Yeni Kıbrıs Partisi Genel Sekreteri Murat Kanatlı, AP seçimlerini değerlendirdi. Kişisel sosyal medya hesabından açıklamalarda bulunan Kanatlı, temsili demokrasinin tıkandığını ve seçimden seçime sonuç değiştirilemeyeceğini kaydetti.
Açıklama şöyle:
Bu görüşüm yeni değil, her fırsatta yazdım gene yazayım, temsili demokrasi tıkandı, seçimden seçime sonuç değiştirmek imkansızdır.. seçim kazanmak bu geçtiğimiz çağda yalnızca güzel fikir üretmekle kazanılmıyor… aşırı derecede mali ve insan kaynağı tüketmek gerekiyor, yalnız reklam vermek için değil, profesyoneller tutacaksınız ve bilgi toplayacak, bilgi verecek, bilgi dağıtacaksınız, seçim günü sandıkları kontrol edeceksiniz…
Hem oy verirken, hem de sayılırken bu süreci kontrol edebilecek korkunç sayıda insana ihtiyacınız var… gözlemci olarak 10 sene önce Türkiye’deki seçimleri izlemeye gittiğimde bunu Kürtlerin nasıl yaptığına tanık olmuştum, üç halka vardı, mahalle başında bekleyen gözcüler, okul içindekiler ve sandık odası civarı, oy verirken size ‘TC’ye rağmen merak etme burdayız, cesur ol oy ver’ mesajı veriliyordu, elbette anti-demokratik bir ortamdı da, çünkü böyle bir ablukaya rağmen ya arkasına devleti alan sandığa gider ve sistemin partisine oy verir, ya da örgütlü partiye…
Son TC’deki yerel seçimlerde oy sayma sürecinde CHP da bunu yaptı, korkunç sayıda insanı mobilize edip, oy sandıklarındaki sonuçları korudu, sonuç ortada… Bu nedenle ideal şekilde herkes eşit sözünü söylesin, eşit yarış olsun, sandıklar açıldığında herkesin içine sinen sonuç çıksın artık mümkün değil, kim ki süreci kontrol eder ya da manipule eder, seçimi o kazanır, bunun pek de demokrasi ile alakası yoktur…
Seçim yarışına girerken ya da reddederken artık bunu bileceğiz… bu manipülasyonlar artık yalnız sokakta olmaz, sizin bilgilerinizi facebook, twitter falan birilerine satar, sizin hangi siteye, hangi kişiyi takip ettiğinizi bilen PR şirketi, sizin niyetlerinizi, korkularınızı manipüle edecek şekilde sponsorlu haberler devreye sokar ve Brexit gibi sonuçlar ortaya çıkar, sonra herkes birbirine sorar, ‘kim Brexit’i istedi ama’ diye…
Kıbrıs’taki AP seçimlerinde de bu yaşandı, örgütlü yapı sürece insan kaynağını mobilize ederek dahil oldu, seçim sürecini yönlendirdi, her sandık bölgesine insan koyarak seçim gününde de kendini belli etti. Kuzeydeki seçimlerde de böyle olmaz mı? kilit okulların girişinde, kritik saatlerde tanınan vekiller, popüler isimler olur, size kime oy vermeniz(!) gerektiğini hatırlatır…
Bugün de bunun bir hali yaşandı ama aday olan diğer grup üyesi kişiler bundan şikayetçi oldu. eğer seçim aracı kullanılacaksa ki solda olanların söylediği seçim amaç değil araçtır, bu aracın kullanılma şekilli değişti, eski naif düşüncelerle güzel sözler söylenip, sandığa gidip bir kağıt atılarak seçim kazanılamıyor, iki yol var, ya iki seçim arasında ciddi fark yaratabileceğinizi seçecek olana anlatırsınız, her şeye rağmen seçmen de gider size oy verir, Syriza bunun bir örneğidir, sonrasında başarılı oldu ya da olmadı ayrı konudur, ya da seçim sürecinde güç ilişkisini kullanırsınız…
5 yıl Avrupa Parlamentosu seçimleri üzerine tek söz söylemez, seçim sürecinde de yeteri kadar insan ve mali kaynağı yönlendiremezseniz, sonuçlar bundan farklı olmaz… Bugünkü AP seçimlerini buradan okumak gerek… 5 sene sonraya şimdiden ne yapıyoruzu konuşmazsak, 5 sene sonra böylesi bir günde gene bugün konuştuklarımızı konuşuyor olacağız… Seçim üzerine şimdilik bunları söyleyim…