Avukat Murat Metin Hakkı, Maraş’ın askeri bölge statüsünden çıkarılması iddialarıyla ilgili Damla Dabis’in GazeddaKıbrıs’ta sunduğu “Gazedda’nın Gündemi”ne konuk olarak açıklamalarda bulundu.
Hakkı, Maraş konusunda bir karmaşa yaşandığını ifade ederek, bu karmaşanın bilinçsizlikten mi yoksa kasıtlı olarak süreci uzatma hedefinden dolayı mı yaşandığının ise belli olmadığını ifade etti.
Askeri bölgeler ile ilgili temel mevzuat hakkında bilgi veren Hakkı, 5/1979 sayılı askeri bölgeler yasası kapsamında, bir bölgenin askeri bölge ilan edilebilmesi için Bakanlar Kurulu kararı gerektiğini ifade etti.
Yasada, bölgenin tanımlanması ya da krokilerin karara ek yapılması ve resmi gazetede yayımlanmasının şart koşulduğunu da ifade eden Hakkı, enteresan bir şekilde aynı yasanın, bölgenin askeri statüden çıkarılmasıyla ilgili usülün nasıl olacağı konusunda bir düzenleme içermediğini belirtti.
Hakkı, yasanın ilerleyen maddelerinde, işleyişi düzenleyecek tüzükler yapılacağının ifade edildiğini de belirterek, kendi tespitine göre, 2021 yılı başında Yüksek Mahkeme’nin yayınladığı tüzükler listesinde böyle bir tüzüğün bulunmadığını da ifade etti.
Hakkı sözlerine şöyle devam etti:
“Askeri bölge statüsünden bir arazi nasıl çıkarılır konusunda bir düzenleme olmadığı için, geçmiş bazı kararlara bakmak yararlıdır. Bu bağlamda, YİM 78-2008 kararı önemlidir. Buna göre, “hukuki bir kısıtlama nasıl getirilirse, kaldırılması da aynı yöntemle olur” şeklinde bir açıklama var. Yani yasaya göre, normal arazi askeri bölge statüsüne getirilmesi Resmi Gazete ilanı ile olur mantığıyla, çıkarılmanın da aynı yöntemle yapılması gerekmektedir.
Bakanlar Kurulu kararı olduğu söyleniyor ancak Resmi Gazete’de yayımlanmadı. Bu imzaların henüz toparlanmadığına delalet olabilir ya da hukuki bir belirsizlik yaratıp süreci ilerletme hedefi de güdebilir. Eğer Bakanlar Kurulu bu arazinin askeri bölge statüsünden çıkarılması hedefini güdüyorsa, Bakanlar Kurulu bir usül hatası yapmıştır.
Bir malın istimlak edilmesi için yasadaki mevzuata göre, etkilenen kişilere ihbar verilmesi ya da resmi gazetede yayımlanması lazım. Bu düzenleme hakları kısıtlayan bir düzenleme. Eğer ihbar ve/veya resmi gazete yayını yoksa, bu kamulaştırma işlemini hukuken yok hükmünde kılar. Ancak Maraş’taki düzenleme, en az 42 yıldır askeri bölge statüsünden olan bir alanın serbest bırakılması; yani hak sahibi kişinin malına dönmesine olanak sağlayabilecek bir düzenleme olduğu için, hakları arttırıcı bir düzenleme olduğu için, yapılan usül hatası bakanlar kurulu kararını geçersiz kılmayabilir.
Kıbrıs’ta genel olarak, Anglo-Saxon hukuk prensipleri uygulanmaktadır. Bunun istisnası anayasa hukuğu, aile hukuğu ve idare hukuğudur. Bu 3 hukuk bilim dalında kıblemiz Türkiye prensipleri ve mevzuatıdır. Türkiye’de kamu menfaati söz konusu olduğunda, alınan Bakanlar Kurulu kararlarının yayınlanmaması, kabul edilmiş, tanınmış bir prensiptir. Bir hukuki belirsizlik vardır. Murat edilen şekilde açılımın işleyebilmesi için alındığı iddia edilen Bakanlar Kurulu kararının Resmi Gazete’de yayımlanması iyi olurdu. Yayımlanmaması olumsuzluk yaratabilir.”
Programın tamamını izlemek için: