Derviş Ali Kavazoğlu, 11 Nisan 1965’in üzerinden 56 yıl geçti.
Seni alçakça katleden faşist TMT’nin uzantıları ile Türk milliyetçiliği ve hep karşı çıktığın Yunan milliyetçiliği bugün halen milliyetçi histerileriyle sömürgecilere hizmet etmeye ve adamızı abluka altında tutmaya devam ediyorlar.
Senin hep söylediğin “Denktaş ve kafadarları” bugün halen Kıbrıslıtürk toplumunu esir tutmakta, adamız 47 yıldır fiili olarak bölünmüş durumda.
“Toplumumuz memleketin idaresinde elbette söz ve müdahale hakkına sahip olmak istiyor” diye haykırıyordun, toplumumuz bugün adanın kuzeyinde dahi söz hakkını kaybetmiş durumda. “Denktaş ve kafadarları kendi siyasi ihtiraslarını tatmin etmek ve ustaları olan sömürgecilere faydalı hizmetlerde bulunmak için millete yalan söylediler” diye uyarıyordun, maalesef halen sömürgecilere hizmet etmeye ve yalan söylemeye devam ediyorlar.
Ankara’dan sana gönderilen mektupta yazan ” “Alçak canının cehenneme gideceği gün yakındır” cümlesi, bugün artık açıkça Ankara tarafından toplumun şakağına dayatılıyor.
Senin hayatın boyunca karşı çıktığın ENOSİS/TAKSİM tehlikesi halen o günkü gibi karşımızda.
Bugün artık küçük bir azınlığın dışında kimse Kıbrıs’ın Yunanistan’a ENOSİS’ini, bağlanmasını talep etmiyor ama Kıbrıs’ın kuzeyinin Ankara’ya ENOSİS’i, ilhakı hiçbir zaman olmadığı kadar karşımızda duruyor.
56 yıl sonra sana yeniden birleşmiş, özgür, faşizm ve milliyetçilikten kurtulmuş bir adadan seslenemiyoruz.
Uğruna canını feda ettiğin ideallerin için halen gidilecek çok uzun bir yol var.
Sevgili Kavazoğlu, ne yazık ki başaramadık!
56 yıl önce böyle bir Pazar günü, seni ve seninle birlikte o arabada olan Kostas Mişaulis’i alçakça katledenler ve onların azmettiricilerinin bugün halen hesap vermemelerinden, halen adamızı hizmet ettikleri sömürgecilerle birlikte abluka altında tutmaya devam etmelerinden utanç duyuyoruz.
56 yıl sonra sadece şunu sana söyleyebilirim ki, ne Türk, ne de Yunan milliyetçiliği, ne Enosisciler, ne de taksimciler seni ve mücadeleni unuttarabildiler.
56 yıl sonra halen bugün uğruna canını verdiğin Kıbrıs için inat ve ısrarla, yılmadan ve korkmadan samimiyetle mücadele edenler var.