisyonların bir kısmı atmosfere salınacak ve karbon yutak alanı ortadan kalkacak.
Küresel protestolar ne anlama geliyor?
Planlanan protestodan bir hafta önce Birleşmiş Milletler, ülkelerin 2015 yılında Paris İklim Anlaşması ile kararlaştırıldığı şekilde küresel ortalama sıcaklık artışını sanayi öncesi dönemlerin 1,5°C üzerinde sınırlama hedefinden çok uzakta oldukları uyarısında bulundu. Dünya, sanayi öncesi dönemlere kıyasla en az 1,1°C derece ısındı.
Fosil yakıtları durdurma çağrısının yinelendiği protestolar, sondaj ve madencilik faaliyetlerinin genişlemeye devam etmesinden giderek daha fazla sayıda iklim savunucusunun hayal kırıklığına uğradığına ve aktivistlerin çok daha net hedeflerle organize olarak daha net taleplerde bulunduğuna işaret ediyor.
Endüstri, sorunun fosil yakıtlar değil emisyon olduğunu ve havadaki karbondioksiti yakalayıp yeraltına gömmek için yeni gelişen teknolojiyi kullanabileceğini savunuyor.
Öte yandan bilimsel modellere ve Uluslararası Enerji Ajansı‘nın (IEA) tahminlerine göre, dünyanın atmosferik ısınmanın nispeten güvenli seviyelerinde kalabilmesi için ülkelerin yeni petrol, gaz ve kömür projelerini onaylamayı durdurması gerekiyor.