Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği (KTTB) Koruyucu Hekimlik ve Halk Sağlığı Sorumlusu Dr. Emre Y. Vudalı, günlük aktivitelerin COVID-19 hastalığı bulaşması açısından risklerine dikkati çekerek, bireysel ve toplumsal tedbirlere uyulması çağrısında bulundu.
Yazılı açıklama yapan Vudalı, gündelik aktivitelerin COVID-19 hastalığı bulaşması açısından riskleri bulunduğunu, bu aktivitelerin barındırdıkları bu risklere göre gruplara ayrıldığını kaydetti.
Vudalı, ülkede son zamanlarda toplumsal tedbirlerin kaldırılması ile bireysel tedbirlerin de uygulanmadığını belirtti.
Yaz mevsimiyle birlikte düğünler gibi tokalaşma/öpüşmenin yoğun olduğu etkinliklerin en yüksek riskli aktiviteler arasında yer aldığını kaydeden Vudalı, ülkemizde yeniden COVID-19 vakalarına rastladığımız son zamanlarda, bu ortamların, kaçınılması gereken, en azından azami şekilde bireysel tedbirlerin uygulanması gereken ortamlar olduğunu vurguladı.
Çok gerekli olmadıkça kalabalık ortamlardan kaçınılması, özellikle risk grubundaki bireylerin korunmasının önemli olduğunun altını çizen Vudalı, “Son dönemde ülkemiz için de artan bir risk söz konusudur ve bu sebeple kendimize ve çevremize dikkat etmeli, bireysel ve toplumsal tedbirlere uymalı ve toplumumuzu korumalıyız.” ifadelerini kullandı.
“Toplumsal ve bireysel önlemler yayılma hızıyla direkt ilişkili”
Amerika Enfeksiyon Hastalıkları Derneği’nin (IDSA), günlük hayattaki aktivitelerimizi COVID-19 açısından barındırdıkları risklere göre sınıfladığını kaydeden Vudalı, bu aktivitelerin; özellikle yüz maskelerinin takılacağı, 2 metrelik fiziksel mesafenin korunacağı ve ek hastalığı olan kişilerin daha tedbirli olacağı düşünülerek düşük, orta ve yüksek risklere göre ayrıldığını ifade etti.
Virüs bulaşma riskini artırabilecek veya azaltabilecek, ancak bunlarla sınırlı olmamak üzere çeşitli faktörler bulunduğunu belirten Vudalı, bunların; maske takma, el yıkama sıklığı, diğer insanlara yakınlık ve temas süresi, bir iç mekanın büyüklüğü ve iç mekan havalandırmasının kalitesi ile ilişkili olduğunu kaydetti.
Hastalığı ağır geçirme riski olanlar…
Hastalığı ağır geçirme riski olanlarla ilgili bilgi veren Vudalı, “60 yaş üstü olmak, kronik böbrek hastalığı, KOAH, astım, diyabet, hipertansiyon ve ciddi kalp rahatsızlıkları gibi eşlik eden durumların olması COVID-19 hastalığını daha ağır geçirme riskinizi artıracaktır.” ifadelerini kullandı.
Toplumsal önlemler ve bireysel olarak alınan önlemlerin hastalığın toplum içerisindeki yayılma hızıyla direkt olarak ilişkili olduğunu kaydeden Vudalı, bireysel olarak alınan önlemleri gerektiği şekilde yerine getirmeme durumunda, toplum içerisinde hastalığın yayılma hızına bağlı olarak sağlık sistemi üzerindeki yükün artabileceğini belirtti.
Hastalığın toplum içerisinde görülme sayısının, sağlık sistemi kapasitesini aşması durumunda, toplumsal tedbirleri yeniden artırmak gerekeceğine işaret eden Vudalı, şöyle devam etti:
“Düğün gibi tokalaşma/öpüşmenin yoğun olduğu etkinlikler en yüksek riskli aktiviteler arasında”
“Gündelik aktivitelerimizin COVID-19 hastalığı bulaşması açısından riskleri vardır ve bu aktiviteler barındırdıkları bu risklere göre gruplara ayrılmıştır. Ülkemizde son zamanlarda toplumsal tedbirlerin kaldırılması ile bireysel tedbirlerin de uygulanmadığı dikkat çekmektedir. Yaz mevsimiyle birlikte düğünler gibi tokalaşma/öpüşmenin yoğun olduğu etkinliklerin en yüksek riskli aktiviteler arasında yer aldığını ve ülkemizde yeniden COVID-19 vakalarına rastladığımız son zamanlarda kaçınılması gereken, en azından azami şekilde bireysel tedbirlerin uygulanması gereken ortamlar olduğuna dikkat etmeliyiz. Çok gerekli olmadıkça kalabalık ortamlardan kaçınılması, özellikle risk grubundaki bireylerin korunması önemlidir.
Son dönemde ülkemiz için de artan bir risk söz konusudur ve bu sebeple kendimize ve çevremize dikkat etmeli, bireysel ve toplumsal tedbirlere uymalı ve toplumumuzu korumalıyız.”
“Düşük, orta, yüksek riskler”
Vudalı’nın açıklamasında düşük, orta ve yüksek risklere yer verildi.
Düşük risk aktiviteler şöyle:
“Kırsal bir bölgede otel veya tatil evinde konaklamak, plaja gitmek (az insan), başkalarıyla birlikte yürüyüş, koşu veya bisiklete binme, temassız spor oynamak (golf, tenis gibi), fiziksel mesafe kuralına uygun kamp yapmak, fiziksel mesafe kuralına uygun açık havada mangal/barbekü yakmak (10 kişiden az), bir restorandan eve servis almak, market alışverişi yapmak, bir doktor muayenehanesine gitmek (yeterli havalandırma ve fiziksel mesafe kuralına uygun)”
Orta risk aktiviteler şunlar:
Hava (uçak) yolculuğu, tren seyahati, otobüs ile seyahat etmek, eğlence parklarına gitmek, yoğun bir kentsel bölgede kiralık evde kalmak, çocuklarınızı oyun alanına götürmek, uygun mesafe kurallarına uyarak halka açık havuzda yüzmek, az temaslı sporlar yapmak (beysbol, voleybol, vs.), ibadethaneye gitmek, açık havada aile ve arkadaşlar ile sosyal programa katılmak, fiziksel mesafe kurallarına uygun 10 kişiden az yemek organizasyonlarına katılmak, fiziksel mesafe kurallarına uygun açık alanda restoranda yemeğe gitmek, kuaföre/berbere gitmek, müze veya kütüphaneye gitmek, alışveriş merkezine gitmek, ofise gitmek, okul veya üniversiteye gitmek”
Yüksek risk aktiviteler şu şekilde:
“Gemi yolculuğuna çıkmak, kalabalık bir plaja gitmek, spor salonuna gitmek, kapalı alanlı restorana yemeğe gitmek, yüksek veya tam temaslı spor yapmak (futbol, basketbol), kumarhanelere (casino) gitmek, ibadethanede toplu ibadete katılmak (daha kalabalık ortamda ve / veya ilahi/dua okumakla risk artmaktadır), büyük konser mekânlarına gitmek, spor stadyumunda bir etkinliğe katılmak, açık büfede yemek yemek, barlara gitmek, sinemaya gitmek”