GazeddaKıbrıs Editoryal Kolektifi
Kıbrıs’ın kuzeyinde koronavirüs salgını aldı başını gidiyor. 1 Temmuz itibariyle hükümetin, sınır kapılarını Türkiye’ye açmasının ardından yeniden başlayan koronavirüs vakaları, hayatını Kıbrıs’ta idame ettiren bireylere de bulaşmaya başladı. An itibariyle, her gün Kıbrıs’ın kuzeyindeki her noktadan pozitif koronavirüs vakaları görülmektedir.
Hükümet halen kumarhane patronlarının emirlerine karşı gelemiyor. Bu durum, ülkede salgının kontrolsüz bir şekilde yayılmasına ve toplum sağlığının risk altına girmesine de sebebiyet veriyor.
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın karantina nedeniyle evlerde kapalı olduğumuz dönemde, hükümet tarafından dikkate alınmadığı bilinen bir gerçektir. Ek olarak, şu sıralarda Mustafa Akıncı’nın ajandasında seçim bulunduğundan dolayı, halk sağlığı onun da pek fazla gündeminde bulunmamaktadır. Muhalefet vekil ve yöneticileri ise 11 Ekim’de gerçekleşecek Cumhurbaşkanlığı seçimine odaklandığı için maalesef, halkın gerçek gündemini görmekten çok uzaktadır.
Hal böyle olunca; toplumun farklı kesimlerinde örgütlenmiş olan sendikalara tarihi bir görev düşmektedir. Sendikalar, toplumdan aldıkları güçle, hükümetin yapamadığını; yaptırma gücüne sahiptir.
Sağlık sektörü her an çökme tehlikesiyle karşı karşıyadır. Karantinasız girişler ve yurt dışından ithal olarak Kıbrıs’ın kuzeyine getirilen koronavirüs vakalarının önünde durabilecek tek güç olarak sendikalar kalmıştır. Sendikalar tam şu anda genel grev ilan etmezse, yarın çok geç olabilir.
Bu grev, toplumun genelinden ciddi bir destek alabileceği gibi, sendikaların kaybolmaya yüz tutmuş meşruluklarının yeniden sağlanması için de büyük bir fırsat olarak karşımızda durmaktadır.
Sağlık çalışanlarının içinde bulunduğumuz koşullarda greve gitmesi; yaşadıkları tüm olumsuz durum ve çalışma şartlarına rağmen pek kolay bir olgu değildir. Bu anlaşılabilir bir durumdur. Ancak, kamuda örgütlü diğer tüm sendikalar, ülke genelinde uygulayacağı genel grev, tüm çarkların durmasına ve hükümet edenlerin sıkışmasına da yarayacaktır.
GazeddaKıbrıs Editoryal Kolektifi olarak, ilk etapta aklımıza gelen talepler şu şekildedir:
1- Karantinasız girişler tamamen yasaklanmalıdır. Ülkeye girişlerde istisnasız her birey hükümetin belirleyeceği bilimsel şartlarda karantinaya girmelidir.
2- Sağlık sektörünün en kısa sürede geliştirilmesi gerekmektedir. Önümüzdeki birkaç yıl hayatımızı etkileyeceğini düşünülen koronavirüs salgınıyla alakalı, sağlık sektörünün eksikleri ve talepleri yerine getirilmelidir.
3- Koronavirüs salgınıyla alakalı, salgının ülkedeki dağılımı ile ilgili bilgi verilmemektedir. Bilimsel gereçlerle belirlenecek bölgesel dağılımın bir an önce yapılması ve günlük olarak kamuoyuna bilgilendirme yapılması gerekmektedir. COVID19 sürecine yönelik erişebilir, detaylı, kamusal veritabanı sürekli güncellenmeli, kişilik ve hasta haklarına saygı çerçevesinde gelişmelere yönelik bir bilgi bankası yaratılmalıdır.
4- Anayasal hak olan eğitim hakkı ve fırsat eşitliğinin bir an önce sağlanması şarttır. Karantina şartları yerine getirilmeden okulların açılması yüksek risk barındırmaktadır. Aynı zamanda çocukların eğitim olanaklarından yararlanamaması çağ nüfusunun önemli bir bölümünün erken yaşta gelişecek becerilerinin sınırlı gelişmesine neden olacağı açıktır. Bu yüzden çocukların mağdur edilmeyeceği bir çözüm merkeze alınmalıdır. Okullarda bulunması gereken zaruri personelin tümüne ihtiyaca uygun maske ve kalkan sağlanmalıdır. Özellikle, ilkokul öğrencilerinin temel becerilerini geliştirebileceği uygun altyapı sağlanmalı, dönemin başladığı ilk aylarda açık havada eğitim olanakları da değerlendirilmeli, uzaktan eğitim ile ilgili ihtiyaçlar giderileceği çözümler sunulmalıdır. Hem öğrencilerimizin, hem öğretmenlerin hem de toplumun sağlığının korunması için önem arz etmektedir.
5- Kamusal alanlara hijyen ürünlerinin sağlanması ve bunun tamamen ücretsiz bir şekilde sağlanması gerekmektedir.
6- Kuralların denetlenmesi zaruridir. Bakanlar Kurulu’nun aldığı tedbirler, hiç kimse tarafından uygulanmamaktadır. Bu kapsamda, denetimlerin daha da sıkılaştırılması gerekmektedir.
7- Belirlenecek hijyen ve önlem kurallarına uymayacak herkese caydırıcı cezalar getirilmelidir. Ancak, caydırıcı cezalar yanında, uygulamaları yerine getiren vatandaş ve kurumlara yönelik motive edici önlemler de değerlendirilmelidir.
8- Ülke genelinde, rastgele PCR testleri yapılması gerekmektedir. Hükümetin, rastgele test yaptığını ifade etmesine rağmen, yeterince test yapılmadığı bilinmektedir. Yapılacak olan testler, ülke genelindeki vaka yayılımı hakkında da sağlıkta yetkili organların daha efektif kararlar üretebilmesini sağlayacaktır.