GazeddaKıbrıs Editoryal Kolektifi
Zaman zaman yayın politikamız ve üslubumuz nedeniyle bazı eleştiriler almaktayız. Elbette bizim için her görüş, eleştiri ve düşünce önemlidir. Gazeddakıbrıs olarak farklı görüş ve değerlendirmelere sonuna kadar açığız.
Yayınlarımızın kimilerini rahatsız edebileceğini biliyoruz, zaten rahatsız etmek için yayındayız. Rahatsızlık vermeden yapılan gazeteciliğin enformasyon memurluğundan öteye gidemeyeceğini biliyoruz.
Gazeddakıbrıs’ta aşırı sağdan solun geniş kesimlerine kadar farklı siyasi çevrelere yönelik eleştirilerimiz mevcuttur ve bu Gazeddakıbrıs yayında olduğu sürece de devam edecektir. Aksi, Gazeddakıbrıs’ın varlık sebebine terstir. Bu anlayış içerisinde en çok dikkatimizi çeken ise özellikle CTP ve liderine yönelik yaptığımız eleştirilere verilen ve bize göre tehlikeli olan tepkilerdir.
Önceleri “farklı merkezlere hizmet eden, gizli ajandası olan” bir yayın olarak kimi CTP’liler tarafından eleştirilere maruz kaldık. Hatta daha da ileri gidilerek Mustafa Akıncı’nın döneminde “Saray’ın örtülü ödeneğinden para alırlar”a varan, Gazeddakıbrıs’ı takip eden her mantıklı insanın komik bulabileceği saldırıların hedefi olduk. Bugün ise Tufan Erhürman’ın tüm açıklamalarında olduğu gibi “bir şey söyleyim ama hiçbir şey söylemeyim” mantığıyla kişisel sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşımı eleştiren “Bir aslan miyav dedi” başlıklı haberimiz sonrası yine aynı çevrelerin bizi “ahlaksızlıkla” suçlamaya varan eleştirilerine ve “nerede tarafsızlık” sorgulamasına şahit oluyoruz.
Öncelikle şunu net bir şekilde ifade etmek isteriz ki; Gazeddakıbrıs kurulduğu günden bugüne hiçbir zaman tarafsız olduğunu iddia etmedi, hiçbir zaman böyle bir yayıncılık anlayışına sahip olmadı.
Gazeddakıbrıs’ın yayın ilkelerini okuyan herkes nelere taraf olduğumuzu, tarafsızlıkla uzaktan yakından bir alakamız olmadığını görebilir. Tarafsızlık iddiasının içi boş ve mümkün olmayan bir yayıncılık pratiği olduğunun farkındayız ve bu nedenle bu iddiayla yayıncılık yapanların da aslında ya sahiplik yapısından kaynaklı ya da ticari kaygılarla kimlerin sözcülüğünü yaptığını bizler çok iyi bilmekteyiz.
“Ahlaksızlık” üzerine ise elbette söylenecek çok söz var fakat en genel anlamda şunu söylemek isteriz ki “ahlak” dediğiniz şey muhafazakarlığın dönüp dolaşıp sığındığı bir mevhumdur ve oldukça tehlikelidir. Bizler tek bir “ahlak” kavramının olduğunu reddedenlerdeniz. Tek bir “ahlak” kavramının olduğu her yerde hegemonya vardır.
Gazeddakıbrıs’ın hegemonyacı herhangi bir anlayışla uzlaşması mümkün değildir. “Ahlak” kavramı tehlikelidir ve tehlikeden kastımızın ne olduğunu anlamak isteyenler Erdoğan Türkiyesine dönüp bakabilirler. Elbette, hali hazırda Erdoğan’ın baskıcı rejiminden etkilenip alternatif medyayı bu tür ifadelerle susturabilecekleri yanılgısına düşmemişlerse…
Erdoğan Türkiyesinde “ahlaksız, sapkın” ilan edilen LGBTİ+ bireylerin, muhalif gazetecilerin, bir çoğu “terörist” ilan edilen özgürlükleri için mücadele verenlerin ve toplumsal cinsiyet eşitliğinden yana olan kadınların arasından “ahlakınız batsın” sloganının yükselmesinin de sebebi tam da işte bu hegemonyacı, ahlakçı anlayıştır.
Gazeddakıbrıs gerek editörü, gerekse Editoryal Kolektifi imzalı tüm haberlerinin arkasındadır ve taraf olmaya, rahatsız etmeye devam edecektir.