Foto: Anikitos Hadjicharalambous
Pergama kapısından geçerken 30 dakika beklediğimi düşünürken, bugünün 23 Nisan olduğunun farkına vardım. 20 sene önce, 23 Nisan 2003 günü, iki toplum arasına çekilen çağdışı etnik ayrım çizgisinde delikler açıldığı ilk gündür.
16 yaşında bir çocukken pek de ne anlama geldiğini anlamadığım bu deliklerin açılması sayesinde, Kıbrıs Cumhuriyeti yurttaşlığına erişim mümkün oldu.
2004 yılında AB üyesi olan Kıbrıs Cumhuriyeti yurttaşlığı sayesinde, sosyoekonomik durumdan ötürü rüyamda bile göremeyeceğim fırsatlara erişimim oldu. İstanbul sonrası hem uzmanlık ve doktora eğitimimi Atina ve Londra gibi kentlerde yapmanın yanı sıra, sayısız konferans, panel, çalıştay, toplantı için onlarca Avrupa kentlerinde bulunabilmek mümkün oldu.
Yaşım gereği bölünme öncesi hiçbir hatıraya, dosta sahip olmayan bizim nesilin gençleri bu geçişler sayesinde adanın güney yarısı ile bağ kurmak mümkün oldu, Kıbrıslırum toplumundan onlarca dostu da geçiş noktaları açılmasıyla biriktirdik.
Elbette bazı olumsuz olaylar 20 yıl içinde oldu. Ancak 20 yıldır toplumlar kontrollü olarak birbiri ile temas kurarken; toplumlararası siyasi bir nedenden tek bir kişinin hayatını dahi kaybetmemesi önemli bir veridir.
Elbette, Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rum toplumundan, yerinden edilmiş insanlar vardır. Bu insanların özel mülkleri ile kurabildikleri ilişki malesef genel olarak adil bir zemine sahip değildir.
Bugün hala daha civcivli Kapalı maraş açılımına rağmen, Kıbrıslı Rum dostlarımızın bir kısmı Maraştaki mülklerinin yakınına dahi gidememiştir. Bugün Bafın Kıbrıslı Türk yoğunluklu köylerine giden insanların köylerindeki mülklerini kullanım haklarına erişebilmeleri için biz çözüm mekanizması oluşturulmamıştır. Harabe köyleri, harebe köyler içindeki mezarlık ziyaretleri hayatın bir başka unsuru olmuştur. Maronit köyleri konusunda ise onca söz verilmesine rağmen tutulmamıştır.
Kapıların açılması herşeyi çözmemiştir.
Ancak sorunları ve doğruları daha iyi anlamamız için en önemli adım olmuştur.
Bugün, bazılarımız mesleğini adanın tümünde yapabiliyor, yeni fırsatlara dahil olmayı becerebiliyorsa kuşkusuz 23 Nisan 2003’ün bir anlamı olmasından dolayıdır.
Gerek günü birlik ziyaret eden turistlerin gerekse alışveriş yapanların sayesinde geçiş noktaları bugün adanın kuzeyinde sıkışıp kalanlar için ülkenin kuzeyinde yaşamaya devam edebilmeyi sağlayan sosyal, ekonomik yada politik anlamda en değerli unsurlardan biridir.
Hiçbirşeyin değişmediği bitmez Kıbrıs sorunu anlatıları arasında, 20 senenin ardından daha fazla geçiş kapısının açılması, var olanlardaki geçişlerin kolaylaştırılması talebi her zaman ön planda tutulmalı…
20 senenin getirdiği kazanımlar bunun en somut göstergesidir.