Küresel ısınma nedeniyle ülke genelinde havaların uzun bir süre mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi yaban hayatı olumsuz etkiledi. Kuraklık ve sıcaklık nedeniyle hayvanlar kış uykusuna yatamadı. Biyoloji uzmanı ve akademisyen Prof. Dr. Ahmet Kılıç, normal şartlarda kış uykusuna yatması gereken hayvanların kışların sert geçmemesi nedeniyle uyanık kaldıklarını kaydetti.
Bu durumun hayvanların dengesini bozacağını dile getiren Prof. Dr. Kılıç şunları söyledi: “Son dönemde kışlar sert geçmediği için bazı hayvanlar kış uykusuna yatamıyor. Yatmaları için neden kalmıyor fakat burada bir sıkıntı var. Bu hayvanlar normal yaşamlarını idame ettiremeyince üremelerinde aksama meydana gelecek. Hastalıklarla güçsüzlükle karşılaşabilirler.”
Doğal süreç aksıyor
Kış dinlenmesi olarak da tabir edilen kış uykusu sorununun sonraki yıllarda hayvanların üreme sayılarında ciddi düşüşlere neden olacağını vurgulayan Kılıç şöyle konuştu: “Önceki yıllarda aralık ayında bile kurbağaların dolaştığını gördük dolaşıyordu. Bu kurbağalar için büyük tehlikedir. Çünkü onların kış uykusuna geçmeleri lazım. Örneğin kuşlar burayı ya terk ettiler ya da kışı burada geçiriyorlarsa kış uykusu yok. Kokarcagiller ve kaya sansarı kış uykusuna yatabilirler. Bölgemizde yok ama kırsalda ayılar var. Sıcak devam ettiği zaman bunlar kış uykusuna yatamıyorlar. Doğal ve biyolojik süreçleri aksıyor.”
Geçen yıl da iklim krizine bağlı mevsim normali üzerindeki sıcaklıklar yüzünden Rusya’da ayılar ve kirpiler kış uykusuna yatamazken, kuşlar göç edememişti, çiçekler de erkenden açmıştı.
Sebebi iklim değişikliği
Bütün bunların nedeninin küresel ısınma olduğunun altını çizen Prof. Dr. Kılıç, “Eğer fosil yakıtlardan vazgeçersek, güneş ve rüzgâr enerjisine dönersek küresel ısınmanın olumsuz etkilerini azaltırız. Bir de ağaçlandırmaya önem vermemiz lazım” dedi.
Türkiye’nin küresel ısınma karşısında yüz yüze kaldığı riskleri değerlendiren İstanbul Teknik Üniversitesi Meteoroloji Mühendisi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Toros da geçtiğimiz sonbaharda son 50 yılın en sıcak sonbaharını yaşadığımıza dikkat çekerek, “Bunlar daha önce görmediğimiz olaylar. Bütün bunlar küresel iklim değişikliğinden ülkemizin de olumsuz etkilediğinin birer göstergesidir.” dedi. Prof. Toros, önümüzdeki aylarda da sıcaklıkların normalin üzerinde olacağını vurgulayarak “Geçmişte meteorolojiye sadece ‘Yarın şemsiye alacak mıyım?’ diye bakıyorduk. Önümüzdeki yıllarda büyük ihtimalle yapılaşmamızı meteorolojik şartlara göre yapıyor olacağız. Ülkemizin tarım ülkesi olması, su kaynaklarının azalıyor olması, geleceğe yönelik planlama anlamında çalışmamızı hızlandırmamız gerektiğini gösteriyor” diye konuştu.