Konu asker olunca doğal olarak ortalık gerildi…
Biz yazdık, hükümet yetkilileri ise çelişkili açıklamalarıyla yazdıklarımızı yalanlamaya çalışsa da, dünkü sivil yönetim ile asker görüşmesi bizlerin yazdıklarını doğruladı…
-Ülkeye sivil yönetimin bilmediği miktarda asker getiriliyor ve bu askerlerin kontrolü sivil yönetimde değil askeri yetkililerde!..
-Gelen askerler, ülkemize gelen diğer sivil insanlarla aynı muameleyi görmüyorlar ve kışlalarda karantinaya alınıyorlar…
-Askerlik için ülkeye getirilen ve kışlalarda karantinada tutulan askerlerin bazılarında yüksek ateşe rastlanması sonucu sağlık ekipleri kışlalara giderek bu askerlere PCR testi yapıyorlar!..
Geçtiğimiz gün sosyal medya hesabım üzerinden, söz konusu asker olunca mantık aramamak gerektiğini ve asla gerçek bilgilerin toplumla paylaşılmayacağını paylaşmıştım…
Öyle de oldu!..
Asker ile ilgili yapılan haberler ve yazılan yazılardan sonra acil bir şekilde asker, sivil yönetimi ayağına çağırdı!..
Sivil yönetim de, bu çağrıya uyarak askerin ayağına gitti ve askerin istediği şekilde bir tavır sergiledi!..
Hükümet bu tavrı ile resmen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin resmini çizdi!..
Bir kez daha bizlere ve tüm dünyaya, adanın kuzeyindeki egemen gücün kim olduğunu gösterdi!..
Dün bir kez daha bu toplumun iradesi, onuru ve özgürlükleri ayaklar altına alındı!..
Seçilmiş, atanmışın ayağına kadar gitti!..
Ve orada, atanmış söyledi, seçilmiş, “Peki efendim” dedi!..
Bu bizim acı veren gerçeğimiz!..
Açıklamaya gelince;
Tam bir çelişki yumağı!..
Komutan, “Sağlık bakanlığı ile istişare içerisinde karantina süreci götürüyoruz” dedi!..
İyi de, daha bu açıklamadan bir gün önce “Bizim gelen askerlerden haberimiz yok” diye açıklama yapan sağlık bakanının müsteşarı değil miydi?
Nasıl olur da, bir bakanlık geldiğinden ve buradaki varlığından haberi olmadığı insanların sağlığı konusunda asker ile işbirliği yapabilir ki?
Aklımızla dalga mı geçiyorsunuz?
Diğer yandan ulaştırma bakanının müsteşarı bir yandan bir günde adaya gelen asker sayısını verirken(ki rakam kesinlikle tartışılır) diğer yandan askerle ilgili bilgi veremeyeceğini açıkladı!..
Hani korku insanı ne hallere düşürüyor!..
Bir de iktidar olamamak!..
Bazıları da çıkıp resmen askerin ve bu rejimin sözcülüğünü yapıyorlar!..
Ülkeye asker akışının normal olduğunu söylüyorlar…
Ve bu konuda ses çıkaranların iyi niyetli olmadıklarını savunuyorlar!..
Yahu kardeşim anormal olan bir süreçte rutin olanların yapılması normal olsaydı, toplum olarak bizler neden bir aydan fazla bir süredir evlerimize kapandık?
Neden uçuşlar yasaklandı?
Neden güneyde çalışan insanlar işlerine gidemiyor?
Neden gündüzleri kısmi, geceleri tam sokağa çıkma yasağı ilan edildi?
Neden neredeyse tüm işletmeler kapalı ve batma noktasına gelmiş durumda?
Neden eğitime ara verildi?
Tüm dünya insanlığı tahdit eden bir virüse karşı mücadele verirken ve bu virüs bizim ülkemizde de etkisini göstermişken, bu anormal süreçte hangi amaçla ülkeye asker getiriliyor?
Aciliyeti nedir?
Şu anda bu toplum için elzem olan asker mi?
Bilim insanları çıksın ve “Bu askerlerin gelmesi bu süreç için elzemdir. Hiçbir risk de taşımıyorlar, o nedenle 3 değil 5 bin asker gelsin” desin, ben de çıkıp, “özür dilerim, çok kötü niyetli bir insanım” diye açıklama yapayım!..
,Bu topluma yazık ediyorsunuz arkadaş!..
Biraz insaf!..