• Künye
  • Dayanışma
  • İletişim
  • Gizlilik Politikası
Salı, Eylül 26, 2023
Bulamadık
Tümünü Gör
Gazeddakıbrıs
  • ANA SAYFA
  • HABER
    • GAZEDDA’NIN GÜNDEMİ
    • KIBRIS
    • DÜNYA
    • KORONAVİRÜS
    • İKLİM KRİZİ | EKOLOJİ
  • YORUM
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
    • GAZEDDABLOG
      • GAZEDDA YAZARLARI
      • GÜNEYDEN YAZARLAR
        • PENNA
      • DÜNYADAN YAZARLAR
        • PROJECT SYNDICATE
    • RÖPORTAJ
  • MULTİMEDYA
    • GAZEDDAPOD
    • GAZEDDAWEBTV
  • TÜM İÇERİK
  • ANA SAYFA
  • HABER
    • GAZEDDA’NIN GÜNDEMİ
    • KIBRIS
    • DÜNYA
    • KORONAVİRÜS
    • İKLİM KRİZİ | EKOLOJİ
  • YORUM
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
    • GAZEDDABLOG
      • GAZEDDA YAZARLARI
      • GÜNEYDEN YAZARLAR
        • PENNA
      • DÜNYADAN YAZARLAR
        • PROJECT SYNDICATE
    • RÖPORTAJ
  • MULTİMEDYA
    • GAZEDDAPOD
    • GAZEDDAWEBTV
  • TÜM İÇERİK
Bulamadık
Tümünü Gör
Gazedda
Bulamadık
Tümünü Gör
Ana Sayfa HABER

Silvia Federici’nin “Caliban ve Cadı” Kitabı

Gazedda Gazedda
5 Ağustos 2018
Okuma Süresi: 7 dk
A A
Silvia Federici’nin “Caliban ve Cadı” Kitabı

Kitabın ortaya koyduğu önemli noktalardan biri, kadınların toplumun kapitalist yeniden düzenlenişinde kendilerine biçilen role, tıpkı bedenlerinin bir makine olarak yeniden tesisini reddettikleri gibi sayısız şekilde karşı çıkmış olmaları. Kadınlar çitleri yıkıp geçtiler ve müştereklere sahip çıktılar, üreme amacı olmaksızın seks yaptılar ve köylü ayaklanmalarına öncülük ettiler. Geceleri tepelere çıkarak ateş etrafında toplantılar yaptılar, yiyecek ve giyecek çaldılar ve dedikodu yaptılar. Federici, cadı avlarının, feodal düzenin ve feodal toplumlara eşlik eden batıl inançların son nefesini temsil etmekten ziyade, yeni yeni ortaya çıkmakta olan işçi sınıfını disipline etmenin ve şekillendirmenin bir aracı olduğunu, dolayısıyla kapitalizme geçişin bütünsel bir parçasını teşkil ettiklerini öne sürer. İlksel birikimi ilerici saymanın, ancak kadınların, kölelerin ve yerli halkların kapitalizme geçişte yaşadıklarını göz ardı ederek mümkün olabileceğini ortaya koyar. Halka açık yakılmasına karar verilen kadınların çoğu zaman toprak sahipleri ve toplumun diğer zenginleri tarafından cadılıkla suçlanan yoksul köylüler olmasını, yemek dilenen veya çalan kadınlara dair belgelenmiş vakalarla bağlantılandırır. Federici’nin not ettiği üzere, “cadı avları, ‘hali vakti yerinde olanların’ ‘alt sınıflardan’ ve bunların başkaldırma potansiyelinden sürekli bir korku içinde yaşadığı bir toplumsal ortamda boy vermiştir.”


Natasha Heenan | Progress in Political Economy

Çeviri: Dünyadan Çeviri


Lisede, pek çok genç kadın gibi arkadaşlarım ve ben de cadılarla kafayı bozmuştuk. Daha feminizmin ne olduğunu öğrenmeden yıllar önce, dünyadaki yerimizi ve yetişkinler ve erkek akranlarımız karşısındaki göreceli gücümüzü sezmiştik. Yetişkinlerin dünyasında nasıl algılandığımız konusunda ihtiyat sahibi hırslı genç kızlar olarak, bir şeyleri değiştirebilecek gizli ve yıkıcı bir güce sahip olabilme fikrinde teselli buluyorduk. Okuldan sonra iksirler kaynatıyor, ritüeller düzenliyor ve gizli diller uyduruyorduk. Bir süre sihre inandık.

Caliban and the Witch

Silvia Federici’nin çığır açan kitabı Caliban ve Cadı’da, on altıncı ve on yedinci yüzyıllarda cadı avlarının, yükselen kapitalist düzenin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla kadınlar için karşılıksız yeniden üretim işine mahkûm edilmiş yeni bir toplumsal rolün yaratılmasına ve dayatılmasına hizmet ettiğini öne sürdüğünü bilmiyordul. 2004’te yayınlanan ve 1970’lerde İtalyan feminist Leopoldina Fortunati ile birlikte başlatılmış bir araştırma projesine dayanan kitapta Federici, tarihsel kaynaklar ile kapitalizme geçişin Marksist feminist bir perspektiften yeniden okunmasının eklektik bir karışımına dayanıyordu.

Federici, feodalizmden kapitalizme geçiş sırasında ilksel birikimin işlevini ve doğasını yeniden değerlendirmek amacıyla, Avrupa’daki cadı avlarının bir yakın okumasını sunuyor. Bu açıdan en önemli katkısı, üretimin yeniden üretimden ayrıldığı mekanizmaları ve bunun sonucu olarak ortaya çıkan cinsiyete dayalı işbölümünün zorunlu olarak üst düzeyde bir şiddet yoluyla yaratılıp dayatılmış olduğunu ortaya çıkarmak. İlksel birikime dair bu anlatı, kapitalizme geçiş konusunda Marx’ın ve onu izleyen diğerlerinin “toplumsal ilişkilerde ilerici ve gerekli bir değişim” şeklindeki yorumlarına meydan okuyor. Federici, bunun hiçbir biçimde toplumsal ilişkileri değiştirmede ilerici bir moment olmadığını ve kapitalist genişlemenin her aşamasında şiddet ve toprak gaspını içeren yeni ilksel birikim devrelerinin gözlemlenebildiğini göstermek için kadınların (cadı olarak imlenen) ve sömürgeleştirilen halkların (metaforik olarak Shakespeare’in Fırtına’sındaki Caliban) deneyimlerini ön plana çıkarıyor.

Caliban ve Cadı okumasının en kahredici kısımlarından biri, kadınların kapitalizme geçiş sırasında toplumsal güç olarak yitirdiği tüm o şeyleri görmek. Cadılar kapitalizmin yıkıma uğrattığı her şeyi simgeliyor: “tanrı tanımaz, sağaltıcı, itaatsiz eş, yalnız yaşama cüretine sahip kadın, efendisinin yemeğine zehir katan ve köleleri isyana teşvik eden büyücü kadın” (s.11). Federici, kadınların toplumsal statüsündeki değişimi, sokaklarda yalnız başına yürümemeye veya evlerinin dışında oturmamaya nasıl teşvik edildiklerini, geleneksel olarak kadınların işi olan bira üreticiliğinin nasıl erkek işi sayılır hale geldiğini, dedikodu sözcüğünün anlamının ‘dost’ iken nasıl olumsuz bir şekilde değiştiğini (dedikodu sözcüğünün burada söz konusu olan bağlamdaki etimolojisi üzerine daha fazla yazmış olan Hanna Black’e de göz atabilirsiniz) belgeliyor. Bunların tümü, kadınların sermayenin nazarında yeniden yaratılmak üzere zorla tabi tutulduğu “yoğun toplumsal aşağılanma sürecinin” parçasını oluşturuyordu. (s. 100)

Bu kitabın ortaya koyduğu önemli noktalardan biri de, kadınların toplumun kapitalist yeniden düzenlenişinde kendilerine biçilen role, tıpkı bedenlerinin bir makine olarak yeniden tesisini reddettikleri gibi sayısız şekilde karşı çıkmış olmaları. Kadınlar çitleri yıkıp geçtiler ve müştereklere sahip çıktılar, üreme amacı olmaksızın seks yaptılar ve köylü ayaklanmalarına öncülük ettiler. Geceleri tepelere çıkarak ateş etrafında toplantılar yaptılar, yiyecek ve giyecek çaldılar ve dedikodu yaptılar. Federici, cadı avlarının, feodal düzenin ve feodal toplumlara eşlik eden batıl inançların son nefesini temsil etmekten ziyade, yeni yeni ortaya çıkmakta olan işçi sınıfını disipline etmenin ve şekillendirmenin bir aracı olduğunu, dolayısıyla kapitalizme geçişin bütünsel bir parçasını teşkil ettiklerini öne sürer. İlksel birikimi ilerici saymanın, ancak kadınların, kölelerin ve yerli halkların kapitalizme geçişte yaşadıklarını göz ardı ederek mümkün olabileceğini ortaya koyar. Halka açık yakılmasına karar verilen kadınların çoğu zaman toprak sahipleri ve toplumun diğer zenginleri tarafından cadılıkla suçlanan yoksul köylüler olmasını, yemek dilenen veya çalan kadınlara dair belgelenmiş vakalarla bağlantılandırır. Federici’nin not ettiği üzere, “cadı avları, ‘hali vakti yerinde olanların’ ‘alt sınıflardan’ ve bunların başkaldırma potansiyelinden sürekli bir korku içinde yaşadığı bir toplumsal ortamda boy vermiştir.” (s. 173)

Kitap boyunca Federici, bu şiddetin gelişmekte olan ülkelerde yapısal uyum programları biçiminde ve yeni toprak çitlemesi devirleriyle nasıl devam ettiğini göstermek amacıyla bazen bizi ta günümüze dek getirerek yüzyıllar arasında geçiş yapar. “Görünür kılınması gereken gizli kalmış bir tarihi” açığa çıkarma arayışında Federici, kapitalizmin “gizini,” yani kadınların karşılıksız yeniden üretim işini, köleliği ve sömürgeleştirmeyi ön plana çıkarır (s. 13). Cadı avlarında kullanılan şiddetin önü, nüfus sayımında ve nüfusun takibinde yaşanan artıştan ve kürtajın ve doğum kontrolünün şeytanileştirilmesinden de anlaşılabileceği üzere, kadınların bedenleri ve yaşamları üzerinde daha önce benzeri görülmemiş düzeyde bir denetim kurmak amacıyla devlet tarafından açıldı. Federici bir adım daha ileri giderek, “cadıların maruz bırakıldığı zulüm, modern dönemde proleter bedenine karşı devlet müdahalesinin zirvesini teşkil etmektedir” ve “insan bedeni… kapitalizmin icat ettiği ilk makineydi” der (s. 143 ve 146).

Yeni Dünya’daki kölelik ve sömürgeleştirmenin şiddetinin Avrupa’daki patriyarkal şiddete paralel olması, zorlama bir argüman ve kitaptaki en az ikna edici kısımlardan biri olmuş. Erken dönem kapitalizm ile kölelik ve soykırım arasındaki ilişki tarihçiler ve ırk üzerine çalışan eleştirel bilim insanları tarafından iyi incelenmiş bir alan ve ilksel birikimin sömürgeleştirilen halkların ve kölelerin bakış açısından değerlendirilmesini genişletmek için bu çalışmalardan daha iyi faydalanılabilirdi.

Bu dönemki Past & Present Okuma Grubunun üyeleri Caliban ve Cadı’ya farklı tepkiler verdiler. Kitap feminist yeniden tarih okumaları üzerine canlı ve önemli tartışmalara, feodal yaşamın niteliğine dair sorulara ve Federici’nin patriyarkal baskı ile beyaz üstünlüğü karşılaştırmasına yönelik eleştirilere yol açtı. Hepsinden önemlisi Federici, birçok başka tarih kuramını sorgulama, onun çözümlemesini tarihte daha da geriye götürerek ırkçılık, beyaz üstünlükçülüğü, mizojini ve cadı avları ideolojilerinin erken dönem kapitalizm öncesi gelişiminin izini sürme arzusu yarattı. Grup nihayetinde kitabı olduğu gibi yani daha ayrıntılı inceleme ve yetkinleştirme gerektiren ama her şekilde çok güçlü bir kuramsal ‘taslak’ olarak kabul etti.

Cadı avlarının korkunç ölçeğini ve zalimliğini idrak etmek zor, özellikle de “Avrupa tarihinin en az incelenmiş olgularından biri” oldukları düşünüldüğünde (s. 163). Kaderin cilvesine bakın ki (kesinlikle Charmed ve Sabrina, the Teenage Witch dizilerinden ilhamla) arkadaşlarım ve ben sihir fikrini cadılıkla suçlanmanın işkenceye maruz bırakılmamıza ve ölümümüze yol açacağı korkusu olmaksızın benimsemiştik. Belki de günümüzde kadınların karşılıksız yeniden üretim emeğinin o kadar da susturulamaması, kapitalistlerin sıkı sıkıya kapitalist toplumsal üretim ilişkileri dahilinde artık cadılığı cinsiyete dayalı işbölümüne bir tehdit görmemesidir bunun sebebi. Ancak kadınların ikincilleştirilmesinin ve denetiminin yeni ve kimi zaman daha örtük biçimlerinin olmadığı anlamına gelmiyor bu. Tam tersine, yeniden üretim haklarına ve bedensel bağımsızlığa yönelik yenilenmiş saldırılar, gelişmekte olan ülkelerde madencilik ve tarım şirketleri tarafından geçim haklarının ihlali ve devletin Avustralya’daki yerli yaşamlarına ve ABD’deki siyah yaşamlarına gündelik saldırıları (Black Lives Matter’ın kurucularından Alicia Garza’nın güçlü bir şekilde ifade ettiği gibi), tümü birlikte farklı yollardan kadınların ve renkli insanların marjinalleştirilmiş statüsünü tekrar teyit ediyorlar.

Caliban ve Cadı, yeniden üretim alanının ve devam eden sömürgecilik biçimlerinin kapitalizm için kilit önemde değer kaynakları olarak görülmesini talep etmenin feministlerin de Marksistlerin de görevi olduğunun, dolayısıyla kapitalizme karşı mücadelenin kilit önemdeki alanlarını teşkil ettiğin bir anımsatıcısı.

Silvia Federici, Caliban and the Witch

Gazedda'dan haberdar olmak için takipte kalın...

Takipten çık
Gazedda

Gazedda

Gazeddakıbrıs yurttaş gazeteciliği anlayışı ile yayın yapan, yurttaştan yana taraf olan ve gazetecilikte meslek etiği ilkelerine inanan bir yayın organıdır. Gazeddakıbrıs her koşulda barıştan yanadır.

‘Gazetecilik Suç Değildir’ Paneli yoğun katılımla gerçekleşti
GAZEDDA'NIN GÜNDEMİ

İmzacılar 337’e yükseldi!

Gazedda
26 Eylül 2023
0

Basın-Sen Başkanı gazeteci Ali Kişmir’e destek için başlatılan “Susmuyoruz, İmzalıyoruz” imza kampanyası büyüyemeye devam ediyor. Her hafta daha fazla imzacının katılmasıyla büyüyen, siyasetçi, sendikacı, gazeteci, akademisyen, sanatçı, aktivist, avukat, doktor,...

Okumaya Devam Et
İnsanların merağı deniz kaplumbağalarına zarar veriyor
İKLİM KRİZİ | EKOLOJİ

Açık Denizler Antlaşması Birleşmiş Milletler’de imzalandı

Gazedda
26 Eylül 2023
0

Ulusal Yetki Alanının Ötesinde Biyolojik Çeşitlilik Anlaşması (BBNJ) olarak da bilinen Açık Denizler Anlaşması, 20 Eylül’de ABD‘nin New York kentindeki Birleşmiş Milletler (BM) Üst Düzey Haftası kapsamında imzalandı. Avrupa Komisyonu‘nun aktardığına göre, Anlaşmayı blok olarak imzalayan Avrupa Birliği‘nin (AB)...

Okumaya Devam Et
NASA 4.5 milyar yıllık asteorit örneklerini Dünya’ya getirdi: Yaşamın başlangıcına ışık tutabilir
GAZEDDA'NIN GÜNDEMİ

NASA 4.5 milyar yıllık asteorit örneklerini Dünya’ya getirdi: Yaşamın başlangıcına ışık tutabilir

Gazedda
26 Eylül 2023
0

NASA’nın uzay aracı 4.5 milyar yıllık asteroit örneklerini Dünya’ya getirdi.  Örnekler, Osiris-Rex aracıyla Utah Çölü‘ne paraşütle indi. Osiris-Rex’in Dünya’ya 100,000 kilometre uzaklıktan bıraktığı ve dört saat sonra uzak bir askeri araziye ulaşan kapsül,...

Okumaya Devam Et
Sıcak sular, dünyanın en büyük buz tabakasına doğru akıyor: Küresel deniz seviyesini tehdit edebilir
İKLİM KRİZİ | EKOLOJİ

Dünyanın en yoğun sıcak dalgası Antarktika’da kaydedildi

Gazedda
26 Eylül 2023
0

Antarktika‘nın doğu kıyısı yakınlarındaki sıcaklıklar, Mart 2022’de normal değerlerin 39°C derece üzerine çıktı ve yeni bir araştırmaya göre bu, Dünya‘nın herhangi bir yerinde kaydedilen en yoğun sıcak dalgası oldu. Başka yerlerdeki bilim insanları ise dünyanın...

Okumaya Devam Et
Hava kirliliği gibi çevresel etkiler kanser vakalarını artırıyor
İKLİM KRİZİ | EKOLOJİ

Avrupa’da neredeyse herkes zehirli hava soluyor

Gazedda
25 Eylül 2023
0

Guardian tarafından yapılan bir araştırma, Avrupa‘nın “ciddi bir halk sağlığı kriziyle” karşı karşıya olduğunu ve kıtadaki neredeyse herkesin tehlikeli düzeyde hava kirliliği olan bölgelerde yaşadığını ortaya çıkardı. Ayrıntılı uydu görüntüleri ve 1.400’den...

Okumaya Devam Et

YAZARLAR

Göçenin halinden 🐉 Tevfik Aytekin
Tevfik Aytekin

Göçenin halinden 🐉 Tevfik Aytekin

Tevfik Aytekin
20 Eylül 2023
Dün Anayasa’nın doğumgünüydü 🏴‍☠️ Tevfik Aytekin
Tevfik Aytekin

Dün Anayasa’nın doğumgünüydü 🏴‍☠️ Tevfik Aytekin

Tevfik Aytekin
18 Eylül 2023
Pınar Barut, Mine Atlı, Özgür Gazete ❤️ Tevfik Aytekin
Tevfik Aytekin

Pınar Barut, Mine Atlı, Özgür Gazete ❤️ Tevfik Aytekin

Tevfik Aytekin
14 Eylül 2023
Çalıyor

Türkiye’nin LGBTİ+ imtihanı | Video haber

Türkiye’nin LGBTİ+ imtihanı | Video haber

DÜNYA
Island Seeds, ilk single’ı “Stray Cat” (Sokak Kedisi) şarkısını yayınladı 

Island Seeds, ilk single’ı “Stray Cat” (Sokak Kedisi) şarkısını yayınladı 

GAZEDDA'NIN GÜNDEMİ
Black Mirror’ın 6. sezonundan ilk fragman yayınlandı

Black Mirror 15 Haziran’da dönüyor | Video Haber

GAZEDDA'NIN GÜNDEMİ
Mocha Kasırgası Myanmar’a ulaşırken milyonlarca mülteci yıkıma karşı hazırlanıyor

Suriyeliler “geri gönderme” tartışmasına ne diyor? 🏴

DÜNYA
Barış Atay’dan Memet Ali Alabora’ya Gezi’nin sanatçıları | “O an öleceğimi sandım” ✊

Barış Atay’dan Memet Ali Alabora’ya Gezi’nin sanatçıları | “O an öleceğimi sandım” ✊

DÜNYA
Fillerin Asya’daki yaşam alanlarının yaklaşık üçte ikisi yok oldu

Almanya’daki Türk seçmenler hangi adaya, neden oy verdi? 🗳️🇩🇪

DÜNYA
Mustafa Sarıgül fenomeni 📵

Mustafa Sarıgül fenomeni 📵

DÜNYA

İktidar 🌌🌍 Ulus Baker

DÜNYA
Kıbrıs üzerine 🌶️🧠 Ulus Baker

Kıbrıs üzerine 🌶️🧠 Ulus Baker

DÜNYA
Dil, bir emir sistemidir 👅👮

Dil, bir emir sistemidir 👅👮

DÜNYA

Twitter’da takip et

Tweetlerim

Instagram

Takip et

  • Kıbrıs’ın güneyinde binlerce kişi, faşizme karşı tek ses oldu. Elefteria Meydanı’nda başlayan yürüyüş, sırasıyla İçişleri Bakanlığı ve Meclis’e gidilmesinin ardından yine aynı yerde son buldu.
Video: Feelix Eer
  • Susmuyorum diyorsan, özgürlüklerine ve ülkene sahip çıkıyorsan, senin sesin olan ve cesaretle konuşan gazetecilerin sesinin baskılarla kesilmesine karşıysan, sen de imzala! Eğer imzalıyorum diyorsan, imzaliyorumkibris@gmail.com adresine ismini, soy ismini ve (eğer tercih ediyorsan) unvanını e-mail olarak göndermeni rica ederiz.

ÖNEMLİ NOT: İmza kampanyası, yarın akşam Basın Emekçileri Sendikası Lokali’nde düzenlenecek panelde de imzaya açılacaktır. Panel saat 19.00’da gerçekleştirilecektir.
  • “İnsani yol ihtiyacı” gerekçesiyle Pile’de yaşanan şiddet olayları ile ilgili yeni bir video yayınlandı. 
Uluslararası boyutta kınan şiddet olayları sonrası Kıbrıstürk tarafı bölgeden çekilmek zorunda kalmış, BM Güvenlik Konseyi yaşanan olayların uluslarası boyutta suç teşkil ettiğini vurgulamıştı.
  • Savaşların kazananı, acıların bayramı olmaz. 
Ο πόλεμος δεν έχει νικητή και ο πόνος δεν γιορτάζεται.
 #temmuz1974 #july1974 #kıbrıs #kibris #cyprus #gazedda #gazeddakibris #gazeddakıbrıs
  • One Island,
One Country,
No Bullshit!
  • Hayat Ersin
  • Her Perşembe ve Cuma gün olduğu gibi; öğle saat 12:00’da Gazeddakıbrıs Kolektifi’nden Nuri Sılay ve Tevfik Aytekin, bu hafta da Kıbrıs ve dünya gündemini yorumluyor. 

Sansürsüz, Gazedda’nın Youtube, Facebook ve Twitter sayfalarından aynı anda yayında olacak.
  • Η Οργανωτική Επιτροπή της Πορείας Υπερηφάνειας της 17ης Μαΐου προσκαλεί κάθε άτομο σε πορεία κατά της Ομοφοβίας, Αμφιφοβίας και Τρανσφοβίας στις 17 του Μάη

17 Mayıs Onur Yürüyüşü Organizasyon Komitesi herkesi 17 Mayıs Günü Homofobiye, Bifobiye, Transfobiye karşı yürüyüşe davet ediyor.

May 17th Pride March Organizing Committee invites everyone to march against Homophobia, Biphobia, and Transphobia on May 17th.

#pride2023 
#pride2023🌈

Gazedda Sosyal Medya

SON EKLENENLER

Sıcak sular, dünyanın en büyük buz tabakasına doğru akıyor: Küresel deniz seviyesini tehdit edebilir

Dünyanın en yoğun sıcak dalgası Antarktika’da kaydedildi

4 saat önce
Hava kirliliği gibi çevresel etkiler kanser vakalarını artırıyor

Avrupa’da neredeyse herkes zehirli hava soluyor

1 gün önce
Çobanoğlu: Akkuyu Nükleer Santrali, radyoaktif bir tehdittir

‘Akkuyu’yu neresinden tutsak elimizde kalıyor: Koşar adım felakete gidiyoruz’

1 gün önce
Nazlı: Bütün çocuklardan sosyal hizmetler sorumludur

Nazlı: İlaç yolsuzluğunun konuşulmayanı: yoksulluk!

4 gün önce
“Din Kültürü kitaplarında, yönlendirme, manipülasyon, duygusal istismar ve görmezden gelme var”

“Din Kültürü kitaplarında, yönlendirme, manipülasyon, duygusal istismar ve görmezden gelme var”

4 gün önce
Gazedda

© 2022 Gazeddakıbrıs - Copyleft

  • Künye
  • Dayanışma
  • İletişim
  • Gizlilik Politikası

Bulamadık
Tümünü Gör
  • Ana Sayfa
  • HABER
    • GAZEDDA’NIN GÜNDEMİ
    • KIBRIS
    • DÜNYA
    • KORONAVİRÜS
  • MULTİMEDYA
    • GAZEDDAPOD
    • GAZEDDAWEBTV
  • YORUM
    • EDİTORYAL KOLEKTİF
    • GAZEDDABLOG
      • GAZEDDA YAZARLARI
      • GÜNEYDEN YAZARLAR
      • DÜNYADAN YAZARLAR
    • RÖPORTAJ

© 2022 Gazeddakıbrıs - Copyleft

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız. Gizlilik ve Çerezler Politikası sayfamızı ziyaret edin.