Feslikanların hüzünle geçirdiği kış mevsiminden sonra yeşile çaldığı,
Yaseminlerin filizler atarak çiçeğini örgütlemeye çalıştığı,
Geceleyin içinizi üşeten rüzgarların olduğu bir dönemde Lefkoşa…
Lefkoşa her mevsimde güzel de, en güzeli ilkbahar ve sonbahar Lefkoşa’sı…
Binlerce yıllık bir tarihi omuzlarında gururla taşıyan,
Çeşit çeşit medeniyetlere ev sahipliği yapan bu mücadele dolu şehir…
Avrupa’nın bölünmüş son başkenti…
Ne kadar da eğreti duruyor ortasındaki dikenli teller !
Fakat herşeye rağmen inatla ve gururla, bölünmüşlüğe ve parçalanmaya inat Lefkoşa şeherimizdir, altın sarısı ülkemin merkezidir…
Tarih boyunca tanıklık ettiği acı dolu olaylar yetmemiş gibi, bugünde Lefkoşa mutsuz.
Bugünde Lefkoşa kırgın, kalbi kırık, etrafı kırık dökük…
2012’in Haziran ayındayız…
Lefkoşa’da yine sokaklarda hak arayan insanlar var.
Lefkoşa’da yine hak aradığı için dayak yiyen emekçiler var.
Evine, çoluğuna, çocuğuna ekmek götüremeyen insanlar var Lefkoşa’da…
Sokakları ne yasemin tütüyor ne de turunç…
Aç bırakılan işçilerin şerefine henüz sokakları çöplerden arındırılamamış bir şehir var.
Lefkoşa’dır o… Kendi toplumuna yabancılaşan, ona karşı acımasızlaşan,
Ne bugünü, ne de yarınını düşünmeyen bir hükümetin şehri Lefkoşa…
Umudun, refahın ve özgürlüğün habercisi olacak bir şeher hayal edenlere inat,
Yolsuzluğun, baskının, rüşvetin, iş bilmezliğin, işbirlikçiliğin merkezi olan bir Lefkoşa var.
Öyle isyanlar gördükü Osmanlı’da, İngiliz’de ama hiçbiri şimdikine benzemiyordu.
Lefkoşa’da var olan hiçbir idare kendi toplumunu böylesine “angarya” bakış açıcısı ile görmemişti…
Lefkoşa’nın şanssız kaderinde bu da varmış.
“Kadere” ve “kaderciliğe” karşı çıksakta, kelimelerin kifayetsiz kaldığı günlerden geçiyor Lefkoşa…
Venediği görmüş, Osmanlı’yı, İngilizi ağırlayan bu tarih dolu şeherin sadece bir tarafı bu…
Peki ya diğer tarafı? Böldüğümüz Lefkoşa’nın diğer yarısı ?
Sayılı günlerin ardından Avrupa Birliği’nin başkenti olacak…
Öyle bir gurur ve onur yaşıyor ki diğer Lefkoşa, Lefkoşa’ya taş çıkartıyor…
Bir Lefkoşa AB’nin başkenti,
Bir Lefkoşa kokuşmuş düzenin simgesi…
Hangi Lefkoşa’lı olacağınız sizin tercihiniz çünkü elbette ikisi de sizin…
Lefkoşa’dan, Lefkoşalı’nın bu ilk sayısından,
Yüreğinde memleket sevgisi olan tüm dostlara selamlar…
“Lefkoşalı”ya yayın hayatında sonsuz başarılar dilerim…
“Lefkoşalı” şehere hoşgeldin….
Bu yazı ilk kez Lefkoşalı Gazetesi’nde yayınlandı