İstanbul’un gecelik en pahalı AirBNb’si 14.332 TL ile Üsküdar’da bir Villa.
Çeşme’nin gecelik en pahalı AirBNb’si ise 15.249 TL. Size gecelik fiyatın içinde hem üç kamaralı bir yat, hem de Kocakarı Plajı üzerinde bir ev tercihi sunuyor.
Bodrum’un en pahalısı ise gecelik 107.741 TL ile Ritz Carlton Residance’da lüks dört yataklı bir villa.
Newyork’un gecelik en pahalı AirBNb’si ise sıradan bir Sörf evi. Newyork Queens’te bulunan evin geceliği 12.375 TL.
Miami ise İstanbul’dan bile ucuz. Miami’nin gecelik en pahalı AirBNb’si 9.010 TL. Plaja sıfır 28. Katta bir daire.
Limassol’un en pahalı AirBNb’si yine üç yatak odalı bir tekne. Gecelik ücreti 12.586 TL.
Güney Lefkoşa’nın en pahalı AirBNb’si gecelik 4.231 TL ile bir kır evi iken, Kuzey Lefkoşa’nın gecelik en pahalı evi ise 3.657 TL ile yine Kartal gözü diye adlandırılan sıradan bir ev.
Girne’nin en pahalı AirBNb’si gecelik 7.404 TL ile üç yatak odalı bir villa.
İbiza’nın gecelik en pahalı odası 184 bin TL ile Lara isminde beş yatak odalı bir yat.
Londra’nın gecelik en pahalı AirBNb’si 19 Bin TL ile üç yatak odalı bir ev.
Gecelik ücreti 291 bin TL ile Mykanos’un en pahalı evi özel gölgeli havuzlu bir villa.
AirBNb yeni biliniyor. Oysa bu fikrin ilk sahibi dünyaca ünlü otel zinciri Ritz Carlton Otelcilik şirketiydi.
On sekizinci yüzyılın ortalarında başkalarına ait odaları kiralamaya başlamıştı. İlk otelini de bir gün bu odalardan yaptığı kâr ile açmış, her misafire göre kişiselleştirilmiş, yüksek misafir memnuniyeti sağlayan bir zincire dönüşeceğini ise o günden bugüne bakan kimseler tahmin edemezdi.
AirBNb ilk başta otelcileri korkuttu. Tıpkı UBER’in taksicileri korkuttuğu gibi.
Oysa hepsi kendi yüksek potansiyelini taşıyan insanların girişimiydi.
İnsan birazcıkta kendi penceresinden dünyaya bakarken, bir de bu tarafından gördükleriyle bakmalı kendi penceresine.