Kuzey Kıbrıs Çevre Platformu, son zamanlarda ülkede yapılanların ve yapılmak istenenlerle ilgili söylenenlerin, çevre ve halk sağlığı adına korkuttuğunu belirtti.
Platform, bozuk olup ülkeye girişine Tarım Dairesi’nin henüz izin vermediği Mağusa Limanı’nda beklettiği balaların yeniden tahlilleri yapılıp ‘Eşeklere yedirilme ‘ düşüncesiyle çalışma başlatıldığını, buna bir anlam veremediklerini belirtti.
Platform yaptığı açıklamada, yıllardır halk ve çevre sağlığı için havaya püskürtülerek yapılan sivrisineklerde kullanılan kimyasalların zararlarını anlattıklarını ve Biyolojik larvasitlerle bunun önüne geçilebildiğini bazı belediyelere anlatabilmekten sevinç duyduklarını belirtti.
Plarform adına Teksen Köroğlu’nun yaptığı açıklamanın tamamı şöyle:
Kuzey Kıbrıs Çevre Platformu olarak; son zamanlarda ülkemizde yapılanlar, yapılmak istenenlerle ilgili söylenenler, duyumlar, gördüklerimiz bizleri çevremiz ve halk sağlığımız adına korkutmakta uykularımızı kaçırmaktadır.
Yıllardır halk ve çevre sağlığımız için havaya püskürtülerek yapılan sivrisineklerde kullanılan kimyasalların zararlarını anlattık. Biyolojik larvasitlerle bunun önüne geçebileceğimizi hepsine olmasa da bir kısım belediyelerimize kabul ettirmiş ve uygulamalarının çok başarılı neticelerini görmüş ve sevinmekteydik. Bu sevincimizi daha yaşayamadan Tarımsal İlaçlar Denetleme Kurulunun aldığı kararla AB onaylı ürünlerin yanında, G8 ülkeleri ve Türkiye’de de üretilebilen “Orijinal “aktif maddeler yerine Uzak Doğu imali “jenerik” aktif maddeler kullanılarak imal edilen ilaçları da “ürün yelpazesini genişletmek ve rekabeti artırmak” masalları ile ülkeye giriş kapılarını açması başka bir yanlış ve tehlike olarak karşımıza çıkarılmıştır…
Dünyada denetimsiz, çevreye insan sağlığına zararlı kimyasal ilaçları üretip az gelişmiş ülkelere satan ve bunlardan para kazanan vicdansızların insafına ülkemizi terk edemeyiz.
“AB Biyosidal Direktif Kriterleri” aranmadan ülkeye “merdiven altı” diye tabir ettiğimiz ilaçların sokulmasına müsade edilmemelidir. Böyle kontrol dışı denetimden yoksun üretilen ilaçların zararlarını, olumsuzluklarını sonuçlarını uzaklara gitmeden gelişmemiş, az gelişmiş ülkeleri araştırmadan yanı başımızdaki Türkiye’de yakinen görmekte ve yaşamaktayız.
Sağlıktan tasarruf olmaması gerektiğini Tarım Bakanlığı, ilgili bakanlıklar ve bu kararı alan Tarımsal İlaçlar Denetleme kuruluna hatırlatırız. Bir taraftan AB normlarına uygun bir ülke yaratmak için uğraş verirken geri kalmış ülkeler düzeyinde kararlara olur vermemizi görmezden gelmemizi hiç kimse bizden beklemesin.
Bu açıklamamıza kamuoyumuzla paylaşmak istediğimiz bir bilgiyi daha eklemek istiyoruz.
Yurt dışından getirilen ve nasıl kontrol edilip de Mağusa limanına indirilme izni verildiğini anlayamadığımız, iyi olanlarının piyasaya sürüldüğü ayrılmış 860 adet balanın ise kullanılamaz durumda ıslak ve bozuk olduğu için limanda bekletilmekte olduğunu öğrendik. Bozuk olduğu için bekletilen, yeni tahlilleri yapılıp tahlil sonuçları da henüz belli olmayan bu balaların limana girişi ile birçok hastalık ajanına da ülkemize giriş izni vermiş bulunmaktayız. !Acaba, bir ada olan ülkemizde bu tahlil ve kontrollerin gemi üzerinde yapılması doğru olması gereken değilimdir?
Ayrıca bu bozuk olup ülkeye girişine Tarım Dairesinin henüz izin vermeyip Mağusa Limanında beklettiği balaların yeniden tahlilleri yapılıp ‘Eşeklere yedirilme ‘ düşüncesi ile çalışma başlatılmasına da bir anlam veremedik!
Bir kültür mirasımız olan Eşeklerimizin de bizler için çok değerli birer canlı olduğunu ve böyle bozuk kanserojen, genetik yapılarını etkileyici zehirlerin bu tür ve her türlü eti sütü yenmeyen hayvanlarımızda bile kullanılma düşüncesini kabul edilemez bulduğumuzun altını çizmek istiyoruz.
Kuzey Kıbrıs Çevre Platformu olarak kamuoyumuzla bu bilgileri paylaşır daha sağlıklı, güzel yaşanabilir bir çevre için mücadelemizin devam edeceğinin ve bu konularında takipçisi olacağımızın bilinmesini isteriz.