Taşkent Doğa Parkı’nda görev yapan ve çevre eğitimi başta olmak üzere ekoloji meseleleriyle ilgili çeşitli çalışmamlar yürüten Nazım Kaşot, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’dan 1 yıldır kitabını takdim etmek için randevu talep ettiğini fakat talebinin karşılık bulmadığını ifade etti.
İşte Kaşot’un açıklaması:
Sayın Cumhurbaşkanımıza sitemimdir…
Çevre eğitimi konusunda yüksek lisans, doktora yapmış ve yine aynı alanda yardımcı doçent olmuş bir akademisyenim. Bu ülkenin doğası için canla başla gece gündüz demeden çalışan ve üreten bir toplum gönüllüsüyüm. Beni bilen bilir kendimi övmek niyetinde de değilim. Naçizane bu ülkenin bir vatandaşı olarak üstüme düşen sorumluluklarımı yerine getirmeye çalışıyorum.
Doktora tez çalışmam sırasında ortaöğretim öğretmenlerine yönelik bir sürdürülebilir çevre eğitimi programı geliştirerek, çevre eğitiminde öğretmenin önemine değinmeye çalıştım. Geliştirdiğim program için de bir eğitim kitabı yayımladım. Yaptığım çalışma Kıbrıs için bir ilkti ve çevre eğitimi konusunda öğretmenlerin ne kadar önemli olduğunu ortaya koyuyordu…
Yayımladığım kitabımı sayın başkana takdim etmek ve yaptığım çalışmalar hakkında kendisini bilgilendirmek için randevu talep etmiştim. Üzerinden tam iki yıl geçti!..
Bu sürede basıncısı, özel kalem müdürü, müsteşarı, özel danışmanı dahil ricada bulunmadığım kimse kalmadı.
Bu kadar ısrarcı olmamın sebebi de her konuşmasında çevreyi dilinden düşürmemesi ve çevre konusunda proje yürütüyor olmasıydı. Çevreye değer verdiği için kendisini önemsiyor ve çevre eğitimi adına yaptığım çalışmalar hakkında kendisini bilgilendirmek için heyecanlanıyordum…
Nitekim benden çok sonra kitap yayımlayan kişiler başkanımızdan randevu almış ve kitaplarını takdim etmişlerdi. Ben edemedim. Sağlık olsun.
Yazının farklı yerlere yorulmaması adına da eklemek isterim ki hiçbir siyasi partiyle uzaktan yakında ilişkim ya da üyeliğim bulunmamaktadır. Sadece bu ülkenin doğası adına canla başla çalışmaya ve üretmeye çalışan bir akademisyen hem de bir vatandaş olarak yazıyorum. Bu vakitten sonra randevu verilse dahi gitmeyeceğim.
Kitabım için düzenlediğim imza gününde hiçbir siyasi parti gözetmeden her kesimi davet etmiştim ama gelme nezaketini sadece Cemal Özyiğit hocam ve Fikri Ataoğlu bey göstermişti. Kendilerine buradan ayrıca teşekkür ederim.
Üretmeye yılmadan devam edeceğim…