Anastasiadis: Belge New York’ta Kabul Edilenle Uyuşmadığından Bağlayıcı Değildir

Kıbrıslırum lider Nikos Anastasiadis, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide’nin hazırladığı taslak belgenin, New York’ta BM Genel Sekreteri’yle 4 Haziran’da görüş birliğine varılanla uyuşmadığından bağlayıcı olmadığını söyledi.

KHA’nın haberine göre yazılı bir açıklama yapan Anastasiadis, belgenin içeriğiyle ilgili birkaç günden beri basında dolaşan haberlere açıklık getirdi.

“Kıbrısrum tarafı ve Yunan hükümetince belirtilen görüşler olumsuz değildir ancak ilgili tarafların görüşlerinin tarafsız bir şekilde ortaya konması bir gereklilik” diyen Anastasiadis , salı günü İsviçre’ye tek bir neden ve niyetle, Kıbrıs sorununa kapsamlı bir çözüm bulunması için gideceğini söyledi.

Kıbrıstürk tarafı ve Türkiye’den bir çözüm bulunması için aynı kararlılık ve isteklilik gelmesini isteyen Nikos Anastasiadis, şöyle dedi:

“Çünkü çok şey söylenmiştir. Şuna açıklık getirmek isterim ki;

İsviçre’de Crans-Montana’ya, Kıbrıs Türk tarafının ve Türkiye’nin olumsuz açıklamalarını dikkate almadan, Kıbrıs sorununa en çok arzulanan, çağ dışı kalmış garantiler sistemiyle müdahale haklarını ortadan kaldıracak, işgal güçlerinin geri çekilmesini sağlayacak çözümü elde etmek için tam bir kararlılık ve iyi niyetle gidiyorum.
New York’ta BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’le 4 Nisan toplantısındaki kararların esasında hazırlanmayacak, özellikle diyaloğun Kıbrıslı sahiplerinin tanımayacağı bir ortak belgeyi kabul etmek istemiyorum.

Dolayısıyla, BM Genel Sekreteri’yle ilgili görüşmelere göre sunulan taslak metin tüm tarafın görüşlerini yansıtmalı Kıbrıs Rum toplumu için büyük önemi olan konuları ihmal etmemelidir.

Bu sebeple Espen Barth Eide tarafından hazırlanan taslak belge 4 Haziran’da New York’ta kabul edilenle uyuşmadığından bağlayıcı değildir. Bağlayıcı olmadığını, dolayısıyla bu belgeyle ilgili her türlü sözün kabul edilmez olduğunu düşünüyorum.

Son olarak Kıbrıs Rum tarafıyla Yunan tarafının görüşlerinin olumsuz olmadığına, ilgili tarafların görüşlerinin tarafsız bir şekilde ortaya konmasının bir gereklilik olduğuna açıklık getirmek isterim.

Bazı kişilerin iddia ettiğinin aksine ben İsviçre’ye sadece Kıbrıs sorununu çözmek niyetiyle Kıbrıs konferansına ve müzakerelere katılmaya gideceğimi tekrarlıyorum.

Umarım Kıbrıs Türk tarafı ve Türkiye de aynı kararlılık ve isteklilikle, sadece Kıbrıslılarına yararına olacak bir çözüm bulmak için gelirler.”