Kıyıdaki mağaralarda üreyen yarasaların kışı Trodos’ta geçirmek üzere ülke genelinde göç ettikleri ilk kez gözlemlendi. Yarasalar kıyıdan dağlara yaptıkları yolculuk sırasında tahminen 60 kilometre yol kat ettiler.
Kıbrıs’ta bilim insanları bu yarasalardan üçünü, yazı nemli kıyı mağaralarında geçirdikleri Akamas ve Pomos’ta 100 tanesine mikroçip taktıktan sonra Trodos bölgesindeki yeraltı tünellerinde izledi.
Cyprus Mail’e konuşan Kıbrıs Cumhuriyeti Orman Dairesi görevlisi Haris Nikolau, “Bir noktadan diğerine seyahat edip etmediklerini öğrenmek istedik ve aslında bunu yaptıklarını tesbit ettik” dedi.
Nikolau, yarasaların seyahat rotalarının haritalanmasının, özellikle Miniopterus schreibersii ya da Schreibers’in uzun parmaklı yarasası olarak tanımlanan Trodos türünün nesli tehlike altında olduğu için, koruma önlemleri açısından çok önemli olduğunu vurguladı.

Nikolau, “Sorun çok az sayıda olmaları değil, büyük gruplar halinde bir arada kalmaları, dolayısıyla bir hastalık yayılırsa ya da bir mağara çökerse, tüm koloniyi kaybetme riskiyle karşı karşıya kalırız” dedi.
Nikolau halkı, özellikle de şu anda kış uykusunda oldukları için yarasaları mağaralarında rahatsız etmemeye çağırarak “insanlar mağaralara girmemeli ya da fotoğraf çekerek onları uyandırmamalı” diye uyardı.
Yarasaların kış uykusu dönemi Kasım ayında başlayıp hava koşullarına bağlı olarak Mart ayı başına kadar sürer. Kış uykusu sırasında çeşitli yarasa türleri kışın hayatta kalabilmek için bir araya gelebilir. Örneğin Trodos mağarasında bilim insanları üç farklı yarasa türü tespit etti.
Kıbrıs’ta yaklaşık 5,000 ila 6,000 Schreibers yarasası yaşadığı tahmin ediliyor. Vücut uzunlukları 48 ila 65 mm, kanat açıklıkları ise 305 ila 350 mm arasında olan yarasa kolonileri yüzlerce bireyden binlerce bireye kadar değişkenlik gösterebilmektedir. Bulgaristan ve Hırvatistan’da 60.000 yarasaya varan kolonilerin varlığı rapor edilmiştir.
İnsanların verdiği rahatsızlıkların yanı sıra, Schreibers yarasaları güve ve sivrisinek larvalarıyla beslendikleri için böcek ilaçlarının tehdidiyle karşı karşıya. Çiftçiler, bitki koruma ürünleri kullanarak ekinleri koruma çabaları sırasında, istemeden yarasaların besin kaynaklarını azaltarak hayatta kalmalarını tehlikeye atmaktadır.
Schreibers yarasalarının büyüleyici bir üreme stratejisi bulunmaktadır. Sonbaharda çiftleşirler, ancak kış uykusu sırasında hamilelik geçici olarak durur. Fetal gelişim, çevresel koşulların hayatta kalmak için daha elverişli olduğu Haziran veya Temmuz aylarında yeniden başlar. Bu adaptasyon, yavruların yiyeceğin bol olduğu zamanlarda doğmasını sağlayarak hayatta kalma şanslarını artırır.