Birleşik Krallık‘ta 58 gıda uzmanıyla yapılan anketi içeren yeni araştırmaya göre aşırı hava olaylarından kaynaklanan gıda kıtlığı 50 yıl içinde ülkede iç karışıklıklara yol açabilir.
Uzmanlara göre, buğday, ekmek, makarna ve tahıl gibi temel karbonhidratların kıtlığı olası bu tür karışıklıkların muhtemel tetikleyicisi olabilir.
The Conversation’ın aktardığına göre, gıda uzmanlarının yüzde 40’ı ülkede 10 yıl içinde gıda kıtlığı kaynaklı iç karışıklıklardan 30.000’den fazla insanın zarar görmesinin mümkün olduğunu söylüyor. Uzmanların yüzde 80’i ise önümüzdeki 10 yıl içinde gıda kıtlığına yol açan lojistik dağıtım sorunlarının gıda ile ilgili iç karışıklıkların en olası nedeni olacağının altını çiziyor.
Aşırı hava olayları en büyük etken
50 yıllık projeksiyonlarda uzmanların yüzde 80’i iç karışıklığın yaşanmasının mümkün olduğunu değerlendirirken, yüzde 57’si Birleşik Krallık nüfusunu ayakta tutmak için yetersiz gıda arzının gıda sistemindeki huzursuzluğun en olası nedeni olacağını söylüyor.
Fırtına, sel, kar ve kuraklık dahil olmak üzere aşırı hava olayları, hem 10 hem de 50 yıllık projeksiyonlarda gıda arzı kıtlığının ve dağıtım sorunlarının önde gelen nedeni olarak işaret ediliyor.
Meyvelerin yüzde 80’i, sebzelerin yüzde 50’si ve sığır ve kümes hayvanlarının yüzde 20’si dahil olmak üzere Birleşik Krallık’ın tüm gıda tedarikinin neredeyse yarısı ithalata dayalı. Dolayısıyla ithalat ve tedarik zincirlerinde yaşanacak herhangi bir aksama ülkenin gıda tedarik sisteminde akşamlara neden olabilir. Gıdanın erişilemez oluşu fiyatların yükselmesine ve potansiyel olarak iç karışıklıklara sebep olabilir.
2007 yılında Avustralya, Hindistan ve ABD‘de yaşanan kuraklık, sel ve sıcak dalgaları nedeniyle küresel tahıl üretiminde yüzde 8’lik bir düşüş yaşanması düşük küresel tahıl stokları, finansal spekülasyonlar ve yüksek gübre fiyatları ile birleşince tahıl fiyatları iki kattan fazla artmıştı. Kriz, 30’dan fazla ülkede isyanlara yol açmıştı.
Gıda sistemi yeniden tasarlanmalı
Gıda kıtlığının bir sonucu olarak iç karışıklıkların yaşanması riskini azaltmak için gıda yoksulluğunu ele alınması, gıda sistemini şoklara karşı daha dayanıklı hale getirecek seçenekleri araştırılması ve finanse edilmesi gerekiyor.
Bunun için bozulmuş toprakların ve tozlayıcıların kullandığı habitatların restore edilmesine, gıda tedarik zincirindeki çalışma koşullarının iyileştirilmesine ve sürdürülebilir tarım uygulamalarına öncelik verilmesi gerekiyor.
Daha dayanıklı mahsul çeşitleri ve türleri yetiştirmek, kaynakları daha verimli kullanmak ve yedek depolama ve dağıtım sistemleri kurmak da daha dirençli bir gıda sisteminin kilit unsurlarından.
Gelecekteki gıda kıtlığı ve dağıtım sorunlarının en olası nedeni olan iklim değişikliğinin zararlı etkilerini azaltmaya yönelik çabaların da artırılması gerekiyor.