Kuir Kıbrıs Derneği, hak savunuculuğu görüşmelerinin ilkini Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) milletvekilleri ile gerçekleştirdi.
Toplantıda Kuir Kıbrıs’ın hazırladığı ‘LGBTİ+ Seks İşçilerin Durumunun Haritalandırması Raporu’, ‘Yasal Boşluk Analizi’, ‘LGBTİ+’ların Sosyal Hizmetlere Erişiminin Haritalandırılması’, ve ‘LGBTİ+’ların İstihdama Erişiminin Haritalandırılması Raporlarının’ içeriği aktarıldı, LGBTİ+’ların (Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans, İnterseks ve Artıların) yaşadıkları hak ihlalleri ile çözüm önerilerine dair fikirler paylaşıldı.
Çevrimiçi olarak gerçekleştirilen toplantıya Kuir Kıbrıs’tan Doğukan Gümüşatam, Derviş Taşkıranlar, İbrahim Ray ve Erman Dolmacı; CTP’den ise milletvekilleri, Fazilet Özdenefe, Doğuş Derya, Armağan Candan, Biray Hamzaoğuluları, Salahi Şahinler ve Erkut Şahali katıldı.
LGBTİ+’lar insan ticaretinin görünmez mağdurları
192 kişi arasında yapılan Kuzey Kıbrıs’ta LGBTİ+’ların Mevcut Sosyal Hizmetlere Erişiminin Haritalandırma Çalışması’na dair bulguları aktaran Kuir Kıbrıs aktivisti Doğukan Gümüşatam, LGBTİ+’ların yüz yüze geldikleri hak ihlalleri, şiddet ve dışlanmadan dolayı insan ticareti mağduru olmaya itildiklerini kaydetti.
Araştırmalarındaki sonuçları aktaran Gümüşatam, “LGBTİ+’lar dünyanın her köşesinde insan ticaretinin görünmez mağdurlarıdırlar. Kıbrıs’ın kuzeyinde de LGBTİ+’ların toplum içinde yaşadığı hak ihlalleri birebir insanları insan ticareti mağduru olmaya itiyor. Özellikle transların ev içinde şiddet görmesi, eğitim hayatına katılamaması, iş bulamaması büyük bir sıkıntı. Bu koşullardan dolayı insan ticareti anlamında mağdur olmaya itiliyorlar” ifadelerini kullandı.
%92.8 yoksulluk sınırı altında yaşıyor, translara engelli maaşı veriyorlar
Trans bireylerin hem gündelik hayat içinde hem de devlet tarafından ayrımcılığa uğradığını ya da zorbalıkla karşı karşıya kaldıklarını tespit ettiklerini kaydeden Gümüşatam, “Trans bireyler engelli maaşı alarak hayatlarını geçindirmeye çalışıyorlar. 1,600 tl ile… Şu an LGBTİ+’ların %92.8’i yoksulluk sınırı altında yaşamaya çalışıyor. Bu büyük bir adaletsizliktir” dedi.
LGBTİ+’ların %30’unun ise geliri olmadığı ya da 1,600 TL’lik engelli maaşı ile geçinmeye çalıştıkları aktarıldı.
Gümüşatam, translara dair devletin engellilik ve psikolojik bozukluk üzerinden bir tanımlamada bulunmasının utanç olduğunu kaydederek, kişilerin bu desteği alabilmeleri için kullanmasalar bile ilaç almak zorunda bırakıldıklarını kaydetti.
Eğitim hakkına erişimde sıkıntılar var
Toplantıda, LGBTİ+’ların eğitim hakkına erişim konusunda da sıkıntı yaşadıkları aktarıldı. Gümüşatam, LGBTİ+’ların %40’ının üniversite mezunu olduğunu ve sadece %11’inin eğitim hayatını tamamlayabildiğini aktardı: “Eğitim hakkına erişimde özellikle transların yaşadığı çok ciddi sıkıntılar var.”
İşe alımlarda ayrımcılık
İşe alım konusunda da LGBTİ+’ların ciddi ayrımcılıklarla yüz yüze geldikleri ifade edildi. Yapılan araştırmada LGBTİ+’ların açılması ve cinsel yönelimlerini, cinsiyet kimliklerini, cinsiyet ifadelerini ve karakteristiklerini ifade etmeleri durumunda en az 1 yıl içerisinde çalışmakta bulundukları kurumlardan istifa ettikleri veya istifaya yönlendirildiklerinin tespit edildiği ifade edildi.
Gümüşatam, “işini kaybetme veya ifşa olma korkusu ile açılmaktan korkuyorlar ve gizlenerek yaşıyorlar. LGBTİ+’ların %20’si açıldıklarında evden atılıyorlar. %100’ü ise psikolojik şiddete maruz kalıyor”
İş ortamı: Her 4 transtan 3’ü dışlanıyor
Toplantıda söz alan Kuir Kıbrıs aktivisti İbrahim Ray ise yaptıkları araştırmalardan çıkan sonucun LGBTİ+’ların eğitim süreçlerinden itibaren başlayan kurumsal bir dışlanma mekanizması olduğunu tespit ettiklerini aktardı. “Temelde LGBTİ+’ların eğitim süreçlerinden başlayan bir dışlanma süreçleri var. Ve bundan dolayı niteliklerini geliştiremiyorlar. Özellikle trans bireylerde bu daha belirgin. Erken yaşta kendi ayakları üzerinde durmaya çalışmaya başlıyorlar.”
Araştırmadaki bulguları aktaran Ray, her 4 trastan 3’ünün kendilerine sunulan iş imkanlarının eşit olmadığını ifade ederek, “Yine her 4 transtan 3’ü başvurduğu işlerden kimliklerinden dolayı reddedilmektedir. İş deneyimi olan bir trans iş yerinde 8 yıldır çalışmasına rağmen açılmasıyla birlikte işten atılabiliyor. LGBTİ+’lar cinsel yönelim ve cinsiyet kimliklerini gizlemek zorunda bırakılıyorlar. Bu da çok ağır bir yük” dedi.
Toplumsal algıdaki değişiklikler
Kuir Kıbrıs aktivisti Erman Dolmacı ise, toplumun LGBTİ+’lara yönelik tepkisini de ölçtüklerini kaydetti. Buna göre yaş arttıkça LGBTİ+’lara yönelik fobi de artıyor. Yine kırsal kesimlerde kent merkezlerine oranla LGBT+’lara yönelik fobi artış gösteriyor.
Devlet mekanizmalarına başvurmaktan korkuluyor
Ayrımcılığa veya hak ihlallerine maruz kalan LGBTİ+’ların, devlet mekanizmalarına başvurmaktan korktuklarının da tespit edildiğini aktaran İbrahim Ray, “Şikayetler olumsuz karşılanıyor. Geri dönüş olmuyor. Birçok insan cinsel kimliği malzeme edilecek kokusuyla devlet mekanizmaların başvurmaktan kokuyor. Bu gibi mekanizmalara gittiklerinde o ayrımcılık boyutunu tekrar tekrar yaşamaktan çekiniyorlar, basında yer almaktan ve sonuç alamayacaklarını düşünüyorlar” dedi.
Ömür Ray, şikayet mekanizmalarının cinsel yönelim, cinsiyet kimliği, ifadesi ve karakteristiği konusunda bilinçlendirilmesi gerektiğini kaydederek, bu konuda farkındalıklarının arttırılması gerektiğini vurguladı.
Toplantıda, CTP milletvekilleri ile yasal düzenlemelerin eksikliği, ihtiyaç duyulan tüzük ve düzenlemeler üzerine fikirler paylaşıldı.
CTP milletvekilleri, hak ihlallerinin engellenmesi ve ihtiyaç duyulan adımların atılması konusunda ortak çalışmaya hazır olduklarını vurguladılar.