Umut etmek, insanın en güçlü varoluşsal haliyken, bazen umudun yitirilmesi anlarında umut etme kanalına tekrardan uyumlanma sürecine girilir.Acı çeken bir benlik kendini umutla, hayallerle iyileştirir. Bu insan olmanın en güçlü varoluşsal hallerinden bir tanesidir. Yaratıcı enerjisi devreye girer ve umutla birlikte tekrardan ayağa kalkmaya çalışan benlik, kendini şüpheden, kuşkudan arındırmayı öğrenmelidir.
Zamanla dinmeye başlayan sancısı, yerini umut dolu bir benliğe bırakır. Bilinmezliğin benlikte yarattığı korku, yerini merak ve heyecana bırakabilse hayat daha kolay ve neşe halini alır. Özgüvenin hayattaki yaratım enerjisine katkısının farkında olmayan insan, fark edebilse, özgüveniyle ve şüpheden uzak bir zihinle dağları yaratabileceği gerçeğine uyandığı an, hayatında değişimin boyutu öngörülemez derecede etkili bir hal alır. Üzüntü yerini güvene, teslimiyete ve inançla dolu umut haline bırakabilse, insan hayatındaki akışla tanışma şerefine erşir. Bu denklemlerin bir araya gelmesi, kişinin bu dengeyi yaratabilmeyi öğrenmesi her ne kadar zor olsa da mümkün olduğunu bilmek ve bu denge işinde ustalaşmak kişinin tüm hayatında bir ustaya dönüşmesine sebep olur. Hayat enerjisiyle birlikte hareket eden, hayat enerjisiyle birlikte akabilen nerde kontrol etmesini nerde teslim olmasını öğrenebilen bir benlik hayatın içinde kendisini uzaklardan belli eder. Kişi bu denklemle birlikte dans etmeyi öğrendikçe, mükemmel bir uyum içerisinde ahenkle dans eden bir hayat deneyimine uyanır. Varoluşsal hallerde ustalaşan benlik, kendini akışın içerisinde bir devinim içerisinde bulur. Her yaşta biraz daha büyüyen ve bu dansta her yaşında biraz daha ustalaşmaya başlayan birey, zamanla kendini aşmayı ve bencil olmayan sevgiyi deneyimleyebilme lüksüne erişmeye başlar. Hayatın belki de tek ve en anlamlı varoluşsal halini deneyimlerken, kendi bilincinde genişlemeye devam eder. Bu genişleme haliyle birlikte, içindeki sevgi büyür ve bu sevginin paylaşılması öncelik haline gelir. Kendisiyle uğraşmayı bırakıp, kendi kim olduğuyla özgüvende olan kişiye hayat, ardı ardına kapılar açar, ona yardımcı olur, yol gösterir.
Kendi kim olduğuna teslim olan birey ve bununla birlikte beliren özgürleşme ve özgüven, kişiyi hayat içerisinde taşıması gereken yerlere kolaylıkla taşır. Hayal kırıklıkları yerini tatmine ve neşeye bırakır. Bu da insanın deneyimleyebileceği en doruk varoluşsal hallerden bir tanesidir. Arzulayan, merak eden bu yolda yürüyenlerin ödülü varoluşun gerçeliğini tanımak olarak kendisini gösterir.