• Künye
  • Dayanışma
  • İletişim
  • Gizlilik Politikası
Cuma, Mart 24, 2023
Bulamadık
Tümünü Gör
Gazeddakıbrıs
  • ANA SAYFA
  • HABER
    • GAZEDDA’NIN GÜNDEMİ
    • KIBRIS
    • DÜNYA
    • KORONAVİRÜS
    • İKLİM KRİZİ | EKOLOJİ
  • YORUM
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
    • GAZEDDABLOG
      • GAZEDDA YAZARLARI
      • GÜNEYDEN YAZARLAR
        • PENNA
      • DÜNYADAN YAZARLAR
        • PROJECT SYNDICATE
    • RÖPORTAJ
  • MULTİMEDYA
    • GAZEDDAPOD
    • GAZEDDAWEBTV
  • TÜM İÇERİK
  • ANA SAYFA
  • HABER
    • GAZEDDA’NIN GÜNDEMİ
    • KIBRIS
    • DÜNYA
    • KORONAVİRÜS
    • İKLİM KRİZİ | EKOLOJİ
  • YORUM
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
    • GAZEDDABLOG
      • GAZEDDA YAZARLARI
      • GÜNEYDEN YAZARLAR
        • PENNA
      • DÜNYADAN YAZARLAR
        • PROJECT SYNDICATE
    • RÖPORTAJ
  • MULTİMEDYA
    • GAZEDDAPOD
    • GAZEDDAWEBTV
  • TÜM İÇERİK
Bulamadık
Tümünü Gör
Gazedda
Bulamadık
Tümünü Gör
Ana Sayfa YORUM GAZEDDABLOG DÜNYADAN YAZARLAR

“Ürkütücü Zamanlarda Yaşıyoruz” | Naomi Klein

Gazedda Gazedda
8 Ekim 2017
Okuma Süresi: 6 dk
A A
“Ürkütücü Zamanlarda Yaşıyoruz” | Naomi Klein

“Şok Doktrini: Felaket Kapitalizmin Yükselişi” adlı kitabıyla tanınan Kanadalı gazeteci, yazar ve aktivist Naomi Klein, geçen hafta İngiliz İşçi Partisi yıllık konferansına katılarak delegelere hitap etti. Klein, yaptığı konuşmayı özetleyen bir de makale kaleme aldı. Kanadalı yazar, aşağıda çevirisini paylaştığımız, The Guardian gazetesinde yayınlanan ve Medyascope.tv için Işın Eliçin’in çevirdiği makalesinde, dünyanın içinde bulunduğu krizlerin geleceğe dair tehlikeler kadar imkânlar da barındırdığına dikkat çekiyor ve İngiltere İşçi Partisi’nin son seçim zaferi üzerinden dünya soluna cesaret telkin ediyor: Adaleti savunmak sadece erdemli bir tavır değil, aynı zamanda kazandıran bir strateji de…


Naomi Klein | The Guardian

Çeviri | Işın Eliçin


Ürkütücü zamanlarda yaşıyoruz. Tweeter’dan nükleer silah kullanma tehditleri savuran devlet başkanlarından tutun, iklim değişikliğiyle sınanan bölgelere, Avrupa kıyılarında boğulan binlerce mülteciden, apaçık ırkçı partilerin zemin kazanıyor oluşuna dek, müşterek geleceğimize dair karamsar olmak için çok neden var.

Örneğin Karayipler ve ABD’nin güneyi benzeri görülmemiş bir kasırga sezonunun ortasında. Önce Irma, ardından Maria’nın vurduğu Puerto Rico tümüyle elektrikten mahrum kaldı; bu durum aylarca sürebilir; temiz su ve iletişim sistemleri büyük zarar gördü. Ama tıpkı Katrina kasırgası sırasında olduğu gibi, yine hiç birşey yapılmıyor. Donald Trump ırkçı şiddete dikkat çekmeye cüret eden siyah sporcuları cezalandırmakla pek meşgul. Puerto Rico için doğru dürüst bir federal yardım paketi açıklanmadı. Akbabalar tepede dolanmaya başladı bile: İş dünyasının medyası Puerto Rico’nun ışığa ancak elektrik hizmetleri özelleştirilirse kavuşacağını yazmaya başladı bile.

Bu benim “Şok Doktrini” olarak adlandırdığım olgunun ta kendisi: Kamusal alanı iyiden iyiye daraltıp dar bir elit zümreyi daha da zenginleştirecek politikaları çaktırmadan yürülüğe sokmak üzere krizlerin, felaketlerin istismarı. Bu tatsız döngünün sürekli kendini tekrar ettiğini görüyoruz: 2008 finans krizi ertesinde ve şimdi de Birleşik Krallık’ta Muhafazakâr Parti’nin Brexit’i şirket çıkarlarını gözeten korkunç ticaret anlaşmalarıyla istismar etme planlarında.
Bir krizi öbüründen ayrı gözlemlemenin imkansız olduğu bir çağdayız. Hepsi birbirini tetikleyip güçlendiriyor, hepsi içiçe geçmiş durumda; paytak paytak yürüyen çok başlı bir dev gibi. Mevcut Amerikan Başkanı örneğin böyle tasavvur edilebilir. Gerçi kendisini tasvir etmek güç. Şu sıralar Londra kanalizasyon sistemini tıkayan berbat kütleyi, yağ-dağını biliyorsunuz değil mi? İşte Trump bu kütlenin siyasetteki karşılığı. Kültürde, ekonomide, siyasette zehir dolu ne varsa hepsinin bir karışımı; birbirine yapışa yapışa büyüyüp taşlaşmış dev bir kütle. Çözüp parçalaması kolay değil.

Yine de kriz anlarında mutlaka Şok Doktrini yoluna sapılacak diye bir kaide yok. Krizlerin mide bulandıracak kadar zengin olanların daha da zenginleşmesi için birer fırsata dönüşmeleri gerekmiyor; pekala kendimizde iyi olanı keşfettiğimiz zamanlar da olabilirler.

Londra’da Grenfell Kulesi’ndeki yangın felaketi ertesinde hep beraber tanık olduğumuz gibi: Sorumlular üzerlerine düşeni yapmadığında, toplum biraraya geldi, birbirlerini gözetip kolladılar, bağış kampanyaları örgütlediler ve hem hayatta kalanlara hem de hayatını kaybedenlere sahip çıktılar. Yangından 100’ü aşkın gün sonra bile, kurtulanların henüz ancak yarısının evlere yerleştirilmiş olması gibi bir skandal karşısında bugün de böyle yapmaya devam ediyorlar.

Unutmayalım ki, sadece tabanda değil, toplumun tüm kesimleri nezdinde ilerici dönüşümlerin kıvılcımını çakan, uzun ve gurur verici bir krizler tarihçesi de var. Birinci Dünya Savaşı’nın ardından sosyal konutlar ya da İkinci Dünya Savaşı’nın dehşetini yaşadıktan sonra bedava sağlık hizmetleri alanında emekçilerin kazanmış olduğu zaferleri hatırlayın. Bunlar bize büyük krizlerin illa ki gerilemeye neden olmayabileceğini, bizleri ileriye de götürebileceğini düşündürmeli.

Sadece direniş ve hayır’la kazanılmaz

Ama bu dönüştürücü zaferler salt direnişle ya da olan bitene hayır demekle kazanılmaz. Gerçek bir kriz anından kazançla çıkabilmek için, cüretkâr ve ilerici bir evet’imiz de olmalı: Krizin altında yatan nedenlere yanıt üretebilecek ve yeniyi inşa edebilecek bir plan. Bu planın ikna edici, güven veren ve hepsinden önemlisi cazip olması da gerekir. Yorgun ve yılgın bir kamuoyunun, o daha olan güzel dünyayı düşleyebilmesine yardımcı olmamız gerekiyor.
Geçtimiz aylarda (İngiltere) İşçi Partisi bizlere böyle başka bir yol daha olduğunu gösterdi. Olan biten rezilliklerin arkasındaki gerçek güçlerin adını söylemekten çekinmeyen, adaletli ve erdemli bir dilin konuşulduğu bir yol. Servetin yeniden bölüşülmesi ya da temel kamu hizmetlerinin millileştirilmesi gibi, çoktan tarihe gömüldükleri söylenen bazı fikirleri dile getirmekten korkmayan cesur bir dil. İşçi Partisi’nin cesareti sayesinde, bunun sadece erdemli bir strateji olmakla kalmadığını, kazanan bir strateji olduğunu da biliyoruz artık. Tabanı ateşleyen, sandığa küsüp oy vermekten vazgeçmiş seçmeni harekete geçiren bir strateji.

Dahası son seçimler, siyasi partilerin sosyal hareketlerin yaratıcılığından ve bağımsızlığından korkmaması gerektiğini, taban hareketlerinin de seçim siyasetine dahil olmaktan kazançla çıkabileceğini gösterdi bize. Bu husus önemli, çünkü siyasi partiler kontrolü bırakmakta, taban hareketleri de bağımsızlıklarını kaybetmekte ürkek olabiliyorlar. Fakat İşçi Partisi ile Momentum adlı taban örgütü iki tarafın en iyi özelliklerini birleştirip, tek başına bir parti ya da bir taban hareketinden daha kuvvetli ve daha cevval bir güç yaratmanın mümkün olduğunu kanıtladı.
Burada, Britanya’da olanlar, küresel bir olgunun devamı. ABD Başkanlık önseçimlerinde, risk almaktan kaçınan merkez partilerin güvenli bir gelecek vaat etmediğinin bilincindeki Y kuşağının desteklediği Bernie Sanders’ın tarihi kampanyasında bunu gördük. Ya da daha ilk günden kitlesel hareketleri içselleştiren İspanya’nın genç Podemos partisinde benzerlikler var. Bütün bu seçim kampanyaları hızla alevlenip iktidara –benim ömrüm boyunca Kuzey Amerika ya da Avrupa’da gördüğüm sosyal dönüşüm programlarının hepsinden daha çok- yaklaştılar. Ama yeterince değil. O yüzden bir sonraki seçimlere kadar sosyal hareketlerimizin hedefe varacağından nasıl emin oluruz, işte buna kafa yormalıyız. Hepimiz ülkelerimizdeki ekonomik adaletsizliğin, ırklararası adaletsizliğin, cinsiyet ayrımcı adaletsizliğin arasındaki noktaları birleştirmeliyiz. İnsanları içlerindeki cevheri alıp ıskartaya çıkarılacak ham maddeler gibi gören güvencesiz istihdam ekonomisi ile yeryüzünü aynı vurdum duymazlıkla talan eden şirketler arasındaki ilişkiler ağını çizip göstermeliyiz.

İklim değişikliğine karşı mücadele

Ve bu güvencesiz istihdam ve talan ekonomisinden, yeryüzünü ve birbirimizi gözetip kollama ilkeleri etrafında birleşmiş -bizi gözetenlerin, toprağımızı ve suyumuzu koruyanların saygı görüp kıymet verildiği- bir topluma ve ister yangın tuzağına dönüşmüş konutlar ister kasırgaların tarumar ettiği adalar olsun, hiçbir yerin ve hiç kimsenin ıskartaya çıkarılmadığı bir dünyaya doğru nasıl ilerleyebileceğimizi tam olarak gösterebilmeliyiz.

İklim değişikliği ile mücadele, daha adil ve daha demokratik bir ekonomi inşa etmek için yüzyılda bir karşılaşılacak bir imkan sunuyor. Fosil yakıtların terk edilmesi sürecinin maliyetine kirletenlerin daha büyük oranda katılacakları bir sistem inşa edebiliriz; etmek zorundayız. Yoksul ülkelerin ekonomi ve ekolojilerinin istikrasızlaştırılmasında oynadıkları tarihi rolü hesaba katarak Britanya ve ABD gibi zengin ülkelerde, küresel güneye olan borcumuzu yansıtacak uluslararası finansman ve göç politikaları oluşturmalıyız.

İngiliz İşçi Partisi dünyanın dönüşümüne dair ne kadar iddialı, tutarlı ve bütüncül bir resim çizebilirse, o kadar güven veren bir iktidar olacak.

Dünyanın her yerinde Sol için, kazanmak ahlaki bir zorunluluk. Daha azına razı olamayız: Kaybedeceğimiz çok şey var; zamanımızsa çok az.

https://www.theguardian.com/commentisfree/2017/sep/28/labour-shock-doctrine-moral-strategy-naomi-klein

Gazedda'dan haberdar olmak için takipte kalın...

Takipten çık
Gazedda

Gazedda

Gazeddakıbrıs yurttaş gazeteciliği anlayışı ile yayın yapan, yurttaştan yana taraf olan ve gazetecilikte meslek etiği ilkelerine inanan bir yayın organıdır. Gazeddakıbrıs her koşulda barıştan yanadır.

Mor Flamingo 🦩Ece Temelkuran
DÜNYADAN YAZARLAR

Mor Flamingo 🦩Ece Temelkuran

Gazedda
23 Mart 2023
0

Yazar Ece Temelkuran, Olmayan Kuşlar Ansiklopedisi kitabında yer alan Mor Flamingo hikâyesi yazarın hayal gücünün yüksekliği yanında kurguculuğunun karakterler üzerindeki gerçekliğini var ederken, doğanın talanına, neo-liberal iktidarların birbirlerinin yıkımı üzerinden...

Okumaya Devam Et
Kebap’tan sonra 🥛🦁 Aydın Boysan
DÜNYADAN YAZARLAR

Kebap’tan sonra 🥛🦁 Aydın Boysan

Gazedda
23 Mart 2023
0

Fotoğraf : Gazedda Kolektif / AI Art Türkiye’de Erdoğan ve gelmiş geçmiş bütün iktidarların halka önerdiği, bir önceki hükümetin halkın yaşam kalitesini düşürdüğü iddiası oldu. Erdoğan da uzun süre hastane...

Okumaya Devam Et
Türkiye, Tatar 🏳️ Proudhon
DÜNYADAN YAZARLAR

Türkiye, Tatar 🏳️ Proudhon

Gazedda
23 Mart 2023
0

Proudhon, Federasyon İlkesi kitabında yazdığı Federal Garanti’nin etkinliği bölümünde yer verdiği dört ana unsura değinir. Ve şu an içinde olduğumuz sistemi tamamen deşifre ederek, federal garantinin ispatını sunar. Önce anarşist...

Okumaya Devam Et
Credit Suisse kurtarılmasına rağmen banka hisseleri düşüyor
DÜNYADAN YAZARLAR

Credit Suisse ve paranın gücü | Peter Schwarz | WSWS

Gazedda
22 Mart 2023
0

Ülkenin en büyük ikinci bankası tarafından İsviçre’nin uçuruma sürüklenmesini engellemek isteyen Bern’deki hükümet, sonucu ne olursa olsun, ülkenin kaderini en büyük bankaya bağladı. Pazar günü UBS’in Credit Suisse’i (CS) devralmasına...

Okumaya Devam Et
Beynimizi taşlaştıran tabular 🦉🐈‍⬛ Freud
DÜNYADAN YAZARLAR

Beynimizi taşlaştıran tabular 🦉🐈‍⬛ Freud

Gazedda
22 Mart 2023
0

Gerek acılar içinde olduğumuzda, gerek gülüp neşe saçtığımızda olabileceğimiz tek şey olmaktan başka bir şey yapmayız: dünyamızın bir parçası olmak. Bugün halen daha iktidar tabularına, aile tabularına, toplumsal tabulara, cinsiyetçi...

Okumaya Devam Et

YAZARLAR

Yolun kendisi olmak veya seçim(ler)e dair uyarı(lar)[*] | Sibel Özbudun – Temel Demirer
Sibel Özbudun

Yolun kendisi olmak veya seçim(ler)e dair uyarı(lar)[*] | Sibel Özbudun – Temel Demirer

Temel Demirer
19 Mart 2023
Bir çay hikâyesi | Tevfik Aytekin
Tevfik Aytekin

Bir çay hikâyesi | Tevfik Aytekin

Tevfik Aytekin
16 Mart 2023
İnsan betondan gelir betona gider | Tevfik Aytekin
Tevfik Aytekin

İnsan betondan gelir betona gider | Tevfik Aytekin

Tevfik Aytekin
14 Mart 2023
Çalıyor

“Silahlı ve Tehlikeli: Britanya’nın Irkçı Polisi” | Belgesel

“Silahlı ve Tehlikeli: Britanya’nın Irkçı Polisi” | Belgesel

“Silahlı ve Tehlikeli: Britanya’nın Irkçı Polisi” | Belgesel

DÜNYA
Gazeddawebtv’nin yeni programı Sansürsüz yayınlandı

Gazeddawebtv’nin yeni programı Sansürsüz yayınlandı

SANSÜRSÜZ
‘Hükümet istifa’ demek suç değil görevdir

Yas Evi | GAİN Orijinal Belgesel | Video Haber

GAZEDDA'NIN GÜNDEMİ
“Çocuklarımıza ulaşabilmek için yoğun bir çaba sarf ediyoruz”

Mağusa’nın en büyük acısı | Video Haber

GAZEDDA'NIN GÜNDEMİ
Umut’un babası | Sedat Yılmaz | Video

Umut’un babası | Sedat Yılmaz | Video

DÜNYA
Taraftarlar: Amedspor’a yapılan saldırı bir sistem sorunudur | Video

Taraftarlar: Amedspor’a yapılan saldırı bir sistem sorunudur | Video

DÜNYA
İlk resmî rapor | 33 bin 143 bina ağır hasarlı, 153 bin 506 daire derhal yıkılmalı

Kader Planı: Antakya | Video Haber

DÜNYA
“Çocuklarımıza ulaşabilmek için yoğun bir çaba sarf ediyoruz”

Isias’ta hayatını kaybeden Hayal’in ailesinden ‘AFAD’ çıkışı: 6. güne kadar göremedik | Video Haber

GAZEDDA'NIN GÜNDEMİ
Kabındaki mama ile 25 gün hayatta kalan ‘Fıstık’, kurtarıldı

Kabındaki mama ile 25 gün hayatta kalan ‘Fıstık’, kurtarıldı

GAZEDDA'NIN GÜNDEMİ
Dayanışmanın önceliği | Melike Özbay | Vesaire

140journos’tan “kader planı”

DÜNYA

Twitter’da takip et

Tweetlerim

Instagram

Takip et

  • Nuri Sılay ile Tevfik Aytekin
  • 🟣 21 Mart Uluslararası Irk Ayrımı ile Mücadele Gününde, Mülteci Hakları Derneği olarak ırkçılık ve ayrımcılığa karşı sesimizi yükseltiyoruz!

🟣 MHD olarak sizi, Irkçılık Karşıtı Ağ ile tüm Irkçı, ayrımcı ve ötekileştirişi, politika, tutum ve davranışlara karşı mücadele etmek için aramıza katılmaya davet ediyoruz.

-------

🟣 As the Refugee Rights Association, we raise our voices against racism and discrimination on March 21, International Day for the Elimination of Racial Discrimination!

🟣 We invite you to join us with Network Against Racism to fight against all racist, discriminatory, and marginalizing policies, attitudes, and behavior!
  • Kader değil cinayet. Hepimize hesap vereceksiniz! #isiashepimizehesapverecek
  • Kıbrıs’ın kuzeyinde yaşam süren gençlerin yüzde 57.30’unun göç etmeyi düşündüğü; gençleri göçe iten en önemli etkenlerin ekonomi, gelecek kaygısı ve zorunlu askerlik olduğu ortaya çıktı.
  • Fransa’da emeklilik yaşını 64
  • İnsan hayatı küçük hesaplarınızdan daha değerlidir! #isiasemsaldavaolacak
  • İnsanların can güvenliğini sağlamayan bir devlet, devlet olur mu? #isiasmelekleresözümüzvar
  • Yaren Leylek ve Balıkçı Mehmet Amca yine buluştu
Yaren Leylek umutla bekleyişin sembolü olmuştu.

Yaren Leylek ve Balıkçı Mehmet Amca’nın dostluğu belgesele konu olmuş ve belgesel Prag Film Ödüllerinde En İyi Belgesel ödülünü almıştı.

Yaren Leylek ve Balıkçı Mehmet Amca’nın dostluğu bu yıl on ikinci yılına girdi.

Her yıl göç eden Yaren Leylek tekrardan Mehmet Amca’nın yanına geri geliyor. Bazen zor ve amansız bekleyişe dönen bu dostluk, sevdiğini hasretle beklemenin en içten örneklerinden biri.

Örnek dostluğu karşılıksız sevgi ve güven olarak da tanımlayabiliriz. Günümüz dünyasında kilometrelerce birbirinden uzak kaldıktan sonra her yıl tekrardan aynı yerde buluşan bir insan ve bir hayvanın dostluğu, herkesin ilham alabileceği, birbirine kalbini tamamen açmış, şefkatle sevebilen, dünyanın hızından ayrı, dip dibe bir yaşamdan uzak bir yere varınca, insanın doğayla, hayvanla nasıl uyum içinde, bütünlükle yaşayabileceğini de ispatlıyor.

Hikayeyi kamuoyuna duyuran yaban hayatı fotoğrafçısı Alper Tüydeş de “Geçen yıl Yaren geldiğinde karlı bir havaya denk gelmişti. Belki yine kar ile karşılaşmamak için gecikmiştir. Ama yaşı da var, o yüzden gelememe ihtimalinden dolayı korktuk. Her sene bu ihtimalle uğurluyoruz onu. Neyse ki geldi. Bunca sıkıntılı ve üzücü gündem arasında, Yaren Leylek umutla bekleyişin sembolü olmuştu. Ve sonunda hikaye, bu yıl da gerçek oldu. Tüyü kadar ömrü olsun” diye konuştu.

Kaynak: BBC News Türkçe

Gazedda Sosyal Medya

SON EKLENENLER

Kızılyürek: Karma evliliklerden doğanların Kıbrıs vatandaşlığından mahrum bırakılmaları hukuku çiğnemektir

Kızılyürek: Karma evliliklerden doğanların Kıbrıs vatandaşlığından mahrum bırakılmaları hukuku çiğnemektir

13 saat önce
Atlı: Tatar açıkça; kendi toplumunun iradesini AKP rejimine sattığını itiraf ediyor

Atlı: Tatar açıkça; kendi toplumunun iradesini AKP rejimine sattığını itiraf ediyor

14 saat önce
“Taş evleri ve tarihi dokuyu yok etmenize izin vermeyeceğiz!”

“Taş evleri ve tarihi dokuyu yok etmenize izin vermeyeceğiz!”

14 saat önce
“Türkiye insan hakları ihlallerine karışan ÖSO’ya verdiği desteği kesmeli”

“Türkiye insan hakları ihlallerine karışan ÖSO’ya verdiği desteği kesmeli”

14 saat önce
Mor Flamingo 🦩Ece Temelkuran

Mor Flamingo 🦩Ece Temelkuran

24 saat önce
Gazedda

© 2022 Gazeddakıbrıs - Copyleft

  • Künye
  • Dayanışma
  • İletişim
  • Gizlilik Politikası

Bulamadık
Tümünü Gör
  • Ana Sayfa
  • HABER
    • GAZEDDA’NIN GÜNDEMİ
    • KIBRIS
    • DÜNYA
    • KORONAVİRÜS
  • MULTİMEDYA
    • GAZEDDAPOD
    • GAZEDDAWEBTV
  • YORUM
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
    • GAZEDDABLOG
      • GAZEDDA YAZARLARI
      • GÜNEYDEN YAZARLAR
      • DÜNYADAN YAZARLAR
    • RÖPORTAJ

© 2022 Gazeddakıbrıs - Copyleft

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız. Gizlilik ve Çerezler Politikası sayfamızı ziyaret edin.