Dışişleri bakanı Özersay insan hakları ihlalleri ile bir hiyerarşi oluşturmuş. Onu henüz bilmediğimiz bir kritere bağlamış ve en önemli insan hakları ihlalinin ne olduğunu söylemiş.
Özersay’a göre adadaki en önemli insan hakları ihlali savaştan kaçarken, adaya sığınmaya çalışan mültecilerin dramı en önemli insan hakkı ihlali DEĞİLMİŞ.
İş yerinde çalışırken gerekli şartların sağlanmadığından dolayı ölen insanların yaşama hakkının ihlali en önemli insan hakkı ihlali DEĞİLMİŞ.
Adadaki toplumların farklı dönemlerde ve farklı sebeplerde 1956’dan itibaren insanların mal, mülk, köylerini kaybetmesi ve oraya bir daha geri dönememesi, mülklerinin rızaları dışında el değiştirmesi en önemli insan hakkı ihlali DEĞİLMİŞ.
Adadaki çatışmalar sırasında yüzlerce insanın “kayıp edilmesi” ve yüzlerce insanın hayatını kaybetmesi en önemli insan hakkı ihlali DEĞİLMİŞ.
Ülkedeki LGBT bireylerin çeşitli koşullarda ayrımcılığa uğraması, transfobi kaynaklı şiddet olayları en önemli insan hakkı ihlali DEĞİLMİŞ.
İşgücüne kadınların daha az katılması, ev içindeki şiddet olaylarının gerçekleşmiş olması en önemli insan hakkı ihlali DEĞİLMİŞ.
İnsan ticareti mağduru insanların gece kulüpleri, hizmet, inşaat ve tarım sektörlerinde “köle” olarak çalıştırılması en önemli insan hakkı ihlali DEĞİLMİŞ.
Askeri bölgede oyun oynarken bir çocuğun bombaya dokunarak paramparça olması en önemli insan hakkı ihlali DEĞİLMİŞ.
Maronitlerin köylerine dönebilmesi en önemli insan hakkı ihlali DEĞİLMİŞ.
Kapalı Maraş’ın mevcut hali en önemli insan hakkı ihlali DEĞİLMİŞ.
Vicdani red hakkını talep edenlerin yargılanması, hapse girmeleri, bazılarının ülkeye girememesi en önemli insan hakkı ihlali DEĞİLMİŞ.
Polis örgütünün huzur operasyonu diyerek ülkedeki yabancı öğrencilere yönelik ırkçı davranışlar sergilemesi en önemli insan hakkı ihlali DEĞİLMİŞ.
Listeyi daha genişletmek mümkün. Ancak Özersay’a göre en önemli insan hakları ihlali Kıbrıs Türk halkına uygulanan izolasyonmuş.
Bu kadar.
Ülkeyi milliyetçi kategoriler olarak görüp, belli bir grubun iç dinamiklerini görmezden gelen anlayış “ev temizliğinden” bahsediyordu.
Şimdi, evdeki sorunları yok sayarak, her şeyi Kıbrıs sorununa getirip topu taça atıyor.
Başladığımız noktadayız.
Tek farkla, bu sefer “kral çıplak”.
Üstel, vekil maaşlarında güneye fark attığını da söyleseydi keşke | Mertkan Hamit
Asgari ücretli emekçi, işverenine 40,436 TL'ye (1063,26 Euro) mal olacak. İşveren, çalıştırdığı ücretlilerden 40,436 TL'den daha yüksek bir getiri sağlayabilmek için fiyatlarını ona göre düzenleyecek. Hane halkları için satın alacağı...
Okumaya Devam EtDetails