Evrensel Hasta Hakları Derneği (EHHD) toplumsal sağlık haritalandırması ve koruyucu önlemlerin alınması hakkının genişletilmesi amacıyla Avrupa Birliği tarafından finanse edilen “Hasta Hakları İzleme Projesi’ne” başladığını duyurdu.
Uzun yıllardır Kıbrıs’ın kuzeyinde hasta haklarının yasallaştırılması için savunuculuk ve hasta hakkı ihlali izleme çalışması yaparak bu ihlalleri raporlayan Evrensel Hasta Hakları Derneği, Aralık 2021 itibariyle Hasta Hakları İzleme Projesini uygulamaya başladı. Proje 34 ay sürecek olup, Eylül 2024’de sona erecektir.
Hasta Hakları İzleme Projesi, EHHD’nin yıllardır sürdürdüğü faaliyetler ve AB finansmanıyla uygulamaya koyduğu projeler süresince yapılan gözlem ve deneyimlerle, özellikle Covid-19 pandemisi ile birlikte derinleşen sağlık krizine yönelik daha kalıcı, yapısal iyileştirmelere katkı koyması için tasarlanmıştır.
Koruyucu tedbirlerin alınması hakkının kapsamı genişletilmeli
Hasta hakları ihlallerine ilişkin şikayetleri belgeleyen ve İtalya’da faaliyet gösteren ve Avrupa standartları çerçevesinde hasta haklarının korunmasına yönelik çalışmalar yapan Aktif Yurttaşlık Ağı’na (ACN) Kıbrıs’ın kuzeyinden, üye olan tek örgüt konumundaki EHHD, son 5 yılda hasta ve hasta yakınlarından yetmişi Covid-19 pandemisinin başlamasından sonra olmak üzere, yaklaşık üçyüz şikâyet dosyalamış, yaptığı araştırmalarla da hasta hakkı ihlallerini raporlamıştır. Son bir yıl içerisinde EHHD’nin raporladığı ihlallerin yüzde yetmişi ‘koruyucu önlemlerin alınması hakkının’ ihlali ile ilgilidir.
Hasta haklarının en başında gelen “koruyucu önlemlerin alınması hakkı” Kıbrıs’ın kuzeyinde sağlıktan sorumlu yerel temsilciliğin yasal görevlerinden birisi olarak kabul edilse de pratikte çocukluk aşı programı, tütün ve tütün ürünleriyle mücadele komitesi ve kanser vakalarının zorunlu olarak bildirilmesi vb. dışında kapsamlı bir uygulaması yoktur.
Sağlıkta haritalandırma için ön çalışma
Avrupa Birliği tarafından finanse edilen ve EHHD tarafından uygulanan Hastanın Sesi 1 (PV1) ve Hastanın Sesi 2 (PV2) projeleri kapsamında ilgili paydaşlarla yapılan istişareler sonucunda toplanan mevcut verilere göre, bu hakkın ihlali, ihlallerin temeli olarak görünmektedir. Ayrıca önleyici tedbirler, herhangi bir toplulukta/ülkede sağlık kalitesini artırmanın en ekonomik yoludur. Özellikle Covid-19 sonrası genel olarak hasta haklarının, özelde ise önleyici tedbir hakkının ihlal edilmesinin başlıca sebebi sağlıkla ilgili veri eksikliği ve bu verilerle oluşturulacak bir sağlık sistemi haritalandırma çalışmasının olmayışıdır. Pandemi öncesinde ama özellikle de pandemi sırasında hem akut hem de kronik hastaların, belirli tedavi ve tıbbi malzemeye ihtiyaç duyabilecek hastaların sayısı bilinmediğinden, doğru planlama ve bütçeleme yapılamamıştır. Dolayısıyla hastalar en temel hakları olan tedaviye erişim hakkından mahrum edilmişlerdir. Haritalandırma çalışmasının olmamasından kaynaklanan bir diğer önemli sorun ise sağlık ekonomisinin yönetilemiyor olmasıdır. Mevcut durumda maliyetler öngörülemiyor, belirlenemiyor ve bu nedenle de sağlığa ayrılan bütçe gerçekçi, adil ve eşit olamıyor.
Bu eksiklik ayrıca, etkili sağlık politikası planlaması için zorluklar yaratmakta ve dolayısıyla Kıbrıs’ın kuzeyinde planlanacak önleyici tedbirlerin önünde bir engel teşkil etmektedir. Bu nedenle, sağlık hizmetlerinin kalitesi ve erişilebilirliği ölçülürken temel alınacak kriter ve göstergeleri belirleyecek bir araştırma raporu, önleyici tedbir hakkının daha fazla korunmasını hedefleyen projenin önemli bir çıktısıdır. Hazırlanacak ön rapor, sağlıkta haritalandırma yapılabilmesi için değerli bir kaynak sunacaktır.
Dayanışma Ağı ve hak ihlali izleme raporları
Hasta Hakları İzleme projesinin bir diğer amacı ise sağlıkta örgütlü diğer kuruluşlar ve meslek örgütleri ile zaten doğal olarak gelişen dayanışma ağını sistematik bir yapıya dönüştürmektir.
Özellikle hem Dünya Sağlık Örgütü (WHO) hem de uluslararası halk sağlığı uzmanlarının Covid-19 ile mücadelenin en az on yıl süreceğini öngördüğü düşünüldüğünde, önleyici sağlık tedbirlerin alınması hakkına yönelik çalışmaların güçlendirilerek sürdürülmesi öncelikli ve ivedidir. Sağlık sisteminde oluşan sorunların iyileştirilmesi, var olan eksikliklerin düzenli izlenip raporlanarak toplumla paylaşılmasıyla mümkün olabilir. Bu amaç doğrultusunda kurulacak Dayanışma Ağı, sağlıktaki tüm paydaşlarla birlikte EHHD’nin önümüzdeki 3 yıl boyunca yürüteceği Hasta Hakkı İzleme Projesinin temel faaliyetlerinden bir diğer olacaktır.