Bu makale 12 Haziran 2020 tarihinde Politis Gazetesi’nde yayımlanmıştır.
Yazar: Yorgos Kafkalias, Kaynak: Kıbrıs Radyo Yayın Kurumu, Çeviri: Vula Harana
Barikatların yeniden açılması konusunun, kapatılmasından, çok daha girift bir mesele olduğu apaçıktır. Sebebin siyasi olduğu kesin, zira “nihai kararı kim alacak” şeklinde bir “hükmeden benim” yarışı söz konusu.
Ama aynı zamanda Tatar’ın, “Sağlık Bakanlığının temsilcisi aynı zamanda Sağlık Teknik Komitesinin de eş başkanıdır” –ki böyle bir şey yok- türünden açıklamalarla iki toplumlu teknik komiteler hakkında oluşturmak istediği algıda da rastlıyoruz.
Şimdi gösterdikleri tavır ve tutumla da aynı unsuru barikatlar konusuna da taşımak istediler. Buna paralel olarak bu yaptıklarıyla hedefledikleri bir başka nokta da önümüzdeki liderlik seçimlerinde Mustafa Akıncı’nın konumunu zayıflatmaktır.
Bu mevcut ortam hakkında KC Cumhurbaşkanlığı haberdardı. Ya da barikatlar konusunda kararlar alırken bunları doğrudan Akıncı’ya iletmekle ve haberdar olmakla yükümlüydü. Dolayısıyla Cumhurbaşkanlığı koronavirüs nedeniyle 4 barikatın kapalı kalma süresini uzatma kararı aldığı dönemde K/Türk lideriyle daha fazla ortak anlayış çerçevesi içinde hareket etseydi eğer, muhtemelen Akıncı’nın barikatlar konusunda tırnak içindeki “hükümetten” daha yetkili olduğu açıkça görülecekti. Muhtemelen kelimesinin altını çiziyorum çünkü kimsenin bu konuda “kesinlikle” konuşabilecek durumda olduğunu düşünmüyorum.
KC Hükümeti gerek barikatların açılması gerekse de Kıbrıs sorunu konusunda pozitif olmalı ve insiyatif üstlenmeye devam etmeli. Ama daima Kıbrıs Türk tarafının görüşmecisi olan Kıbrıs Türk lideriyle ortak anlayış çerçevesinde. Buna paralel olarak, BM’e de, Kıbrıs Rum tarafının her konuda muhatabının, Kıbrıs Türk liderinden başkası olmadığı mesajını vermeli.
Her fırsatı bunu tekrarlamak için kullanmalıdır. Kaldı ki uluslararası alanda da geçerli olan görüş ve realite de budur. Başka bir realite de yoktur. Herhangi, bir farklı tavır Kıbrıs Rum tarafının gerek dengelerde gerekse de Kıbrıs sorununda verileri değiştirebilecek bir siyasi oyuna sürüklenmesi riskini taşır.