Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi İcra Direktör Yardımcısı Ovais Sarmad, Mısır’da düzenlenecek iklim zirvesinin (COP27) öncelikli gündeminin1.5 derece ısınma hedefini canlı tutmak olduğunu söyledi.
Mısır’ın Şarm-El Şeyh kentinde 6-18 Kasım tarihlerinde düzenlenecek BM 27. Taraflar Konferansı (COP27) öncesi AA‘ya konuşan Sarmad, COP27’nin iklim değişikliği konusunda büyük öneme sahip olduğunu; sera gazı azaltımı, iklim değişikliğine adaptasyon ve iş birliği konularının konferans gündeminde ön plana çıkacağını söyledi.
Emisyonların küresel olarak azaltılması ile ortalama sıcaklıkların sanayi öncesi döneme göre 1,5 derecede tutulması hedefini hatırlatan Sarmad şunları söyledi: “Önceliklerden biri 1,5 derece hedefini canlı tutmak. Bu da sadece gerçek sera gazı azaltımı eylemleriyle mümkün. Katılan taraflar ve ülkelerce halihazırda geliştirilmiş çok detaylı bir sera gazı azaltım programı mevcut ve bu programın artık tam anlamıyla uygulanması gerek. Şarm El-Şeyh’te yapılacak COP27’de, bu program gözden geçirilerek nasıl uygulanacağı belirlenecek.”
100 milyar dolarlık iklim finansmanı hatırlatması
Konferansın odak noktalarından birinin küresel ısınmanın etkileri karşısında uygulanacak uyum stratejileri.
İklim krizinin etkilerinden en yoğun şekilde etkilenen ülkelerin zor bir mücadele verdiklerini, bunun en önemli kısmının da iklim adaptasyonu olduğunu vurgulayan Sarmad, iklim adaleti kapsamında, ülkelerin tarihsel olarak gerçekleştirdikleri sera gazı salımı ve iklim değişikliğinden etkilenme seviyelerindeki karşıtlık neticesinde gelişmiş ülkelerin zayıf ekonomilere taahhüt ettiği yıllık 100 milyar dolarlık iklim finansmanına işaret etti:
“Bu yüzden, onların (gelişmekte olan ülkelerin) ihtiyaçlarının ve beklentilerinin karşılanabilmesi, geçmişte verilen sözlerin tutulması ve finansman temini, iklim değişikliğine adaptasyon açısından çok önemli bir yere sahip. COP27’de görüşülecek ve kararlaştırılacak meselelerden biri de bu. İklim finansmanı konusu, iklim değişikliğindeki siyasi sisteme duyulan güvenle ilgili bir mesele. Bu sözler verildi ve tutulmaları gerek. Biz de BM olarak ilgili tarafları bir araya getirerek, gelişmiş ülkelerin verdikleri bu sözleri tutmalarını sağlayacak kaynakları ve finansmanı sağlamak için ciddi bir çaba sarf ediyoruz. Bu bağlamda şunu söyleyebilirim; mesele finansmanın miktarı değil, bu konuda kararlı olmak. Çünkü ihtiyaç duyulan finansman milyonlarca, hatta trilyonlarca dolar seviyesinde. Fakat iyi tarafı şu ki bu finansmanın teminini sağlayabilecek fırsatlar, ekonomik imkanlar mevcut. COP27 zirvesinin bir diğer amacı da bu desteği harekete geçirmek.”
‘Fosil yakıtlara dönüş üzücü’
Rusya ile Ukrayna arasında süren savaşın tırmandırdığı enerji kriziyle birçok ülkenin yeşil dönüşüm hedeflerinden uzaklaşarak fosil yakıt kullanımına dönüş eğilimi içinde olmasını “üzücü” olarak niteleyen Sarmad, BM’nin, kömür başta olmak üzere fosil yakıtlara dönüşü engellemek için söz konusu ülkelerle yakın iş birliği halinde olduğunu dile getirdi:
“İşin aslı şu ki yenilenebilir ve sürdürülebilir enerji kaynaklarına yönelmek, ekonomik açıdan fosil yakıtlara dönmekten çok daha iyi ve maliyet bazında daha etkili. Eski alışkanlıklara dönmenin kolay olduğunun farkındayım, fakat genel sekreterimizin de söylediği gibi, fosil yakıt bağımlılığı gibi kötü bir alışkanlıktan uzaklaşmalıyız. Yenilenebilir enerji hareketi hali hazırda mevcut. Bizim yapmamız gereken bu harekete itimat etmek ve tam anlamıyla hayata geçirilebilmesi için gerekli tedbirlerin uygulanmasına başlamak.”