Gazeteci Bahadır Özgür, Kırgızistan Cumhurbaşkanı’nın lüks yatında Bilal Erdoğan ile birlikte ‘kuzu çevirmeli’ fotoğraf çektiren Murat Teksöz hakkında bir yazı kaleme aldı.
Bahardır Özgür, Birgün’deki köşesinde “Lüks yatta kuzu çevirme ve ‘gizemli’ arkadaş” başlıklı bir yazı kaleme aldı. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın yanındaki kişi ile Kırgızistan Cumhurbaşkanı’nın lüks yatında kuzu çevirdiğini fotoğrafları yayımlayan Özgür, “Kim bu Murat Teksöz? Ne iş yapar? ” dedi.
“Bilal Erdoğan’la nasıl bir ilişkisi var?” diyerek ikilinin ilişkisine dikkat çeken Özgür, 2018 seçimlerinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Atı alan Üsküdar’ı geçti’ sözünü söylediği gece, Teksöz’ün Kısıklı’daki eve ilk ziyareti gerçekleştiren kişilerden olduğunu söyledi.
Özgür’ün yazısının ilgili kısmı şöyle:
“Özellikle 2 Aralık 2020 günü, pandemide açtığı The Unique Gusto adlı lüks restoran manşetlere çıkmıştı. Açılışa Cumhurbaşkanı Ersin Tatar başta olmak üzere çok sayıda bürokrat, siyasetçi, sanatçı katılmıştı. Biraz inceleyince Teksöz’ün Ada’daki dijital aşı sistemi ihalesini de aldığı, tapuların dijital ortama aktarılması işini üstlendiği ortaya çıkmıştı. 2021 Eylül ayında ise bu sefer Dubaili HBK Group ile beraber bir dijital ödeme sistemi kuracaklarını duyuruyordu.
Kara para, kumar faaliyetleri vb. meselelerle gündemden düşmeyen Kuzey Kıbrıs’taki böyle bir yatırım ilgi çekiciydi doğrusu. Ama esas gözden kaçan, Türkiye’deki şirketinin parlak referans listesiydi. Sahibi olduğu Grid Teknoloji Kalyon, Limak, Rönesans gibi iktidarla beraber anılan şirketlerle çalışmış; şehir hastaneleri, köprüler, İstanbul Havalimanı, Avrasya Tüneli gibi mega projelerde işler almış görünüyordu.
Peki nasıl oluyor da böylesine büyük bir teknoloji şirketinin adını kamuoyu neredeyse duymuyor? Gerçek göründüğü gibi mi sahiden? Bir yerde kamudan iş alan ve iktidarın güçlü bir figürüyle kol kola birileri varsa, orada bu soruların peşine düşmek gerekir. Düşelim öyleyse…
Teksöz’ü tanıyanlardan bazı bilgiler aktaralım:
Gaziantep’te meslek lisesinden mezun olmuş, Adana’da bir zincir marketin bilgi işlem departmanında çalışmaya başlamış, ardından ABD’li Oracle’a girip Kırgızistan bölümüne geçmiş. 2010’da Kırgızistan’da iktidarın devrildiği olaylar nedeniyle ülkede mahsur kalınca Oracle, diplomatik girişimlerle kurtarmış onu. Bu olayla şansı da dönmüş bir anlamda. ABD’li şirketin desteğiyle Kuzey Kıbrıs’ta küçük bir bilişim şirketi kurmuş. Teksöz mütevazı iş yaşamı yıllarının ardından aniden Gülen Cemaati’ne ait/ilişkili şirketlere atanan kayyumların danışmanı olarak çıkıyor karşımıza. Hikâyenin gizemli kısmı buradan başlıyor zaten.
17 Kasım 2015’te ‘FETÖ’ soruşturmaları kapsamında Boydak Holding’den sonra el konulan en büyük grup olan Kaynak Holding’e ve bağlı 23 şirkete kayyum atanıyor. Kayyum kim? Petrol İşverenleri Sendikası Başkanı (PÜİS) İmran Okumuş. Aylık 105 bin lira maaşı gündem oluyor. Çok fazla tartışma yaratınca mahkeme kararıyla maaşı düşürülüyor. Okumuş, Ulusoy Firması’nın küçük bir acentesiyken petrol istasyonları sahipliğine ve Ulusoy Holding’in müdürlüğüne kadar yükselmiş birisi. O dönem Rıza Zarrab’ın ortağı Babek Zencani’nin, Tacikistan’da kurduğu otobüs terminali açılışına katıldığını gösteren fotoğrafın da hayli tartışma yarattığını hatırlatalım. Okumuş’un atanmasından bir hafta sonra Murat Teksöz, Kaynak Holding’e danışman olarak getiriliyor.
İddia o ki “Beni Bilal Erdoğan gönderdi” diyor. 2016 sonuna kadar el konulup Kaynak Holding bünyesine katılan şirket sayısı 134’e fırlıyor. Teksöz de bu devasa ‘şirket havuzunda’ yüzmeye başlıyor.”
Yazının tamamını okumak için tıklayın