Filistinli militan grup Hamas ile İsrail arasındaki çatışmalar 10’uncu gününde devam ederken, sivillerin hedef alındığı saldırılarda can kaybı yükseliyor. Çatışmalar sürerken Gazze ile işgal altındaki Batı Şeria‘daki insani kriz derinleşiyor.
Savaşta hem Filistin hem İsrail ağır kayıplar vermeye devam ediyor. İsrail’de hayatını kaybeden insanların sayısı bin 400 iken 3 bin 500 kişinin yaralandığı bildiriliyor.
Gazze’deki ölü sayısı 2 bin 800’ün üzerine çıkarken, yaralı sayısının 10 bin 859’a yükseldiği belirtiliyor.
İşgal altındaki Batı Şeria’da ise 57 kişinin öldüğü, bin 200 kişinin yaralandığı kaydediliyor.
Gazze’de 500’ü çocuk bin 200 kişi enkaz altında
Hamas’a bağlı devlet yayın organı, İsrail’in gece sürdürdüğü hava saldırıları nedeniyle Gazze’nin güneyindeki ölü sayısının 80’e yükseldiğini bildiriyor.
Bunun yanında Gazze’deki sağlık yetkilileri, yardım çağrılarına dayanarak yaptıkları tahmine göre 500’ü çocuk olmak üzere bin 200 kişinin enkaz altında olduğunu söylüyor.
Savaştan önce de Gazze’de tüm sektörlerde kaynak ve kapasite eksikliği olmasına rağmen, çatışmalar yardım çalışmalarının tamamen durma noktasına getirdi.
Enkazın kaldırılması için gereken makinelerin ve yakıtın olmaması, bombalarla yıkılan yüzlerce binanın altında kalan yüzlerce insana müdahale edilememesine neden oluyor. İnsanlar, el yordamıyla enkazı kaldırarak yakınlarına ulaşmaya çalışıyor.
Batı Şeria’da 700’den fazla Filistinli göz altına alındı
İşgal altındaki Batı Şeria’da gerginliğin tırmanmaya başlamasından bu yana İsrail güçleri tarafından göz altına alınan Filistinlilerin sayısı üç kat arttı. 7 Ekim’den bu yana 700’den fazla Filistinli tutuklandı.
İsrail güçleri Batı Şeria’da El Halil kentinin hemen kuzeyinde bir okula baskın düzenledi. Gece boyunca süren baskında 50’den fazla Filistinli tutuklandı. Okulda, Gazze’den gelen ve Hamas’ın saldırısının ardından İsrail’in sınırı kapatması nedeniyle evlerine dönemeyen Filistinli işçi grupları yer alıyordu.
Gözaltına alınanların aileleri Ramallah‘taki Kızıl Haç ofisinin önünde toplanarak oturma eylemi gerçekleştirdi. Ambulans çalışanları da dayanışma göstermek amacıyla eylemcilere katıldı.
‘İsrail Gazze ve Lübnan’da beyaz fosfor kullanıyor’
İsrail, Gazze ve Lübnan’da sürdürdüğü askeri operasyonlarında beyaz fosfor kullanmakla suçlanıyor.
İnsan hakları alanında çalışmalar yürüten Uluslararası Af Örgütü ve İnsan Hakları Gözlemevi gerekli incelemeleri yürüttüklerini kaydederek İsrail’in beyaz fosfor kullanımıyla sivilleri önemli bir riskle karşı karşıya bıraktığı konusunda uyarıyor.
BM Gazze’de su kaynaklı hastalık risklerine karşı uyardı
Birleşmiş Milletler‘in (BM) Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı (UNRWA) tarafından dün (16 Ekim) yapılan açıklamada, temiz su kaynaklarının yetersizliği nedeniyle Gazze’e su kaynaklı hastalık tehdinin arttığı uyarısında bulundu.
UNRWA sözcüsü Juliette Touma, İsrail’in kıyı bölgesinin güney kısmına su akışını yeniden başlatacağını duyurmasına rağmen Gazzelilerin “büyük çoğunluğunun” hâlâ temiz su kaynaklarından yoksun olduğunu söyledi.
Touma, “Gazze Şeridi’nde suya erişimi olmayan 2 milyon insandan söz ediyoruz ve su tükeniyor. Su hayattır ve Gazze’de hayat tükeniyor” diye konuştu ve ekledi:
“Gazze’de su kıtlığının devam etmesi durumunda suyla bulaşan hastalıkların yayılmasından büyük endişe duyuyoruz, zira insanların kuyulardaki su da dahil olmak üzere kirli su kaynaklarına başvurduğunu biliyoruz.”
UNRWA’nın İsrail’den su tedarikinin yeniden başladığını teyit edemediğini aktaran Touma, temiz su akışının yeniden başlaması için yakıt gerektiğini, ayrıca yakıtın Filistin topraklarının tamamına su sağlayan pompa istasyonlarının yanı sıra UNICEF destekli bir tuzdan arındırma tesisinin çalıştırılması için de gerekli olduğunu vurguladı.
Gazze’de yakıt yetersizliği nedeniyle hastaneler kapanmak üzere
Hamas’ın bin 400 İsrailliyi öldürdüğü saldırısının ardından İsrail’in Gazze Şeridine sağlanan elektriği kesmesinden bu yana hastanelere jeneratörlerle enerji sağlanıyor. Ancak bu jeneratörler için de son birkaç saatlik yakıt kaldığı aktarılıyor.
Gazze’deki dolup taşan hastanelerdeki doktorlar, tedavi edecekleri ve etmeyecekleri hastaları seçmek zorunda kaldıkları bir noktaya geldi.
Nasser Hastanesindeki doktorlar, başta yakıt olmak üzere kaynak yetersizliğinden dolayı tüm departmandaki işlemlerin durdurulduğunu kaydetti. Hastalar şimdilik hâlâ yakıtın bulunduğu diğer departmanlara yönlendirilse de, Gazze Şeridindeki birçok hastane için durumun hemen hemen aynı olduğu ifade ediliyor.
Gazze’de insani kriz derinleşiyor
İsrail’in 10 gündür devam eden bombardımanı, Gazze’deki temel hizmetleri çökme noktasına getirdi ve durum giderek ağırlaşmaya devam ediyor.
Hastaneler akut bir tıbbi malzeme eksikliği ile karşı karşıya. Acil servis, travma, cerrahi ekipman ve kan bankaları malzeme eksikliği krizinden ciddi şekilde etkileniyor.
Elektrik kesintileri ve jeneratörlerde kullanılan yakıtların giderek azalması da hastalar için hayati riskler teşkil ediyor.
Yaklaşık 500 bin insan BM’nin gıda dağıtım merkezleri tarafından sağlanan yiyecek yardımlarına erişemiyor.
Buğday ve un rezervleri hızla tükenirken ekmek, sebze ve yumurta tedarikleri son derece yetersiz kalıyor.
İçme suyunun yetersiz kalması nedeniyle birçok insan tarım amaçlı açılan kuyulardan çıkarılan tuzlu suları tüketmek zorunda kalıyor.
İnsan hakları örgütleri: Gazze ‘insani felaketin’ eşiğinde
Bazı Filistinli insan hakları örgütleri işgal altındaki Batı Şeria’daki Ramallah kentinde bir basın açıklaması düzenleyerek İsrail’e Gazze üzerindeki saldırılarını durdurma çağrısında bulundu.
Filistin yönetimine bağlı Bağımsız İnsan Hakları Komisyonu Genel Müdürü Ammar Dwaik, “Eğer Gazze üzerindeki saldırı durmazsa, ve önümüzdeki birkaç saat içerisinde insani yardım girişine izin verilmezse, belirtilerini görmeye başladığımız eşi görülmemiş bir insani felakete tanık olacağız” dedi.
Dwaik “Hastalıklar yayılmaya ve çocuklar arasında susuzluk baş göstermeye başladı. Uluslararası, Arap ve İslam dünyasının vicdanının kaldıramayacağı kadar insanın öldürüldüğünü görebiliriz” diye uyardı.
El Hak adlı insan hakları örgütü başkanı Shawan Jabarin, Gazze’deki durumun “soykırım seviyesine” ulaştığını söyledi. Jabarin, “Savaş suçları ile insanlığa karşı suçlar işleniyor ve sivilleri öldürmek için resmi bir [İsrail] kararı söz konusu” iye belirtti.
Çatışmalarda 16 gazeteci öldürüldü
Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) 7 Ekim’den bu yana süren çatışmalarda 11’i Filistinli, üçü İsrailli ve biri Lübnanlı olmak üzere en az 15 gazetecinin öldürüldüğünü açıkladı.
Bugün (17 Ekim) Gazze Şeridi’nin kuzeyinde İsrail’in düzenlediği hava saldırısında bir Filistinli gazeteci daha hayatını kaybetti.
Ayrıca sekiz gazetecinin yaralandığı ve üç gazetecinin de kayıp ya da gözaltında olduğu bildirildi.
Öldürülen gazeteciler arasında şu isimler yer alıyor:
- Salam Mema
- Husam Mubarak
- Issam Abdallah
- Ahmed Shehab
- Mohamed Fayez Abu Matar
- Saeed al-Taweel
- Mohammed Sobh
- Hisham Alnwajha
- Assaad Shamlakh
- Shai Regev
- Ayelet Arnin
- Yaniv Zohar
- Mohammad Al-Salhi
- Mohammad Jarghoun
- Ibrahim Mohammad Lafi
Yaralanan gazetecilerin isimleri ise şöyle:
- Thaer Al-Sudani
- Maher Nazeh
- Elie Brakhya
- Carmen Joukhadar
- Christina Assi
- Dylan Collins
- Ibrahim Qanan
- Firas Lutfi
Kayıp ya da gözaltında olduğu düşünülen gazetecilerin adları ise şöyle:
- Nidal Al-Wahidi
- Haitham Abdelwahid
- Roee Idan
Dünya Sağlık Örgütü’nden Gazze’ye engelsiz erişim çağrısı
Çatışmalar devam ederken Mısır ve Gazze arasındaki Refah sınır kapısı kapalı kalmaya devam ediyor. Gazzeliler için sağlanan uluslararası yardım sınır kapısının Mısır tarafında tutuluyor. Filistin tarafında ise binlerce kişi bu yardımı bekleyerek Gazze’den ayrılmayı umuyor.
Mısır’ın başkenti Kahire‘de bir basın toplantısı düzenleyen BM Dünya Sağlık Örgütü (WHO) bölgesel acil durum direktörü Richard Brennan, “Bu erişimin sağlanıp sağlanmayacağı ve ne zaman sağlanacağına ilişkin karar siyasi bir karardır” diye konuştu:
“Biz bu insani yardım koridorunun açılmasını çok güçlü bir şekilde savunuyoruz. Bir kerelik bir açılışa değil, Gazze’ye sürekli ve engelsiz erişime ihtiyacımız var.”
İnsani yardım ve barış çağrıları devam ediyor
Kuşatma altındaki Filistin bölgesine yönelik aralıksız bombardıman devam ederken Dünya Sağlık Örgütü’nün Filistin’deki şubesi, sosyal medyadan yaptığı açıklamada Gazze’nin kuzeyindeki 4 hastanenin çalışamaz hale geldiğini ve İsrail güçlerinin Gazze Şeridi‘ndeki 21 hastane için tahliye emri verdiğini duyurdu.
Dünya Sağlık Örgütü, İsrail’in Gazze’nin kuzeyinde 2 binden fazla yatan hastayı tedavi eden hastanelerin tahliyesi için tekrarladığı emirleri şiddetle kınadı. Çatışmaların sona erdirilmesi ve sağlık tesislerinin, sağlık çalışanlarının, hastaların ve sivillerin korunması çağrısında bulunan örgüt, hastanelerin zorla tahliye edilmesinin uluslararası insancıl hukukun ihlali anlamına gelebileceğini vurguladı.
Uluslararası Af Örgütü, İsrail’in Gazze’nin kuzeyindeki hastanelere ve uluslararası kuruluşlara insanları hızla güneye taşımaları çağrısında bulunduğunu ancak ulaşım araçları olmadan çocuklar, hastalar, yaşlılar, hamile kadınlar ve engellilerin bu yolculuğu yapamayacağını belirtti.
Uluslararası Af Örgütü, Gazze’deki sivillerin “gitseler de gitmeseler de öleceklerinden korktuğunu” ve İsrail’in ‘tahliye’ emrinin uluslararası insancıl hukuk ile uyumlu olmadığını” belirterek, “tahliye emrinin iptal edilmesi ve sivillerin güvenlik, tıbbi bakım ve yardıma erişiminin sağlanması” çağrısında bulundu.
Birleşmiş Milletler Kadın Birimi, İsrail ve işgal altındaki Filistin topraklarında sivillere yönelik saldırıları kınayarak saldırıların kadınlar ve kız çocukları da dâhil olmak üzere siviller üzerindeki yıkıcı etkilerinden dolayı derin endişe duyduğunu belirtti.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, Hamas‘tan, rehinelerin koşulsuz olarak derhal serbest bırakılmasını, İsrail’den ise Gazze’deki sivillerin iyiliği için insani yardıma hızlı ve engelsiz erişim sağlanması çağrısında bulundu.
İnsani Yardım ve Kriz Yönetiminden Sorumlu Avrupa Komisyonu üyesi Janez Lenarč, Refah sınır kapısının daha fazla gecikmeden açılması ve Gazze’de mahsur kalan insanlara acil ihtiyaç duydukları yakıt, su, gıda ve ilaçların ulaştırılması çağrısında bulundu.