Tacan Reynar ile yaptığımız podcast programında öne çıkanları derledik ve yazıya döktük…
Programı dinlemek için:
https://www.spreaker.com/user/gazeddapod/tacan-reynar-baska-acilar-uezerine-hayat
“Federe devletin son neslindenim. Hepimizin varoluşsal kaygıları var. ‘Biz kimiz’i bulabilmemiz için ‘ben kimim’i mi bulamazı lazım. Özellikle 82 doğumlulara baktığımızda bu noktaya nasıl geldiğimizi sorguluyoruz. Özellikle kimlikle ilgili sıkıntılarımız çok belirsiz. Dürüst olmamız lazım. Örneğin dağlarda gördüğümüz bayraklar bize bir aidiyet hissi uyandırıyor mu? Bunu sorgulamak lazım. O bayrak gerçekten hayatımızı feda edebileceğimiz ya da gerçekten sevdiğimiz bir devleti simgeleyen bir şey mi? Bunu sormalıyız ve kendimize karşı dürüst olmalıyız.”
* **
“KKTC zaten illegalite üzerine kurulmuş bir devlet. Bir çok ihlalin bu devletin temellerine işledi. Başka bir Kıbrıslının göz yaşı ve acları üzerine bir sevinç inşaa etmeye çalıştık ve yanıldık.”
***
“82’den bugüne ben maallesef bu devlete bir aidiyet hissetmiyorum. Bu benim veya herhangi birinin suçu değil. Kurumsal yapıya dair bir sıkıntı bu.”
“Aslında her şeyin temeli kendi ülkeni sevmekle başlıyor. İrademizin bir şekilde kurumsallaşamaması bir şekilde yönetiliyor oluşumuzdan dolayı öz güvenimizi kaybettik.”
“En büyük etkisi göçü yaşamış olmak. Bütün aidiyetler geride bırakıp geldik bu noktaya. Yeşil Hat çizildikten sonra bütün aidiyetlerimizi bıraktık. Kıbrıs’ın kuzeyine kimliksiz geldik. Şu anda KKTC’ci gençliğin evrildiği noktada bu kimlik bunalımından kaynaklı. Aslında inanmıyorlar devlete ama kendilerini tanımlamak için KKTC’yi savunuyorlar.”
***
“Bizim yeni milliyetçiliklere ihtiyacımız yok. Yeterince çektik milliyetçiliklerden.”
***
“Bir çocuk neden bu suçları işliyor? ‘Annem babam bana harçlık vermiyor, sokaklarda yatıyorum, çalmak zorunda olduğum için çalıyorum’ diyor. 16 yaşına geldiğinde benden önce bir kaç kez cezaevine gönderildi. Islah evi yok ülkede mecburen ceza evine gidiyorsun. O çocuğu yargıladığımda teminata bağladık hapis cezası vermedik. BU toplumsal bir problem, devlet olduğunu iddia eden aygıtın görevi. Surlariçine bu insanlar yerleştirildi ama hiçbir sosyaş politika üretilmedi. Son dönemde belediyenin çabalarıyla çocuklara yönelik bir şeyler yapılıyor. Çok güzel. Ama devlet yeteriz.”
“Lüksün verdiği budalalık içinde surlar içindeki insalarla empati yapamıyoruz.”
***
“Bir mağusalı olarak benim yıllardır ister istemez duygusal bir bağ var. Şehrimizin yarısı kapalı. Şehir bölünmüş durumda. Her yanından geçtiğinizde eksiklik hissediyorsunuz. Ne olursa olsun açılsın istiyorsunuz. Ancak bu son gelişmelerde sevinemedim. Bunu sorguladım. Bu hükümet programında federal çözüm ve birleşik Kırbısıs idealinin çöktüğü ve iki devletlilik bir hedef var Bu Maraş adımını da barış veya federasyon için attığını düşünmüyorum. Güneyde sontaj çalımşmaları var. Türkiye ciddi şekilde ilgileniyor. Ve bizsiz ilgileniyor. Sıcak savaşa doğru giden bir durum var orada. Akıncı’nın ekarte edilmesiyle de bizim irademizin dışında bir plan dönüyor. Bunn da bir adımı Maraş kartı. Çok başarılı olabileceklerini düşünmüyorum açıkcası. Güneydeki liderliğe de pek güvenmiyorum. Temkinli olmak lazım bu süreçte.”
***
“Halkın Kıbrıs sorununa bakışı akıncı ile aynı. Ama hükümet aynı görüşte değil. Aksi fikirde olanlar bu hükümeti kuranlar ve buna maşa olanlar. Sadece akıncının değil kıbrıslı türklerin iradesini de hiçe sayıyorlar. Şu anda yeni bir taksim sürecine girdiğimizi görüyoruz.”